sick for love
Sertçe vurdu kapıya. Bir kez daha vurdu.
Bir kez daha. Bir kez daha, ve ardından
bir kez daha. En sonunda duyduğu ayak
sesleri ile derin bir nefes verdi. Kapı
yavaşça açılırken turuncu saçlı sinirle
soludu;
"Madem çağırıyorsun kapıyı açma
zahmetine gir."
Karşısındakinden bir yaşam belirtisi
yoktu.
Turuncu saçlı kapıdakinden ses
çıkmıyınca kendisi bir şeyler yapmaya
karar verdi, elini Dazai'nin anlına koyması
ile geri çekmesi bir olmuştu.
"Sen- sen yanıyorsun!"
Arkadaşı diye adlandırdığı çocuğu elinden
tutup hızla odasına çekiştirdi.
Aslında salona götürmek daha iyi olurdu,
hem Chuuya'nın gözünün önünde olurdu.
Fakat kahverengi saçlı çocuğunun orada
rahat edemeyeceğini biliyordu.
"S-sen burada kal dinlenme bak. Ben
yemek hazırlıycam, yemek yedinmi?!"
Karşısındakinden ses gelmemesine
şaşırmamıştı, ama istemsizce tedirgin
olduğunu fark edince bir duraksadı. Derin
bir nefes aldı ve mutfağa geçti buzdolabını
açtı içinin boş olması alışık bir durumdu.
Tezgaha göz gezdirince açılmış
rağmen kutusunu gördü ve derin bir 'of'
çekti. Evi fazla uzak değildi. Hemen gidip
evden yemek geçirebilirdi. Dazai'nin
odasına doğru yürümeye başladı bir
andan da Dazai'yi evde bırakmanın ne
kadar doğru olacağını tartıyordu
kendince.
"Dazai evde yemek yapacak hiç bir şey
yok. Ben evden getireyim mi açmısın!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🖇️ 𝘭𝘰𝘷𝘦 𝘨𝘢𝘳𝘥𝘦𝘯/ ִֶָ ꒷꒦
Short Storyanlık gelen ilhamla yazıyorum 🪐 /ᐠ。ꞈ。ᐟ\ ꒷꒦︶꒷꒦︶꒷꒦꒷꒦꒷︶꒷꒦︶꒦꒷꒦꒷︶꒷꒦︶꒷꒦꒷︶꒷꒦︶꒷꒦