Levi eve geldikten sonra kanepede oturan hâlâ elindeki testi inceleyen kadının yanına gitti.
"Hoş geldin." Karşındaki adamın tepkisinden çekiniyordun. Bakışlarını ondan kaçırdın.
Levi ceketini çıkarıp koltuğun üzerine attı. Kravatını gevşetti, gömleğinin kollarını dirseklerine kadar kıvırdı.
İkiniz arasında kısa bir süreli sessizlik oldu. Kimse konuşmuyordu. Onu ne kadar şaşırttığını biliyordun, sen de en az onun kadar şaşkındın. Sessizliği bozmak adına ilk konuşan sen oldun.
"Telefonda söylemek istemezdim."Bakışları elinde tuttuğun test çubuğundaydı. Senden almak için elini uzattı, avcunu açtı. Test çubuğunu ona verdiğinde üzerindeki iki kırmızı çizgiyi inceliyordu. "Bu şeyler düzgün çalışıyor mu?"
"Yanıltma ihtimali yüksek, o yüzden iki tane yaptım." Omuz silktin.
Derin bir nefes verirken testi sana geri uzattı. "Yine de doktora gitmeliyiz." diye cevap verdi. Emin olmak istiyordu.
"Haklısın." Belki iki test de yanlış sonuç vermişti. Hamile olmayadabilirdin ama bu çok düşük bir ihtimaldi. Sabah bulantıların ve son zamanlardaki halsizliğin, ruh halin durumu açıkça ortaya koyuyordu.
"Ne düşünüyorsun?" diye sordun cevapsız kalan adama. Daha ailesiyle oturup düzgün bir yemek bile yiyememiştin. Seninle ve ilişkinizin gidişatıyla ilgili düşüncelerini merak ediyordun. Özellikle bu son olaydan sonra."Bilmiyorum." Öne doğru eğildi, dirseklerini dizlerine yasladı. "Çocuk sahibi olmak planlarım arasında yoktu."
Onu bu konuda tamamen haksız bulamazdın, haklılık payı vardı çünkü senin de henüz böyle bir planın yoktu. Üstelik onunla bir hayat kurup kurmayacağını bilmiyorken böyle bir planın olamazdı."Bunu doktora gittikten sonra konuşalım mı? Eğer gerçekten hamileysem oturup rahat kafayla konuşuruz." Elindeki test çubuğunu masanın üzerine koydun. "Bulantıların bu yüzden miydi?" diye sordu Levi. "Hasta olduğunu düşünmüştüm."
İç çektin. "Kızgın mısın?" diye sordun. Yüzü gergin duruyordu, kaşları yine çatıktı.
"Biraz.. Ama sadece sana değil, kendime de kızgınım.""Levi eğer bu çocuğu istemiyorsan ald-"
"Aklından bile geçirme salak. Planlarım arasında çocuk sahibi olmak yok diye bu, o küçük şeyden kurtulmak istediğim anlamına gelmez." Kullandığı ifadeye güldün. 'Küçük şey.'
Aynı zamanda tepkisine şaşırdın. İstemeyeceğini düşünüyordun. Birlikte olduğunuz süre boyunca onu az çok tanıdığını ve böyle bir şeye pek sıcak bakmadığını düşünüyordun. Bu yüzden şu an seni tamamen şaşırtıyordu."İstemeyeceğini düşündüm. Bir an için sana söylememeye karar vermiştim."
"Nereye kadar saklayacaktın?" Elini beline atıp seni kendine çekti. "Bilmiyorum." Omuz silktin, kolunu ona doladın. Sıkıca sarıldın.
"Sanırım en kısa zamanda bir aile yemeği yememiz gerek." diye söyledi göğsüne yattığın adam.
"Neden en kısa zamanda?"
"Ailemin karşısına sessiz sedasız bir şekilde evlenerek çıkmak istemiyorum kadın."
Göğsünden hızla kalktın. "Evlenmek mi?" Uzun bir süredir bunun konusu bile açılmamıştı, şimdi onun ağzından bu kelimeleri duymak seni heyecanlandırdı.
"Hmmm." Yanakları kızardı, seni göğsüne geri çekti. "Sanırım daha fazla bekleyemeyiz."
Dolaylı yoldan bu bir evlenme teklifi sayılırdı. Bu şekilde olacağını düşünmüyordun.Elini onun göğsünün üzerine koydun, parmağınla küçük halkalar çizdin.
"O mesajı attığın gün başıma bela olacağını biliyordum." Saçlarına doğru mırıldandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[✔] 𖥨 𝙣𝙪𝙢𝙗𝙚𝙧 𝙣𝙚𝙞𝙜𝙝𝙗𝙤𝙧 隣の番号 | ʟᴇᴠɪ ᴀᴄᴋᴇʀᴍᴀɴ. [ᴍᴏᴅᴇʀɴ ᴀᴜ]
Fanfictionಇ ʟᴇᴠɪ ᴀᴄᴋᴇʀᴍᴀɴ x ʀᴇᴀᴅᴇʀ. ಇ ➺ ᴛᴀᴍᴀᴍʟᴀɴᴅɪ. -',✎ 𝖙𝖊𝖝𝖙𝖎𝖓𝖌 ༶•┈┈┈┈┈┈୨♡୧┈┈┈┈┈•༶ ᝰ Levi Ackerman numara komşusu akımına maruz kalan bir kurbandı sadece... ༶•┈┈┈┈┈┈୨♡୧┈┈┈┈┈•༶ -',✎ başlangıç: 31.03.21 -',✎ biti...