Sayın Sinan Bey,
Sizin sevginize karşı olan kayıtsızlığımdan dolayı özür dilerek başlamak istiyorum sözlerime. İçtenlikle özürlerimi sunarım size, sevginize karşılık veremediğim için. Gözlerinizdeki galaksinize parlayan yıldızlarınızı davet etmeniz, mutluluğunuz için daha mühimdir. Ben size acı dışında bir şey veremem. Bir de beni sevginize layık gördüğünüz için teşekkür etsem kabalık mı etmiş olurum? Öyle ise affınıza sığınıyorum, affedin ben. Böyle bir haberi ilk defa almanın şaşkınlığını yaşıyorum yalnızca. Siz haddinizi aştığınızı düşünmeyin sakın. Bilakis kibar bir beyefendisiniz. İyi bilirim ki hisleri içte tutmak zordur. Elmayı yiyen kurt misali içinizi yiyen bu duyguları kağıda da olsa aktardığınız ve kendinize bu kötülüğü yapmadığınız için adınıza çok mutlu olduğumu söylemek isterim. Bahsettiğiniz üzere sizi ilk görüşüm konaktaki davette idi. Her ne kadar karşılık veremesem de hislerinize ne kadar iyi bir insan olduğunuzu dürüstçe söyleyebilirim. Topraklarına daha yeni ayak bastığım, insanları yeni tanıdığım bu ülkede ilk izlenimlerimin olumlu olmasında büyük etkileriniz oldu.
Sizin gibi biriyle tanıştığım için memnuniyet duyuyorum. Gönlüme dahil olamasanız bile, hayatıma dahil olmak isterseniz Pera'daki beyefendiye sonraki mektubunuzu teslim edebilirsiniz, seve seve teslim alırım. Kararınız olumlu olursa, seve seve alacağıma emin olabilirsiniz.
Sevgilerle, Mademoiselle Roseanne
18 Temmuz 1913
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pâyidar
RomanceRoseanne ve Sinan kaderin lütfuyla karşılaşırlar. Fakat onları bekleyen olaylar vardı. Ayrılık mı gelecek yoksa mutlu mu devam edecekti onların hikayesi? Ancak her ne olursa olsun aşkları payidar kalacaktı.