REBIRTH

Yanılma//2

Multimedia:Kağan.

  Sınıfa girdiğimde bir öğenci ders çalışırken Kağan kendi sırasında telefonuna bakıyordu. Yavaş bir şekilde ilerleyip ders çalışan zayıf kızın yanına gittim.
  "Canım sen iki dakikalığına dışarı çıksana" kız arka sıradaki Kağan'a hüzünlü bir şekilde baktı. Gözlerimi devirdim o da platonikti.
  Defterini ve kalemliğini alıp dışarı çıktı. Saçlarımı önüme alıp Kağanın yanına oturdum.
  "Kağan?" dedim yavaşça. 
  Telefonuna bakmaya devam edip "hımm" diye mırıldandı.   
  Dudaklarımı büzüp elimi telefonla arasına koydum. Oflayıp ekran kilidini kapattı. Dikkatini daha fazla çekmek için başımı omzuna koydum.
  Telefonuna bildirim gelince istemeyerek kafamı kaldırdım.
'Kamelyadayım, gelir misin?, yanlız hissediyorum.' yazıyordu.
  Kimden geldiğine baktığımda 'Hilal' yazıyordu. İlgimi çektiği için kızın yazdığı mesajdan öncesini okudum. Kağan,    
"Neredesin prenses?" demişti.
  Sözde sevgilisi olmama rağmen bana 'prenses' dememişti. Bırak sevgililiği öncelikle kaç yıldır dostuydum.
  Kalktığında ağzım açık kalmıştı cidden o kızın yanına mı gidecekti.
  Kağan gittikten beş dakika sonra prensesinin sırlarını dedikoducu kısımdan olan bir kızdan öğrenmiştim.
  Kızla aynı yaştaydık annesi ve babası ayrıldıktan sonra annesi kanserden ölmüş, babasıyla yaşayan bir gençti. Not ortalaması mükemmel olmasa bile geçerli derecedeymiş. Kağan bu kızın neresinden etkilenmişse daha kimseyle ilişkiye bile girmemiş. Bu devirde öyle birisi mi kaldı?

  Kağanın olduğu kamelyaya ilerledim. Hemen yanında sarışın bebek suratlı bir kız oturuyordu. Kaşlarımı çatarak onlara baktım karşılarında oturan arkadaşları ilgimi çekmemişti.
  Kalbime baskı uyguluyorlar gibiydi. Yüzüme sahte bir gülümseme takıp Kağanın yanına oturdum. Koluna girerken "Aşkım, akşam sinemaya gidelim mi?" diye sordum.
  Göz ucuyla baktığımda kızın başının eğildiğini gördüm. Kağan soğuk bir şekilde "Hayır planım var." adının Hilal olduğunu öğrendiğim, Kağanın prensesinin, hafifçe güldüğüne yemin edebilirim.
  Bu kız birşeyler saklıyordu. Birlikte gideceklerdi onu anlamıştım ama aptala yattım. Kağanın çenesini iki parmakla kavrayıp bana dönmesini sağladım. Bana dünyanın en itici kızıymışım gibi bakıyordu. Bakışlarını önemsemeden dudağına öpücük kondurdum. Bu Hilal denen kıza attığım mesajdı.
'Kağan kiminle takılırsa takılsın benimdi. Ve bana geri dönecekti.'
  Oturduğum yerden kalkıp "Peki," dedim. Arkamı dönmüş ilerlerken de "Yarın akşam gideriz" dedim.
  İtiraz etmeye hak vermeden oradan uzaklaştım. Sanırım bizim ilişkimiz hep böyle olacaktı. Yanlızken ve ya bizim amacımızı bilenlerin yanındayken pas vermiyor. Önemsemediği kişilerin yanında o beni öpüyor. Önce de böyleydi. Şimdi de. Gelecekte de böyle olacak...