Elma Ağacı.

80 8 15
                                    








-19 Eylül 1921/00.19-

Sevgili 24,

Kalemi tekrar elime aldığım gün tanımıştım seni. Elma ağacının altında çaresizce ilham ararken çıktın karşıma. Koşarak geldin, saklanacak yer aradın. Korkmuştum senden. Gözlerin kan çanağına dönmüş gibiydi. Gitmek istedim ama gidemedim. Bilirsin, seni tanımasam bile yine senin için kalırdım, kaldım da. Deli olduğunu düşünmüştüm başta. Sessizce ve aceleyle ağacın tepesine çıktığında ve görünmeyecek şekilde saklandığında gerçekten delisin diye düşünmüştüm lakin yanıldım. Birkaç asker geldi koşarak tepeye. Etrafa bakındılar, beni sorguya çektiler. Ağaca çıkmadan önce bana seslenişin geldi aklıma. ''Lütfen beni koru.'' Çaresizlik ses tellerine öyle hücum etmişti ki hatırladıkça yankılanıyor sesin kafamın içinde. Bir şekilde senin orada olmadığına inandırmıştım onları. Gittiklerine emin olduğumda kafamı ağacın tepesine kaldırıp sana bakmıştım. Tuttuğun hıçkırıklarının sesi geliyordu. Jeon, inan bana seni tanımıyor oluşum seninle birlikte ağlamama engel değildi. Bir inanışa göre ruh eşi olan insanların biri ağladığında sebepsizce diğeri de ağlarmış, birbirlerini tanımasalar bile. Sebepsiz yere ağlamalarımın nedeni bu olsa gerekti. Çünkü aynı hissi bir çok kez yaşamıştım. Aşağı inmeni, gittiklerini ve güvende olduğunu söylemiştim sana. Önce etrafa bakındın. Emin olduktan sonra yavaşça aşağı inip karşımda durdun. Göz altların berbat hâldeydi. Sormak istedim ama bir şey durdurmuştu sanki beni. Yeri ve vakti değildi, anlamıştım. Kendini yere bıraktığında düşmemen için tutmuştum seni. Bayılmış idin. O durumda ayakta durabilmen bile inanılmazdı. Hastaneye götürmedim seni. Bilmiyorum, iyi ki de götürmemişim. Elma ağacının altında öylece kalakalmıştık. O gün seni bana getiren şeyin, seni benden geri alacağını hiç düşünmemiştim Jeon. Tanrı benim düşmanımdı her zaman. Aramızda bir savaş vardı ve o, seni benden alarak kazandı bu savaşı. Şimdiyse yalanların tapınağında bir köpek gibi ibadet ediyorum. Hepsi yanına gelebilmek için sevgilim. Sen cennetin sahibiyken ben cehennemin yavrusuydum. Yanına gelebileyim diye yenilgimi kabullendim. Eğer ibadet edersem Tanrı, beni senin yanına alır diye binlerce kez boyun eğdim. Çiftten teke düştüğümden beri sessizliğim hiç bitmedi. Hiçbir kutsal kitap seni bana geri getirmedi 24. Aksine yaramı deştikçe deşti ve kabuk bağlamaz hâle getirdi.



-
Görüşleriniz benim için önemli. Gelişimim için en büyük etken hatalarımı görmek olacak.

Ben Red, sevgiyle kalın.

24 - Taekook.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin