Şimdi önündeki kapıya şaşkınlıkla bakıyordu kız. İçindeki merak,çekingenliğini yerle bir etmiş, öne doğru bir adım atmasına sebep olmuştu.
Şehrin göbeğindeki kütüphaneye ilk gelişi idi. Eski kafalı öğretmeninin kendisini bir erkekle yakalamış olması sonucu iki seçeneği vardı; Ya saatlerce cezaya kalacak, ya da öğretmeninin kendisine önerdiği ahlak konulu bir kitap okuyacaktı.
Test çözmek onun için demode bir gözlük takmak, saçlarını iki yanından sıkıca örmek gibi bir şeydi. Cehennem bu olsa gerek, diye düşündü.
Aradığı kitabın neye benzediğini biliyordu, internetten kitabı iki kelime ile araştırmış, nereden temin edebileceğini öğrenmişti.
Şimdi kütüphanenin nadiren uğranan arka köşelerinde çektiği yeşil kitap, kitaplığın öne doğru kaymasına sebep olmuştu.
Kız kitaplığı kolayca sağa ittirirken oldukça uzakta görülen ama kısa sürede ulaşılan ufak ışığa doğru yürüdü. Işık gittikçe etrafını sararken korkusunu yeniyor, daha kararlı adımlar atıyordu.
Geniş odaya girdiğinde gördüğü adam karşısında şaşkınlığa düşerken etrafına bakınmaya başladı. O, seksiydi.
Adamın gülümseyerek kendine bakması üzerine adama baktı ve cilveyle gülümsedi. Hiç bir erkeğin kendisine karşı koyamayacağını düşünüyordu. Haklıydı; Sarı saçları ve mavi gözlerinin yanında güzel bir fiziği vardı.
Düşünceleri adamın alaycı kahkahasını duymasıyla bozuldu. Kız kısa süreli şaşkınlığını üzerinden atarken kibirle konuştu: ''Komik olan nedir?''
Adam kalkarak yanına gelirken nazikçe kadının yanağını okşadı. ''Komik olan...'' diye fısıldadı, bu kadının kendini kaybetmesi için bile yeterli olmuştu.
Ardından kadının gözleri şaşkınlıkla açılırken adam ellerine bulaşan kana baktı. ''Bu kadar aptal olman.''
Nefesinin son saniyelerinde kız, gerçeği farketti.
Asıl cehennemi şimdi yaşıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dürtü
Mystery / Thriller''Daha ne kadar kan akacak?'' diye sordu kadın gözyaşlarının arasında. Adam durgunca baktı kadına,ardından göz yaşlarına.Elini yanağına sessizce götürürken elinin kan dışında bir şey ile ıslandığını farketti. Kurbanlarının kanı dışında bir şey ile...