Bayan Mafya (BİTTİ.)

♦Altıncı Bölüm.♦

⭐VOTELEYİN ARKADAŞLAR⭐
Keyifli okumalar Yorum bırakmayı unutmayın Beni takip edin lütfen

Mekanıma girdiğimde herkes piste dans ediyordu. Bizim okuldaki ergenler meyve suyuyla kafa bulurken köşede Kuzey ve bizim ekip içki içiyorlardı. Yanlarına topuklularımın yüzünden yavaş adımlarla ilerledim. Emre beni görünce gülümseyip kollarının arasına aldı.

"Hoşgeldin kralicem" diye beni yanına iyice cekip kollunu omzuma attı. Bende ona sarıldım, Kuzey ise masadaki içki dolu bardağı fondip yapıp kalktı. Ardında da Ceren gitmişti, işleri vardır diye ikisine de seslenmedim.

"Geç mi kaldın biraz? bugün okuluda ekmişsin neredeydin?" Emre hesap sorarken kafamı kaldırıp onun kahverengi gözlerine baktım.

"Hiç gezdim hediye aldım ,araba sürdüm falan." Rüzgar'ın R'sini bile anmazken Emre içkisinden bir yudum daha aldı.

Emre içki içerken partiye geleceğini söyleyen Rüzgar'ı gözlerimle aradım. Gözlerim karşımdaki Rüzgar'ı farketmesiyle baştan aşağı süzdüm.

Siyah çeketi yüzündeki morlukları arka plana atmıştı. Siyah çeket ona yakışmıştı. Yanındaki sürtüklerin etek boyları beni rahatsız ederken biri elini Rüzgar'ın enseni koymuş konuşuyordu.

Rüzgar rahatsızca kafasını kızın elinden çekti ve etrafa bakınmaya başladı. Yanındaki esmer kız biraz Rüzgar'dan uzaklaşmış diğer yanındaki çocuğa kaymıştı. Bunu fırsat bilen sol tarafındaki kız Rüzgar'a yanaştı. Manzaraya bak; Rüzgar kapmaca oynuyorlar. Bu oyuna katılan aptallardan olmak yerine kafama sıkardım.

Gözleri beni bulduğunda gözlerimi kaçırsamda çok geçti. Gülümsemesi kollarının arasında olduğum Emre'yi farketmesiyle yüzünden silinmişti.

Yanındaki yaklaşan kızı kollarının arasına aldı ve kızın elindeki içkiyi içti. Bir gözü bendeyken yaptığı ergen davranışlarıyla yerimde kıpırdandım.

Rüzgar bana bakarken kızın parmakları Rüzgar'ın morarmış yüzündeydi. Bu durum beni ilgilendirmese de rahatsız olmuştum.

"Ne sanıyor kendini bu gerizekalı" düşüncelerimi sesli söylerken çalan şarkı yüzünden sadece Emre duymuştu.

"Ne oldu kralicem kime diyorsun?" etrafa göz gezdirmişti. Bana bakan Rüzgar'a baktıktan sonra Emre'nin kollarımdan ayrıldım.

"Yok bir şey.. Boş ver ben lavobaya gidiyim." diye ayağa kalktım. Lavobaya doğru adım atarken hâlâ Rüzgar beni süzüyordu.

Lavoba kapısından adım atmamla koridordan adımı biri seslendiğini duyunca arkamı döndüm. Sesi tanıdık geldiği için çantamdaki silaha sarılmak yerine geriye doğru bir adım attım.

"Konuşabilir miyiz?" olduğu yerdeki duvara ellerini yaslamıştı. Siyah çeketi üzerinde yoktu içeri bırakıp gelmişti.

"Sana kim içki verdi onun hesabını ver." Rüzgar dudağını kıvırdığında koridorda yankılanan topuklu ayakabı sesimle ona yaklaştım.

"18 yaşımı geçtim ben arkadaşım." Arkadaş kelimesini bastırdı, ardından kahkaha attı. Bir erkeğe kahkaha atmayı yakıştırmazdım ama Rüzgar'ın pembemsi dudaklarındaki beyaz dişleriyle kahkahası görülmeye değerdi.

"Emre'ye olan bu yakınlığın hiç hoşuma gitmiyor.." Boy farkından faydalanarak üstüme doğru eğildi.

"..Arkadaşım.!" Rüzgar'ın sıcak nefesi yüzüme çarparken parfümü buram buram kokuyordu.

"Pardon canım ama sen kimsin de bana gelmiş hesap soruyorsun. Arkadaşız abartma.'' Üzerime doğru yaklaşınca baştan çıkaracı parfümü onu ittirmemi engelliyordu zorla da olsa ellerimi kaldırıp omuzlarından ittirdim.