2. BÖLÜM OLAYLAR BAŞLIYOR

163 2 0
                                    

"Miraaaaaaaaaa" diye bir çığlıkla güne başladım. Annemin çığlığıydı bu. Homurdanarak yataktan kalktım. Allahtan bugün Eda hocanın dersi vardı. Yoksa kime neeee?!

Üzerime bir kazak ve kadife taytımı giydim. Saçımı da yukarıdan atkuyruğu yapıp evden çıktım. Okula vardığımmda bizimkiler Fizik sınıfının önündeydi. Herkes bana bakıp sırıtıyordu. Doruk hoca bana takınca kendilere eğlence çıkıyor. Ama ben onlara gösteririm.

Çeteye " Neden sınıfta değilsiniz?" diye soruyorum. Oğuz bana " Seni bekliyoruz Mira Hanım" diye cevabı patlatıyor. Klasik bakışımı takınıyorum. Sonra sınıfa geçiyoruz.

Doruk hoca sınıfa girince herkes ayağa kalktı. Ama bizim ruhumuz duymuyor :-) Doruk hoca:

Mira, Göksel, Damla, Sevil, Ada, Emre, Emir, Ateş, Oğuz ben içeri girdim farkında mısınız?

Homurdanarak ayağa kalkıyoruz. Sınıf oturunca biz de oturuyoruz. " Konumuz Gravzant Halkası " diye inliyor Doruk Hoca. Onu tek dinleyen sınıfın tek ineği Sedaydı. Göksel bize dönüp

" Dinlesek mi acaba? " diye sordu. Ben de " Yoho çokta fifi çokda tın " dedim.

Sonra sohbetimize devam edecektik ki Damla kıyafet fiyatlarından bahsetmeye başladı ve bu sonsuza dek sürebilirdi. Doruk hoca Emire " Emir Gravzant Halkası neymiş evladım? " diye sorunca Emir yine salak esprilerini kullanarak yırtmaya çalıştı. " Geçen gün annem bana dedi ki sen çok sivri zekalısın ben de dedim ki ama ben sivri sinek değilim." Bütün sınıf Emire boş gözlerle bakıyordu. " Ne kadar sivri zekalı olduğun belli " diye mırıldandı. Emir yerine oturdu ve sırıttı.

" Peki Ateş sen biliyor musun? " diye sordu Doruk hoca. Ateş bana baktı ve bende yakalanmış hırsız gibi ellerimi havaya kaldırdım ( tabiki hocaya belli etmeden ).

O da " Demir bir toptur hocam " dedi. Hepimiz gözlerimizi kapattık. Ve Doruk hoca " Aferin " diye bağırdı. Hepimiz neye uğradığımızı şaşırdık. Hepimiz Ateşe bakıyorduk. Her neyse şanslı bir tahminin ardından teneffüs zili çaldı. Oğuz " O neydi lan? " dedi. Bizde tek fikrimiz yok bakışımızı attık ona.

~ ÖĞLE ARASI ~

Bugün Göksellerde ( Ateşlerde ) yemek yiyecektik. Onların evine doğru yürürken bir köpeğin yanından geçiyorduk. Ateş ve ben hayvanları çok severiz. O yüzden köpeği okşamak için hamle yapacakken köpek önce benim sonra Ateşin kolunu ısırdı.

Kolumuzdan kanlar boşanirken Göksellerin ( Ateşlerin ) evine doğru koşturuyorduk. Evlerine vardığımızda Oğuz kapıyı kırarcasına çalarken diğerleri de bir yandan bizi sakinleştiriyor bir yandan da Ebru teyzeeeee diye bağırıyordu. Ebru teyze bize pansuman yaptı ve yaramızı sardı. Yemeğimizi yerken herkes bize bakıyordu. Arkadaşlar biz iyiyiz dedim. Lütfen bizr bakmayı kesin. Please please please! Sevil Kanka iyimisin diye sordu bende daha şimdi ne dedim. Oda Tamam tamam sustum dedi.

Okula gittiğimizde Eda hocanın dersiydi. Neyse ki o beni rahatlatır. Bu olayın ardından dikkatimi toplamam gerçekten çok zor oldu. Ama Eda hoca ne etti ne yaptıysada sakinleşemedim. Eda hoca rapor almamı söyledi. Bende tmam deyip. Ömer hocaya gidip rapor aldım. Abimi arayıp olanları anlattım. Gelip beni almasını istedim. Evet doğru okudunuz. Benim abim var. Adı Caner. Üniversiteyi bitirdi. Makina Mühendisliği yapıyor. Abim okula varınca arabaya bindim. Abim taramalı tüfek gibi başladı. Bu nasıl oldu, sonuç ne, nasılsın, bakim. Köpek ısırdı, ben iyiyim, iyiyim, bak diye sırasıyla cevap verdim. Eve gelince anneme olayları anlatıp uykuya daldım.

~ AKŞAM ~

Kalktığımda kolumun acısını unutmuştum. Bütün çete Ateşte dahil hepsi yatağımın çevresindeydi. Sen niye buradasın? diye sordum Ateşe. O da bana hiç cevap vermeden çeteye döndü. Bizi yalnız bırakır mısınız? dedi. Onlarda başlarını sallayıp odadan çıktılar.

Ben hiçbir şey anlamamış halde Ateşe bakıyordum. Ve konuşmaya başladı. " Ben seni uzun zamandır seviyorum ve bugün yaşadığımız olayla beraber gerçekten birbirimize ait olduğumuzu düşünüyorum. Ne dersin? Benimle çıkar mısın? dedi ve cebinden bir kolye kutusu çıkardı. Kolyeyi geçen gün beğenmiştim. Beynim bir anda allak bullak oldu ne yapacağımı şaşırdım ve en sonunda refleks olarak kolyeyi alıp açık olan pencereden dışarı fırlattım.

Ne yaptığım konusunda te k fikrim yoktu. Ateşe " Çık dışarı " diye bağırdım. Ve Ateş neye uğradığını şaşırdı. Ve yavaş adımlarla odadan çıktı. İçeri bizim kızlar girdi. Onlara Ateşin ne yaptığını anlattım. Doğru yapmışsın dediler ve Ada Kanka Rüzgar bize dedi ki: Cumartesi kampa gidek mi? dedi. Ne dersin? dedi. Ben de " Peki Ateşi umursamayacağım. "

Komik HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin