sweet but pyscho ᝰ jennie + irene ✓

5

Joohyun, Jennie'nin gözlerinin içine bakarak yemeğini yemeye devam ediyordu. Bu Jennie'yi az da olsa rahatsız etmiş olacaktı ki çatalı ve bıçağı bırakıp sevgilisine döndü. Joohyun'a seslendiği zaman Joohyun duymamıştı. Derin düşüncelere dalmıştı çünkü.

Joohyun birkaç aydır en yakın arkadaşı Seulgi'den duyduğu bir takım söylenti sonrasında içini rahat ettirmek amacıyla en yakın arkadaşının dediği adrese gidip söylentilerin birer yalan olduğunu görmek istiyordu.

Jennie'nin onu aldattığı söylentisinin bir yalan olması için tanrıya binlerce kere dua etmeye başladı.

En sonunda adrese geldikten sonra arabadan inerken yakalandığı yağmur da ıslanmamak için şemsiyesini açmıştı. Açtığı an karşısında her şeyden çok sevip değer verdiği sevgilisi olan Jennie'nin tanımadığı bir kadının dudaklarını öperken görmüştü.

Tanrıya olan duaları boşa gitmişti. Bu aptalca ve küçük düşürücü şeyi Jennie'ye yakıştıramayıp inanmamıştı hiçbirisine. Ama artık gözleri inanmıştı olanlara.

Joohyun en sonunda gülümseyerek Jennie'ye döndü. "Efendim hayatım?"

"Daldın yemeğini ye..." demişti. Joohyun gülümyerek yemeğinden bir parça ağzına atıp Jennie'ye yemesi gerektiğini söyledi.

Jennie tam yemeğini yiyecekken başına oldukça derin bir ağrı girmişti. "Başım kötü oldu birden, neden?" Joohyun ellerini birbirine kelepçeleyerek tırnaklarına baktı. "Şarabı fazla kaçırmışsındır meleğim." Jennie şaraba baktıp Joohyun'a döndü. "Bir şey mi yaptın şaraba? Ne yaptın bana Joohyun!" diyip bağırmaya başladı.

Joohyun cevap vermeden yemeğini yemeye devam etti. Jennie, Joohyun'a bağırmaya devam etti. "Beni öldürecek misin yoksa..." Joohyun elindeki bıçağı Jennie'nin arkasındaki duvara fırlattıktan sonra Jennie korkmaya başlamıştı.

"Seni öldürmek isteseydim şimdiye ölmüştün Kim Jennie...."