hatırlatma
Taehyung'un yanına döndüm
"seninle konuşmam gereken bir şey var Hae Soo"
tam ağzımı açacakken devam etti
"yanlız"
beraber bizim odaya geçtik
"senin bu arkadaşların sürekli bana sorun çıkartıyorlar"
"nasıl?"
"Joon Seo denen varya"
"ee"
"o da vampirmiş"
"ee"
"o da buraya gelmek istiyormuş"
"sonuç?"
"burada sadece cycunasia'lar yaşayabilir Hae Soo ve arkadaşın sürekli başıma iş açıyor"
"onu cycunasia yapamaz mıyız?"
"hayır"
o sırada kapı çaldı
"gir"
muhafızlardan biriydi
"prensesim Joon Seo adında bir vampir sizinle görüşmek istiyor"
"beklemesini söyle hemen geleceğim"
ayağa kalkacakken Taehyung kolumu tuttu
"o çocuğu hiç gözüm tutmadı dikkat et"
hazırlanıp aşağı indim
yanıma geldi
aslında arkadaşım falan değildi
sadece benle uğraşıp duran bir tipti
asık suratımla yüzüne baktım
"ne istiyorsun? ne!"
şaşkınca bana baktı
"ne bağırıyorsun? hem burada konuşamayız"
"hah" alayla güldüm
"neden? bana zarar vereceğin için mi?"
sırıttı
"ne zaman öyle bir şey yaptım ki?"
"mesela iki yıl önce senin vampir olduğumu öğrendiğimden beri beni öldürmeye çalıştın"
gülüşü yüzünden silindi
"seninle uğraşmamı istemiyorsan benimle gel...hemen şimdi!"
ıslık çaldım
iki muhafız geldi
"atın şunu zindana"
gözlerini iyice açıp bana baktı
"hadi ama kankaaa sadece şaka yapıyordum"
ben ise yüzümde bir mimik olmadan ona bakıyordum
Muhafızlarsa bana
"atın dedim onun icabına ben bakacağım"
onu sarayın bodrum katına götürdüler
o sırada kenardan bizi izleyen ailem ve Bts çarptı gözüme
onların arkasından zindana indim
işte asıl eğlence şimdi başlıyordu
----------------------------------------------
"söyleyecek misin?"
"söylemicem!"
bir tokat daha attım yüzüne
"söyleyecek misin?"
"hayır"
bu sefer yumruk attım
şerefsiz ölmesin hemen
azcık acı çeksin
"söyleyecek misin?"
"hayır! ben ihanet etmem Lorduma!"
"hay senin lordunu.....o ite hala lord mu diyorsun"
sırıttı
"ne oldu? hoşuna gitmedi mi?"
sırıttım
gidip kenardan bıçak aldım
mimiklerimi oynatmadan tekrarladım
"söyleyecek misin?"
"hayır"
çenesine minik bir çizik attım
"aaaaaaa"
"bağırma lan! İT.....O ÇOK ÖNEMSEDİĞİN SAHİBİN NERDE LAN? HA? SENİ KURTARMAYA GELEMİYOR MU YOKSA? NE YAZIK"
"SEN GEREKLİ BİRİ OLMADIĞINDAN GELMİYOR"
dirseğinden eline kadar bir çizik çektim
"bakalım sahibin başkalarının kölesi olduğunda ne diyecek"
"o benim sahibim değil..."
"ha sokak köpeğisin yani, yanlız..."
yüzüne eğildim
"...her gördüğüne havlarsan başını keserler senin"
çenesini okşadım
yüzüme tükürdü
ondan uzaklaştım
"seni adi köpek! mahkemeyi beklemiyorum seni burada kendi ellerimle öldüreceğim hem de acıyla"
sırıttı
"görelim bakalım marifetlerini"
bıçağı dizine sapladım
acıyla inliyordu
çıkarıp tekrar sapladım aynı yere
vampir olduğundan hemen iyileşiyordu yarası
ama bu acı çekmeyeceği anlamına gelmezdi
bu sefer kolunu baştan aşağı çizdim
"seni öldürmeyeceğim ama..."
nefes nefese kalmıştım
"...sana öyle acılar çektireceğim ki ölmek isteyeceksin ama onu bile yapamayacaksın"
sırıttı
"ben vazgeçmem"
bıçağı dizine saplayıp orada bıraktım
yarası iyileşmeye çalıştıkça bıçak yüzünden tekrar kesiliyor ve daha çok acı çekiyordu
inlemeleri boş odada yankılanıyordu
sırıttım
bıçağı birden çektim
"bu daha bir hiç Joon Seo"
kapıyı çarparak çıktım ve kilitledim
pencere olmadığından çıkması imkansızdı

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir - KTH
Fiksi Penggemarmorfem olduğunu saklayan bir adam ve melez olduğunu yeni öğrenen bir kız...