tam karşımda oturuyordu.
tam olarak onu göremiyordum. etrafında yaklaşık olarak altı kız vardı, belki daha fazla. önemsiyorum diyemeyeceğim çünkü sikeyim ki o, eskiden tek bir kızla bile konuşurken utanırdı. ama şimdi, gördüğü yoğun ilgiden memnun kalmış olmalıydı ki, gülüş seslerini çok net duyuyordum.
En son yazdığı şeyden sonra konuşmamıştık. amacım ona okkalı bir tokat atmaktı fakat daha beni farketmemişti bile.
Öyle aptaldı ki, dağıtmak istiyordum o yüzünü.
sert bir nefes bıraktım.
elimdeki kitabın kapağıyla oynuyor, ona bakmamaya çalışıyordum. umrumda falan değildi.
bu sırada Lisa ve Jisoo ellerindeki içeceklerle yanıma yaklaştılar.
"gördün mü diye, sormak istiyorum ama yüzünden anlaşılıyor gördüğün ," Jisoo bir diğer bardağı elime tutuşturdu.
Vişne suyunu sevmediğim halde bir dikişte yarısına kadar içmiştim.
"cidden amma salak, birkaç ilgi gördü diye nasıl da götü havada.." Rose konuştuğunda onaylayan mırıltılar çıkardım.
"onunla konuşmana bile değmez,"
"zaten konuşmak falan istemiyorum," dedim hızla.
"pekala sen istemiyorsun ama," Rose bakışlarını benden çevirdi, "sanırım o istiyor."
Ne?
"jennie,"
Daha bir şey demeye kalmamışken tanıdık sesle dona kalmıştım. Tanrım, cidden tam anlamıyla dona kalmıştım ve ona bakamıyordum bile. yine olmuştu, aptal gibi heyecanlanmıştım. oysaki, tam tersi olmalıydı. ben değil o heyecanlanmalıydı.
gözlerimiz buluştuğunda anladım ki, o aptal benden daha da heyecanlıydı. bir an eski jungkook gözlerimin önünde belirdi ve gülümsememek zordu.
"jungkook?" dedim sessizce. öyle sessiz çıkmıştı ki sesim, duymadığına yemin dahi edebilirdim.
sessiz kalmıştı bir süre. bakışları vücudum da gezindi ve kızardığımı hissettim. yutkunurken bu halime tavşan dişlerini göstererek güldü.
tamam, itiraf etmeliydim ki onun gülüşü bu dünya üzerinde güzel olan tek şeydi.aradaki tuhaf havayı dağıtmak adına Jisoo araya girdi, "Kook!" ona her zaman böyle seslendirdi.
jungkook bakışlarını jisoo'ya çevirdiğinde birbirlerine uzunca süre sarıldılar. Ayrıldıktan hemen sonra Rose'le de sarıldılar ve buna biraz şaşırmıştım. çünkü onların arası gerçekten berbattı. birbirlerine ölesiye nefret ediyorlarken bile tüm o eski zamanları unutmuşlar gibi gözüküyordu.
hal böyleyken bizim de sarılmamamız tuhaf olurdu.ilk adımı ben attım.
o da hiç gecikmeden belimi sarmaladı. yaklaşık bi üç saniye öyle kaldıktan sonra ayrılan kişi o olmuştu.
"kook, cidden çok değişmişsin," Jisoo gülerek konuştuğunda, Jungkook'da gülmüştü.
"ergenlik dönemlerinden kurtuldum diyelim,"
onlar öylece gülerken bende yalnızca gülümsüyordum. aramız gerçekten çok tuhaftı. gözlerimiz buluştuğu anda bakışlarını hemen kaçırıyordu.
Dünkü yazdığı şey hakkında konuşmak istiyordum ama tam olarak nasıl söze gireceğimi de bilemiyordum.
"uzun zaman oldu, nerelerdeydin?" diye sordum sonunda bu tuhaf havayı dağıtmak için.
yüzüme öylece baktı.
bu soruyu benim sana sormam gerekmez mi?
onunla birkaç plan yapmıştık. birlikte sanat galerisi açmayı düşünüyorduk ve bunu gerçekten de yapabilirdik. tabii ben onu bırakıp gitmeseydim.
yüzündeki hayal kırıklığını anında farketmemiştim.
geçmişi unutup unutmadığını anlamaya çalışmıştım ki hala bana kırgın olduğu belliydi.
ne diyebilirdim ki, ne söylese hakkediyordum. ona tam bir pislik gibi davranmıştım.
"sen Seoul'a gittikten sonra bende bir süre kalifornya'da yaşadım."
Jisoo şaşkınlığını gizlemeden,
"sahiden mi?" diye sordu."evet. ama bilirsin, İngilizcem çokta iyi olmadığı için biraz zorlandım."
Rose gülmüştü ama çokta içten bir gülüş değildi. hala jungkook'u sevmediğini anlayabiliyordum.
"yazık olmuş.. kalifornya'ya gidebiliyorsun ama ingilizce konuşmadığın için geri dönüyorsun.."
"ingilizce konuşmadığım için değil, ezik. bazı özel sebeplerim de vardı."
"aynen, amına koyayım,"
Evet, gerçekten de hala birbirinden nefret ediyorlardı.
Jungkook Rose'ye göz devirdikten sonra kolundaki saate baktı,
"daha sonra konuşalım, olur mu? şimdi derse yetişmek zorundayım,"jisso, "tabii konuşuruz sonra," dedikten sonra, Jungkook'un gitmesini bekliyordum ki tam tersi bir şey yaparak bakışlarını bana çevirdi, "ama ondan önce, Jennie, biraz konuşabilir miyiz?"
***
oy verip yorum yapmıyosunuz üzülüyorum😓
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boyfriend - jenkook
FanfictionKim Jennie yıllar sonra eski erkek arkadaşı Jeon Jungkook'u görmüştü. Ve sikeyim, öyle değişmişti ki eskiden sırf parası için birlikte olduğu Jeon'a sırılsıklamdı.