Okul çıkışında tramvay durağın karşısındaki bir banka oturdum.
Azraya sesli mesaj gönderdim. Sesli mesajda "Eğer senden önce ölürsem lütfen telefonumu yok et" dedim. Çok geçmeden Azra beni aradı.
"Alo, iyi misin tavşanım. Tabii ki yaparım da neden bir anda böyle birşey söyledin?"
"İçimden geldi"
"Emin misin? Bak sesin kötü geliyor birşey mi oldu?"
"Kötü birşey olmadı, sadece ben ölürsem telefonumu yok et"
"Tamam"
"Ha bide benim sweetlerimden çok sevdiklerini de sen al"
"Deren'im iyi misin neden böyle şeyler söylüyorsun?"
"Öylesine aklıma geldi. Eğer öyle birşey olursa aileme ve kendine iyi bak olur mu?"
"Deren yanına gelmemi ister misin? Bak beni korkutuyorsun"
"Yok gelme, hastasın sen dinlen"
"Başlatma hastalığına kötü birşey olduysa söyle geleyim. Hem sen nerdesin arkadan araba sesleri geliyor"
"Tramvayın ordayım"
"Niye binmedin daha"
"Bankta dinleniyorum. Neyse sonra konuşuruz. Dediklerimi yapmayı unutma tamam mı?"
"Off tamam tamam. Yarın görüşürüz öpüyorum"
"Bende öpüyorum görüşürüz"
Telefonu kapattığımda kendimi iyi hissetmiyordum. Bunları bile söylerken Azra bu kadar üzüldüyse hastalığımı ve öleceğimi söylersem ne hale gelirdi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölmek İçin Yaşamak
Short StoryBir genç kızın ölmek için yaşadığı zamanı okuyacaksınız :)) Kısa ve güzel bir kitap olacak. Diğer okuduğunuz kitaplara benzemeyen, diğerlerinden farklı olan bir kitap okuyacaksınız :) ÖpüldünüzZzZz <3