We Are 17 Years Old •[v-soo]•

•9•

Tae'nin dilinden;

Çok kızmıştım ona gerçekten çok kızmıştım
Beni bu zamana kadar fark etmemiş olması cidden ağırıma gitmişti
Çok uğraşmıştım onun yanında olmak için
Sonunda bu şansı vermişti de bana
Fakat...fakat bu şansı değerlendirmeme fırsat vermiyordu
Jungkook'a olan bu sıcakkanlılığı beni öldürüyordu
Günden güne içim içime sığmıyordu
Bağıra bağıra ağlamak istiyordum
Ve ertesi gün..
Üstümü giyinirken jisoo'nun bana hediye ettiği bardağı gördüm
Üzerinde ikimizin resmi vardı
Birden sinirlerime hakim olamadan bardağı yere attım
Param parça bir şekilde yerde duruyordu bardak
Bir tane camı yerden alıp bileğime götürdüm...
Evt gerçekten kafayı yemiştim
Son dakika annemin gelip camı elimden almasıyla bileklerimin kesilmesine engel oldu
Annem kızmıştı bana
Birden hiç olmadık halde bana hakaretler etmeye başladı
"Sen tam bir aptalsın,aptal"
"Sende mi diğerleri gibi olacaksın"
"Serserinin tekisin tae"
Haklıydı bana kızmakta
Çok korkutmuştur onu çünkü
Bende bu hakaretlere dayanamayıp çantamı alıp kapıyı çarparak evden çıktım
Okulda jisoo'yu göreceğimden dolayı gitmedim okula
Bir parkta oturup saatlerce ağladım
Sebepsizce ağladım hemde
Dün gece yaşananlar bu kadar ağlamam için bir sebep değildi
Sadece jungkook'a çok dolmuştum ve dün jisoo'ya karşı olan bu hareketi bardağı taşıran son noktaydı
Jungkook'u öğle arası markette görünce yakasına yapıştım
Çok korkmuştu benden
Ve cidden... Ben ne yapıyordum
Onunla aynı kızı sevmemiz onun suçu muydu?
İşler nasıl bu noktaya gelmişti
Ve ben bir kaç haftaya kadar varlığından bile haberim olmayan bi kıza nasıl bu kadar tutulmuştum?
Ona aşık olmak istemiyordum
Ona sadece arkadaş olarak yaklaşmak istemiştim
Bu hislerin aşka dönüşeceğini farkedince tuhaf hareketler sergilemiştim belki de
Ve hislerim,.... Hislerim beni çok zorluyordu bu konuda
Hislerimle içimde büyük bir savaş verirken etrafımdaki insanları o kadar yıpratıyordum ki
Size bir şey diyeceğim...
Hiç fiziksel yada duygusal bi acı çektiniz mi?
Çünkü iç kanama öldürür,
ve ben öldüm....

Artık yaşamanın benim için bir tadı kalmamıştı
Kafa dağıtmak için bir kafeye gittim
Orada bir şeyler içip daha sonra sahil tarafına gittim
Ve orada çimlere uzanıp gökyüzünü izledim
İyi gelmişti bana,huzur vermişti
Evet sanırım artık sakinleşmiştim
Eve gidebilirdim artık
Eve gittiğimde rose okuldan gelmiş koltukta uyuyordu
Annem ise işteydi
Bende bir şeyler atıştırıp duşa girdim
Daha sonra yatağına uzandım
Tam yavaş yavaş uykuya dalacaktım ki
Birden kapı çaldı
Sessiz adımlarla gidip kapıyı açtım
Karşımda jungkook,jin,jimin,Lisa ve en ortalarında bir adım önde jisoo vardı
Her birinin ellerinde pamuk şeker ve lolipop vardı
Jisoo'nun elinde iki tane vardı ama
Jisoo elindekilerin bir tanesini bana verdi daha sonra kolumdan tutup beni dışarı doğru çekti
Ona hala kırgındım
"Ne oldu jisoo ne istiyorsun?"
Yüzündeki düşmeyen tebessümle "seni almaya geldik tae, kapıyı çek ve gel"
Bende halsiz bir şekilde "gelmeyeceğim" diyince,
Kapıyı çekip benim de elimden tutup götürdü
Diğerleri de arkadan kıkırdayarak gülüyordu ve jungkook jisoo'nun bu yaptığına hiç de bozulmuş gibi gözükmüyordu ve yanında Lisa ile sürekli birbirlerine bakıp duruyorlardı
Tuhaf....
Jisoo ise heyecanlı heyecanlı elimi tutmuş önden gidiyordu
Elleri küçücük ve yumuşacıktı
Ses çıkarmadım ve anı yaşadım
Daha sonra beni bir sinemaya getirdiler
Biletler alınmıştı bile
Resmen benim için planlanmıştı herşey
İçimden gülmeden edemedim
Daha sonra filme girdik
Filmi cidden romantik komedi olarak mı seçmişlerdi
Ahh tanrım delirmiş bunlar
Film için koltuklarımıza yerleştik
Lisa ile jk yan yana,jimin ve jin de yan yana oturmuştu
Ve aynı sırada sadece iki koltuk boş kalmıştı,ve yan yanalardı
Tabiki bunu da onlar planladı
Yoksa yani...
Film başlamak üzereydi
Jisoo yanımda oturdu hemen
Filmi izledik
İlerleyen vakitlerde jisoo bazen heyecandan refleksle elimi tutuyordu
Ve kalbim her seferinde çok pis atıyordu
Filmin son saatleri jisoo omzumda uyuyakalmıştı
O kadar tatlıydı ki
Uyandırmaya kıyamadım
Bende kafamı onun kafasına dayayarak uyudum
Film cidden çok uzundu
3,4 saat sürdü neredeyse
Film şükürler olsun ki en sonunda bitmişti
İnsanların alkış sesleri ile uyandım
Herkes çok beğenmiş gibiydi
Jisoo'yu bi an yanımda göremedim bir baktım ki kapının orda beni bekliyor
Hiç tavrımı bozmadan ona hala kırgınmışım gibi asık suratla gittim yanına
Saat geç olmuştu hepimiz aceleyle sinemadan çıktık
Lisa'nın babası bizi evlerimize bıraktı
Ben yürümek istedim fakat izin vermediler
Hepimiz arkada sıkış,tıkış oturduk jisoo yanımda oturuyordu
Bana çok yakındı
Saçları rüzgardan burnumun önüne geliyordu
Dayanamadan kokladım
Ve galiba o an şurumu kaybettiğim andı
Sanki yeni doğmuş bebek gibi hissediyordum kendimi
Cidden çok güzel kokuyordu
Herkes evine dağılmıştı
Benim de evime yaklaşmıştık daha sonra da evimin önüne vardık
Ben indim fakat arkamdan jisoo'da indi
Lisa ile kaş göz yapıp duruyorlardı zaten arabada
Anlamıştım bir şeyler çevirdiklerini
Lisa ve babası gidince jisoo hemen yanıma geldi
Ve bana gerçekten dünki olayların istemeyerek olduğunu söyledi
Bende ona üzülmemesini ve artık barıştığımızı söyledim
O da sevinçle boynuma atladı
Bende güldüm sadece karşılık vermedim ama güldüm onun yüzüne daha sonra "hadi git artık evdekiler seni merak etmiştir" dedim
Bana yaklaşıp kulağıma "bu gece yıldızlar seninle olsun,rüyanda beni gör" dedi ve kahkahalar ile evine gitti
Delirmiş bu kız içimden dedim ve evime girdim
Kapıyı açar açmaz rose "beni götürmediğin için sana inat jin ile bende tek başıma sinemaya gideceğim" dedi
Güldüm ve "git,banane" dedim
Kapıyı çarpıp odasına gitti bende yukarı odama çıktım
Ve bu güzel günü düşüne düşüne uykuya daldım......