Cadı

17 3 3
                                    

Ben bu okula gelen ilk melezdim. Aslında daha çoğunlukla anneme  benziyordum. Yani insandım ama büyü de yapabilirdim.  Sadece bundan şüpheliyim. Çünkü henüz hiç sihir yapamadım. Annemin ve biraz da babamın öğrettiği kadar biliyorum. Annem bir cadıydı. Annemin mezun olduğu liseye gidecektim. Bu zamana kadar normal okula gitmiştim ama artık zamanı gelmişti. Bu okulda vampirler kurtlar cadılar büyücüler ve daha bir sürü yaratık olucakmış ama bu zamana kadar hiç birini görmedim. Çünkü hepimizin kimliğimizi saklamamız gerekirmiş. Avcıların avlanabilmesi avların ise kaçabilmesi için. Bu yüzden okul pek güvenli değildi. Vampirler insanlara ve yarı insan olan melezlere, kurtlar yani kurt adamlar insanları korumak için vampirlere büyücüler ise vampirlerin soyunu kurtarmak, çok iri yarı oldukları, sinirlerini kontrol edemedikleri için çoğunlukla kurt adamlara saldırıyordu. Ben de bu garip besin zincirinin en altında kalıyordum. Aslında cadı ve büyücüler diğerlerinden daha üstünlerdi ama ben melezdim. Normalde bir insan okula gelemez hem vampirlere yem olabilir hem de okuldaki sihir miktarından dolayı sağlık problemleri yaşayabilir. Vampirler melezlerin kokusunu alamaz ama senin yarı insan olan bir melez olduğunu öğrenirlerse ısırabilirler. Aslında okula gidince bende de stranger things deki elewen gibi burun kanaması ve the falling filmindeki gibi bayılmalar olabilirmiş. Tabi bana bu şekilde anlatmamışlardı. -Ciddi ciddi burada film çektim resmen- ama yine de bu okula gitmem gerekiyordu. Güçlerimi kontrol edemezsen çevreme zarar verebilirmişim. Çantamı hazırladım, kıyafetlerimi giydim ve büyü kitabımı masanın üzerine koydum. Sanılanın aksine bizler ulaşım büyüleri gibi zor büyüler haricinde kitaba ihtiyaç duymayız ayrıca iksitlere de, büyücü olmadığımız için asâya da ama benim şuan yapacağım bir ulaşım büyüsüydü. Okulun ortasına ışınlanıp kimliğimi belli etmemek için çok dikkatli olmam gerekirdi kitabı elime aldım, sihirli sözcükleri söyledim ve okulun arkasındaki çimlerin üstüne düştüm. Kitap hâlâ elimdeydi sırtımdaki çantaya koydum ve ailemle provasını yaptığımız gibi önce cebimdeki aynayla suratımı, çoğunlukla da gözlerimi kontrol ettim. Ardından ellerimi ve ellerimdeki eldivenleri de kontrol edip yürümeye başladım. Genelde çoğu tür hatta vampirler bile eldiven takarlardı. Bu türlerimizin ayırt edilmesini engelliyormuş. Herkes bu kurala uyuyordu. Burada herkes sahteydi. Vampirler lens takıyor, kurt adamlar kimsenin suratına bakmıyordu, cadılar sürekli ellerini sıkıyor, büyücüler asalarını sürekli çantalarında saklıyorlardı. İşin ilginç tarafı hepsi de bunu çok iyi yapıyordu. Dışardan bakıldığında normal insanlar içeren normal bir okul gibiydik   

İntizamsız (Karışık)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin