dondurma yesek, ne güzel olurdu

88 7 0
                                    

Başına tamamen geçmiş olan güneşi umursamadan etrafa kahkaha saçmaya devam ediyordu. Saçlarının rengi bir ton daha açılmıştı belki. İnce telli, hafif terli saçlarından akan tuzlu sular denizden çıkmış olduğunu belirtiyordu.
Güneş yüzünde çillere sebep olmuştu, gülümseyice oldukça şirin gözükmesine sebep oluyordu. Aslında gülmese de şirin o. Önceleri daha beyaz olan teni şimdi güneşten neredeyse bronzdu. Yanakları ve burnu da bir o kadar kırmızılaşmıştı. Ve o minik boyuna aldırmadan sıçrayabildiği kadar yükseğe sıçrayarak smaç atmaya çalışıyordu. Hele gelen sert toplara rağmen yılmayıp elinden geldiğince iyi oynamaya çalışırken halini görebilseydin. Onun kusursuz dudaklarının yukarıya doğru kıvrıldığını görmenin bana yaşattığı hissi sana bir aktarabilsem günlük. Bir kedi kadar tatlı, keşke kedileri sevebildiğim gibi ona da yakından ilgi gösterebilsem. Yine güldü, gözlerinin içi gülüyor. Takım arkadaşlarına kocaman sarılıyor, sanırım yine onlarla takılacak. Arkadaşları yavaş yavaş dağılırken o da bir kolunu sevgilisinin koluna, diğerini de kahverengi şapkalı bir çocuğun koluna bağlıyor. Yürürlerken çocuk cebinden saç bandı çıkarıyor, kolundan sıyrılıp onun saçlarına geçiriyor. Hayır, şimdi daha tatlı oldu. Sanırım ona bakmadan yazmam gerekecek, yoksa yine ağlayacağım.
Kendime söz vererek tekrar başımı kaldırdım, Sevgilisi ona hafif bir tebessümle bakarken o da tatlı bir sırıtmayla ayaklarını kuma sürte sürte yürüyor, şimdi de kızın saçlarıyla oynamaya başladı. Muhtemelen iltifat ediyorlar birbirine, utanmış görünüyor. Kız onun eline hafifçe vurarak kendinden uzaklaştırıyor, onun yerinde olmak için dünyaları veririm ama o, ona böyle davranıyor. Yanında ben olsaydım hep ellerini okşardım, yüzünü severdim, saçlarını koklardım, belki voleybol da oynardık. Bacaklarımı kullanamasam da kollarımı ve ellerimi kullanmakta oldukça iyiyimdir. Al işte, sana yazarken onu gözden kaybettim. Endişe etmeye gerek yok sanırım, arkadaşlarıyla herhangi bir yerde dondurma falan yiyordur. Sahi onunla dondurma yesek ne güzel olurdu değil mi? Gitsem iyi olacak, gün de iyice batmış görünüyor. Şu sandalyeye de bir türlü alışamadım zaten, nefret ediyorum ondan. Bazen kontrolden çıkabiliyor, umarım onu izlerken böyle bir şey olmaz, aptal gözükmek istemiyorum. O sarhoş manyak adam olmasaydı.. Neyse bunu defalarca yazdım zaten, artık gücüm kalmadı. Tekrar yazmayı unutmam, zaten bir sen dinliyorsun beni.

watermelon sugar •sopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin