Firen sesleri kulaklarımı deliyordu. Nefes alışverişim kesik kesikti. Ayaklarımdaki acıyla inledim. Hızlı bir hareketle kafamı sürücü koltuğuna çevirdim. Babam yoktu babam yanımda değildi. Bana yetmeyen nefesimi tuttum. Çığlık attım ama bu seferki çığlığım içimden değildi ağzımdandı. Ayaklarımı çıkarmaya çalıştım. Camdan gelen bir bayan sesi duydum.
"Hareket etmeyin çıkaracağız sizi."
Artık ne yapacağımı ne düşüneceğimi bilmiyordum. Babamı daha yeni bulmuşken olamazdı. Şimdi onu kaybetmenin sırası değildi. Ayaklarımı çıkardılar camdan beni dışarıya çekmişlerdi. Ama sonsuza kadar o arabanın içinde durabilirdim artık. Omuzlarımdan tutarak kaldırdılar. Gözlerim bulanıklaşmıştı ayaklarıma bakarak beni götürdükleri yere doğru yürüyordum. Ne düşünmem ne yapmam gerektiğini ne sormam gerektiğini bilmiyordum. Sormak istedim babamın nerde olduğunu ama cevabı duyabilecek kadar güçlü değildim. Artık güçlü de olmak istemiyordum. Babamla olan anılarım gözlerimde canlanmaya başladı. Ben küçükken birlikte piknik yapma gitmiştik. Babamda her zaman ilk çocukların yemesini beklerdi. Mangalı pişirirken ilk çocukları doyururdu daha sonra kendisi yerdi. Benim gibi düşünmeden hareket ederdi hep deli özgüveni vardı ama kötü sonuçlanırsa kaçardı. Bense kötü sonuçlanırsa bile yaptığım şeyden kaçmazdım. Bana babamın vermesi gerektiği tüm ilgiyi sevgiyi hep başkalarında aramıştım. Ama ona göre o bizi seviyordu. Onun babası onu dövmüştü o da bize el kaldırmayarak bizi sevdiğini belli etmeye çalışmıştı. Sadece onun sevgi anlayışını anlayamamıştım. Galiba artık bizi sevdiğini biraz geç anlamıştım. Her defasında gitmişti artık gitmeyeceğine emindim artık anlaşabiliyorduk. Bana gitmeyeceğine söz vermiştin artık beni bırakmayacaktın.
Babam olmadan yaşamıştım ama daha seni yeni bulmuşken saçma şımarık davranışlarım yüzünden seni bulduğum gibi kaybettim. Orada keşke ben ölseydim keşke hiç onu suçlamasaydım keşke diyebileceğim çok şey vardı. Vücudum da ki her yer titriyordu soğuktan değildi sinirden ya da korkudan da değildi üzüntüdendi. Yeniden hayatımda verdiğim mücadeleden yine kaybeden ben olmuştum. Yanım da ki kadın bir şeylerden bahsediyordu ama dinleyebilecek kadar halim kalmamıştı sesler artık beynime ulaşmıyordu. Ambulansın için de ki secdeye yatırdılar. Gözlerimi kapadım ama aklım da ki düşünceler anılar durmuyordu. Gözlerimi daha sıkı kapatmaya çalıştım. Her gün servisime geç kalıyordum ilk okuldayken. Her seferinde kavga ederek gidiyorduk babamla her gün aynı kaviste hızlı geçiyordu ve her gün o kavisin oraya kim koyduğunu söyleyip kızıyordu benim de her seferinde babamın kızması komiğime gidip gülüyordum. Ama tüm anılarımızı toplasak galiba iki elimin parmaklarını geçemezdi. Aynı evde yaşarken ona yanlış üzecek bir şey söylediğim de sonra gidip özür diliyordum ve her seferinde bana aynı cümleyi söylüyordu.
Babalar kızlarına küsmez.
İçeri bir adam girdi.