-4

856 27 191
                                    

okumaya baslamadan once hatirlatiyim bu bolum kitabin ilk bolumunun ıkıncı parti unuttuysan ucundan bı bak

okumaya baslamadan once hatirlatiyim bu bolum kitabin ilk bolumunun ıkıncı parti unuttuysan ucundan bı bak

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Geçen bir kaç hafta az da olsa gergin geçmişti. Aileleri öğrenmiş ancak bekledikleri kadar kötü karşılamamışlardı. Sınıf ise umursamamıştı bile. Kızıl saçlı zaten onun kadar sorun etmemişti. Bilirsiniz, Bakugou işte. İki üç gün konuşmamış, en sonunda bağımlısı gibi dayanamayıp bir köşeye çekerek öpücük manyağı yapmıştı.

En azından bir ders olmuştu onlara, kapı kesinlikle kapanacak.

"Neyse ne geri zekâlı, Kirishima nerde?" Pembeli büyük lokma'sını ısırdıktan sonra, eliyle ağzını kapatıp yüksek sesle odasına çıktığını söyledi. Sarışın salona bir göz atıp -bazılarına çatmayı unutmadan- yukarı kata çıkan merdivenlere yöneldi.

Dudaklarını birbirine bastırıp sırıttı. Oh pekâlâ, en son beş hafta önce yaptıklarını var sayarsak, Bakugou bayağı istekli gibiydi. Kirishima'yı tanrı bilir. Ek dersler yüzünden okulda ruh gibi geziyor, ders arası zilleri çalar çalmaz kafasını gömüp uyuyordu. Acınasıydı. "Bu kez uyumana izin vermeyeceğim beyinsiz."

Kendi katına yanına gelince, Kırmızı renk ağırlıklı kapı'nın önünde durdu. Sonra da üzerine baktı. "Hay sikeyim." Koyu yeşil tişörtü'nün eteklerinden çekip bu ne dercesine bakmış ve kendini odasına atmıştı. Dolabına bakındıktan sonra derin nefes verip, siyah kısa kollu tişört ve düz bir eşofman giymişti. En azından iyi kokuyordu.

Boş koridora tekrar çıkıp kapıyı çalmadan Kızıl'ın odasına parmak ucunda yavaşça girdi. Beklediği gibi, Kirishima salyasını akıta akıta uyuyordu. Yutkunup ilerledi... ilerledi ve yatağının başına gelince durdu. "Hey, boktan saçlı." Elini kızıl saçlının kulağına uzatmış, parmaklarını uyanması için hafifçe dokundurtuyordu.

Sadece iç çamaşır'ı üzerinde, göğüsü'nün üstünde derin uykusunu, birinin ensesini yalamasını hissettiği için kesmişti. Mırılmırıl ensesini kaşıdıktan sonra üzerindeki ağırlıkla, ne olduğunu anlamak için yarım yamalak açtı gözlerini. "Ne oluy-"
Omuz üstünden üzerindeki bedene seslenmeye çalışmış ama dudağındaki baskıyla yarıda kesilmişti.

Yorgunluktan arkasına bile dönemezken, Bakugou'nun üzerine çıkması hiç iyi olmamıştı. "D-dur," Sarışın umursamazca öpmeye devam ediyordu. Durmasını söylemeye çalışıyor ama daha sert öpmesiyle bir türlü anlatamıyordu kendini.
"Ba- mhmp- ...KUGOU!"

Son gücüyle zorlukla ters dönüp omuzlarından geriye itmişti onu. Nefesini düzene soktuktan sonra elini saçlarına atıp gözlerini sıkıca kapatmıştı. Doğrulup, "Yapamam, özür dilerim yorgunluktan ölüyorum." Dedi. Ani hareketle gerileyen sarışın önce olayı kavrayamamış sonra göz devirmişti.

"S-sen sertleştin mi?" Kirishima'nın yönelttiği soruyla şaşkınlıkla alt tarafına gitti bakışları. Utançla iki eliyle kapatıp yüzünü ona çevirdi. "Öyleysem ne bok olmuş?" Sessizlik sürerken Kirishima ne diyeceğini bilemedi. Sonrasında aklına gelen fikirle geri sarışına döndü. "Çok istiyorsan um- yani? Ah şey, evet eh..." Sarışın, yatağın ucunda düşmemek için koyduğu ellerini yataktan ayırıp doğru kelimeleri seçmekle can çekişen kızılın dibine girdi.

Kiribaku/BakuKiri [Smut-Oneshot's]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin