Renga ~3~

83 8 7
                                    

Uzun aradan sonra...

Reki, kendisini merdivenin korkuluklarına yaslamıştı. Langa biraz rahatlayıp ışığın vurduğu yere, yani Reki'nin suratına odaklanmıştı. Belki ilk defa böyle bir işe kalkıştığı için heyecanlanmıştı. Kalbinin deli gibi atması dışında suratı kıpkırmızı olmuştu fakat karanlığın içinde bunu görmek imkansızdı
"Ne zaman çıkacağız?" Demişti Langa durgun sesiyle. Reki baygın bakan gözlerinin ardından o gözleri büyütmüş ve kapının kenarına geçmişti. Kapıyı aralayıp dışarıyı gözetlemiş ve "çıkabiliriz" işaretini vermişti. Tekrar önden kendisi, sonra Langa çıkmıştı.
"Birkaç merdiven var. Uzun sürmeyecek" dedi Reki fısıltıyla.

İlk merdivenden sorunsuz bir şekilde çıktıklarında Langa'nın kalbi yine dengesiz bir biçimde atmaya başlamıştı. Bu kadar gergin ortam ona yeterde artardı.
"Ihm... Reki..." diye fısıldamıştı Langa.
Reki onu duymamazlıktan gelip etrafı gözetliyordu.
"Reki... bir şey söylemem lazım" diyerek tişörtünü çekiştirmiş ve onun bakmasını sağlamıştı. "Ne oldu yine?"

"Benim tuvalete gitmem gerek" demiş ve Reki'nin gözlerinin sonuna kadar açılmasına sebep olmuştu. Ortamdaki gerginlik yetmezmiş gibi birde bununla uğraşacaktı. Reki göz devirip elini saçlarına geçirdi. Başına bir dert almıştı sanki. Uzun bir iç çektikten sonra başını hafifçe salladı.
"Pekâlâ... gel hadi" dedi ve sessiz adımlarla erkekler tuvaletine doğru adımlamaya başladılar. Koridorun sonuna kadar karşılarına kimse çıkmamıştı. Langa tuvalete hızlıca girip bir pisuvarın önüne geçmişti. Reki kollarını göğüsünde bağlayıp sırtını duvara dayamış ve yandaki aynadan kendine bakmaya başlamıştı.

"İki kat çıktıktan sonra müdürün odasına varacağız. Görevli öğretmene yakalanmadığımız sürece her şey güzel olacak" dedi sanki kendisiyle konuşuyormuş gibi. Langa işini bitirdikten sonra ellerini yıkamak için lavaboya yaklaştı. Reki ise onun hareketlerini izledi. "Sana bir şey soracağım" dediğinde Langa gözlerini ona çevirdi. Sorusunu bekler gibi mırıldadı. "Neden okulun bahçesinde bekliyordun?" Diye sorduğunda Langa bir anlık afalladı. "Yağmur yağdığı için oradaydım" dedi başını eğerek.

"Yalancı" diye çıkıştığında, Langa gözlerini kocaman açarak ona baktı. "Herkes evlerine çabucak dağılmışken senin ağacın altında beklemen çok saçma" dediğinde Langa bir şey demek istemedi bu konu ile ilgili. "Artık çıkıp gidelim buradan" deyip Langa çıkmak için kapıyı tuttu.

Reki ise bir kaşını kaldırarak onu izledi. "Ne olursa olsun bir gün öğrenirim" diye söylendi.

Yavaş yavaş merdivenleri çıkarken bir anda gök gürlemesiyle Langa titreyip arkaya kaymıştı. Reki onu kollarıyla sarıp tuttuğunda Mavili'nin yüzü kullaklarına kadar kızarmıştı. "Nereye bastığına dikkat et, Langa. Beni de düşüreceksin" dedi fısıldayarak. Langa bir anlık Reki'ye yük olduğunu düşünmüştü.

****

Bölüm aşırı geç geldi farkındayım ve biraz kısa oldu fakat okul ve bazı sorunlar derken wattpad'e zaman ayıramıyorum. Zaten eğlencesine yazıyorum. Devam eder mi etmez mi ben bile bilmiyorum ama vakit buldukça yazmaya çalışacağım♡

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 12, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

CEZALI | Renga Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin