Ereride 1. Sıradayız. Görünce çok sevindim teşekkürler:^
~Başlıyorum bölüme
Sabah gözlerimi açtığımda karşımda uyuyan bi Eren görmeyi beklemiyordum. Hemen kendimi toparladım. Bir süre yüzünü inceledim. Cildi çok pürüzsüz duruyordu. Bu dokunmak istememi sağlıyordu. Elimi hafifçe yanağına sürttüm. Yumuşaklık hissi ile şaşkına döndüm. Cildi gerçekten de muhteşemdi. İstemsiz alt tarafımda haraketlenmeler hissedince hemen elimi geri çektim. Son zamanlarda noluyordu bana
Eren uyanmadan üzerimi giysem iyi olurdu. Daha az vakit kaybederdik. Ereni uyandırmamaya özen göstererek yataktan kalktım. Banyoya gidip rutin işlerimi bitirdim. Dolabın açıp siyah kazak ve pantolon aldım.
Üzerimdekini çıkartıp tam kazağı giyerken arkamdan gelen ses ile dondum.
"Bay Levi..."
Uyanmıştı. Esneyerek yatakta doğruldu ve gözlerini ovaladı. Kulakları aşağıya düşmüştü. Bazı anlar haricinde genel olarak hafif düşüktü kulakları. Kulakları dik olduğu zamanlar... azdığı zamanlardı. Yüzüm sıcaklayınca kafamı salladım ve düşünceleri aklımdan uzaklaştırdım. Bana beklenti ile bakan Erene döndüm. Gözleri vücudumda dolaşıyordu.
"Oi velet gözlerine sahip çık" bunu dememle irkildi ve kafasını aşağı eğdi. Utanmış mıydı
"Ben çıkayım öyle değiştir" diyip odadan hızlıca çıktım. Bu saflığı ve masumluğu gerçekten büyük bir dertti. Gözlerimi kapattım ve kendimi duvara yasladım. Derin bir nefes çektim. Ardından kapı açılma sesini duydum. Pozisyonumu bozmadan konuştum.
"Kahvaltıyı dışarıda edicez" dedim
Bana baktığını hissedebiliyordum. Cevap vermesine fırsat vermeden kapıya doğru ilerledim. Peşimden gelip gelmediğini kontrol etmek için kafamı hafifçe çevirdim ve geldiği görünce geri önüme döndüm.
Kapıdan çıkmadan askılıkta olan bereyi alıp Erenin kafasına geçirdim. Hoşlanmadığı belliydi ama ses etmedi. Kapıdan çıktık ve arabaya doğru ilerledik. Neden kıçımda bakışlar hissediyordum. Rahatsızca arabaya bindim. Ya ben fesattım ya da Eren azgın. Ugh ikinci seçeneği düşünmek bile küçük Leviyi harakete geçiriyordu. Erene baktım. Kemerini takmıştı. Nefes almıyor gibi gözüküyordu. Sonradan dank etti. Dün onun kemerini takarken azmıştı. Hafif sırıttım ve arabayı çalıştırıp gaza bastım.
...
Doğru kafe olup olmadığını kontrol etmek için telefona baktım. Bu tarz yerlerden hiç hoşlanmıyordum ama Hange ısrar etmişti. Evet Ereni, Hange ve Erwinle tanıştıracaktım. Umarım bundan pişman olmazdım. Erenin durumundan bahsetmiştim. Erwin evde buluşmayı önersede sorun olmayacağını belirttim. Ereninde dışarı çıkmaya ihtiyacı vardı.
Arabadan inip kafeye girdik. Bakışlarım etrafı turladı ve bir masada takıldı. Hange ve Erwin çoktan gelmişlerdi. Yanlarına doğru ilerlemeye başlayınca Eren gerilmiş olmalıki arkadan paltomun ucunu tutmuştu. Bu haraketini tatlı buldum.
Yanlarına gittiğimizde bizi ilk fark eden Erwin olmuştu.
"Hoşgeldiniz"dedi. Kafamı sallamakla yetindim. Hange ve Erwin yan yana oturdukları için Erenle yan yana oturmak zorunda kaldım. Hange heyecanla
"Wğaa hoşgeldin Eren!"
"Tsch ben de buradayım"
"Senin sıkıcı suratını hep görüyorum zaten" demesi ile gözlerimi kıstım. Tam ağzımı açıcakken Erenin kolumu kavraması ile donakaldım. Bakışlarımı Erene çevirdiğimde ürkmüş olduğunu gördüm. Doğru ya ona söylememiştim buluşacağımızı.
"Oi çatlak kadın sesini alçalt Ereni korkutuyorsun" dedim. Hange kafa salladı ve Erene döndü
"Merhaba Eren ben Hange memnun oldum" deyip gülümsedi. Eren hafifçe baş sallamakla yetindi. Erwinde kendini tanıttıktan sonra yemekleri sipariş ettik.
"Ee Eren Levi ile yaşamak nasıl? sana kötü mü yoksa?! Eğer öyleyse de bi vuruşta amel defterini kapatayım!" Demesi ile Eren
"H hayır yapmayın. Bay Levi çok iyi ve yardım sever biri. Hatta ben bir kere çok acı çekerken o aletime dokunup ben-" demesi ile hemen elimle Erenin ağzını kapattım. Erwinin suyu boğazında kalmıştı. Hange ise gözlerini kocaman açmış bakıyordu
"Wğaa Levi yani Erenin aletini mi çektin"
"Tsch sesini alçalt ve ayrıca birinin ona bunu öğretmesi gerek sonuçta"dedim.
"Doğru" rahatladım. En azından Erwin aynı fikirdeydi. Lakin Hange gözlerini kısmış bize balmaya devam ediyordu. Tam ağzını açıcakken yemekler geldi ve odağı tamamen değişti. Böylece rahat bir nefes verdim.
Yemek yerken Eren kulağıma yaklaşıp " Özür dilerim" diye fısıldayınca ürperdim.
"Bir daha olmasın" dedim ve yemeğimle ilgilenmeye devam ettim.
...
Yemekten sonra Hange ve Eren tatlı yerken muhabbet ediyorduk. Hange ve Erwine Erenin telefon numarasını vermiştim. Alışveriş merkezindeyken almıştık. Çok kullandığı söylemezdi ama yine de olmasının iyi olacağını düşünmüştüm.
Tatlılardan sonra hesabı ödedik ve çıkışa doğru ilerledik. Arabaya geçiçeğimiz esnada Hange Ereni kolundak tutup "Sen geç Levi ben Erene bir şey diyeceğim" diyip Ereni kolundan çekti.
*Erenin ağzından Hange-sanın kolumdan çekmesi ile irkildim. Etrafa bakıp yaklaştı ve "Eren bundan sonra Levi ile aranda ne geçerse bana anlat tamam mı" dedi
"Neden Hange-san" şaşkınca sormuştum
"Çünkü mükemmel çöp çatanlık yeteneğim ile bu shipi gerçekleştiricem" dediklerinden hiç bir şey anlamadığımı fark edince
"Boşver sen sadece dediğimi yap tamam mı"
Kafamı tamam anlamında salladım ve arabaya doğru ilerledim. Yaklaştıkça vücudumu sıcaklık bastı. Heyecanla arabaya bindim.
*Levinin ağzından
"Ne dedi Eren"
"oh önemli bir şey değildi Bay Levi."
Kafamı salladım ve arabayı çalıştırdım. Eren hemen kemerini takınca sırıttım. Onun da aklından aynı olay geçiyordu. Kızarıp yüzünü eğdi. Bu gerçekten eğlenceliydi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
