2.Bölüm

94 7 0
                                    

Alarmımın sesiyle uyandım. Lavaboya gidip yüzüme baktım. Saçlarım birbirine dolanmış, lanet bir cadı gibi gözüküyordum. Tarağı aldım ve yavaşça taradım.
Kapı zili çaldı ve koşarak aşağı indim. Kaname gelmişti. "Selam" dedi gülümseyerek.
Kaname ve Azusa benim çocukluk arkadaşım. Onlara bu nedenle çok ilgi gösteriyorum. Onlar benim Ghoul olduğumu bilmiyor. Bunu onlara söylemekten korkuyorum. Benime iletişimlerini kesebilirler.

"Selam" ve "Hah, içeri gel" dedim. İçeri girdi. Ona kahve yaptım ve birlikte kahve içtik.
"Azusa neden gelmedi?" dedi. Kısa bir cevap verdim "Hasta". Oda tek kaşını havaya kaldırdı ve "Anladım" dedi. Kahvesinin bittiğini işaret etti. Bende saate baktım ve dersin başlamasına 15dk kaldığını gösterdim. Aceleye çıktık.

Kaname ile aynı sınıftayız. Dersimize Bayan Mei giriyor. O şey biraz yaşlı bu yüzden derse hep geç girer. Bu bizim avantajımız. Bayan Mei'yi koridorda sınıfa doğru ilerlerken gördük ve hızla koşup onu geçtik. Tabi bir Ghoul olarak ondan hızlıydım. Sınıfa vardık ve yerlerimize oturduk. Bayan Mei sınıfa girdi ve kitaplarını masasının üzerine koydu. Ne zamam bitecek bu ders! Daha yeni başladı evet ama çok sıkıcı. Normalde dersi dikkatli dinlemeye çalışırım ama öğretmenin sesi duyulmuyor. Emekliye ayrılsa artık yaşı geçmiş.

Dersin bitmesine 5-10 dakika var. "Aa!" diye bağırdım acıyla. Bu dersi kaynatmak için değil karnıma resmen bir bıçak saplandı. Kaname hemen yanıma gelip "Airi!!! Iyimisin??" dedi. Cevap veremeyecek kadar güçsüzdüm. Bayan Mei Kaname'ye "Onu revize götür" dedi. Kaname beni sırtına aldı ve revize doğru koştu. Utanacak durumda değildim karnım hala çok ağrıyor. Koridor boyunca acı içinde bağırdım. Sonunda revire vardık. Kaname aceleyle beni hasta yatağına yatırdı ve "Çabuk olun karnı ağrıyor!" dedi. Çok tedirgin görünüyordu. Ben konuşamayacak kadar güçsüzdüm. Oradaki kadın bana ağrı kesici verdi ve uyumamı söyledi.

"Airi, Airi, Airi!" diye sesler duyuyorum. 2 saniye sonra kim olduğunu anladım. Oradaki kadın yada Kaname annemi çağırmıştı. Herkes çok endişeli görünüyordu, hemşire dışında. Sanırım o bu durumlara alışıktı. Annem "Airi, iyimisin?" dedi. Bende evet anlamında başımı salladım. "Seni eve götüreceğim" dedi. Bende hiç tepki vermedim. Kaname " Bende geleceğim" dedi endişeli bir ses tonuyla. Annem tamam anlamında gözünü kırptı. Yürüyemiyordum. Kaname " Seni sırtımda götüreceğim" dedi. Bu sefer gerçekten utandım. Yüzüm domates gibi kızardı ama başka seçeneğimde yoktu. "Ağır değilmiyim?" diye sordum. Oda "Çok ağırsın ama başka seçeneğimiz yok" dedi. Kaşlarımı çattım cidden böylemi? "Hahaha, sadece şaka yapıyorum kuş gibi hafifsin" dedi. Lanet olası yüzüm ve Kaname'nin şakaları. Yüzüm yine kızardı.

Evimizin olduğu mahalleye vardık. Mahallede herkes bana bakıyor ve birşeyler konuşuyordu. Cidden şuan onları umursayacak durumda değilim. Şuan tek istediğim şey sıcaklık evimde kahvemden bir yudum almak.

GHOULS OUT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin