Lalisa Manoban:
Sabah gözlerimi aralamaya çalıştığımda yan tarafımda Jungkooku göremememle telaşlanmıştım. Dışarıda kendi kendine söylenen biri olduğunu duymamamla kafamı dışarı uzatmıştım. Kendi kendine mi konuşuyordu o ?
"Sakin ol altı üstü kızı ö- aish şaka mı yapıyorsun sen Jungkook kendine gel. Sen nasıl-?"
"Jungkook ?" Birden bana dönmesiyle cümlesini kesmiş, şaşırarak
"Uyanmışsın ! Ne güzel ! Ben eşyaları topladım buraya gel ve artık kampa dönelim." Etrafı incelediğimde cidden her şey toparlanmıştı. Gözümden kaçan biri hariç...
"Leo o nerede ?"
"Kedi mi ? Uh o da köşede bak şurda." Diyerek köşedeki minik tulumda esneyen kediyi göstermişti.
"Hadi iyiysen gidelim. Kahvaltı yapmamız da lazım Çabuk ol Lisa." Diyerek sürekli acele ettiriyordu.
...
Eşyalarımı toplamış ve Leoyu kucağıma alarak Jungkook'un yanına adımlamıştım.
"Geldim."
"Hadi gidelim." Diyerek yüzüme bile bakmadan önümden geçip gitmişti.
"Lisa benimle arkadaş olmak istiyorsun neden ?" Aniden böyle bir soru garibime gitse de cevabı belliydi.
"Ben sadece-"cidden ben sadece neydi ?
Onunla evet arkadaş olmak istiyordum ama niye ?
"Uhm sadece- sen ve Suga oppa beni sevmiyorsunuz ve bunun nedenini bilmek istiyorum."
"Ya bir nedeni yoksa ?"
"Nasıl yani ?" Diyerek sorduğumda Jungkook kafasını usanma anlamında sallamış...
"Seni sevmememin bir nedeni yok. Neden bunca uğraş veriyorsun ki."
"B-ben- amacım arkadaş olmaktı sadece arkadaş." Umutsuzca ve tonunu hafif yükselterek bağırması yüzünden gözlerimin dolmasından kırılan sesimle dediğim şey yüzünden Jungkook bana dönmüş,
"Cidden mi ? Ağlamayı mı düşünüyorsun ?"
Demişti. Dünden hatta sabahtan şu ana ne değişmişti. Uykudayken onu boğmuş muydum ?
"Jungkook benimle sorunun ne ?"
"SORUN MU SENİNLE SORUNUM MU NE ? SADECE-" Jungkook yutkunmuş duraksamış ve yolla geri dönmüştü...
"Hassss-Siktir lanet olsun hangi yoldu burası ?" Demişti. Ne yani az önce bana bağırmış olması sevmediğini söylemesi hepsini boş mu vermişti.
"Sen cidden arkadaş olmaya bile değmezsin Jungkook. Bir an iyisin bir an kötü ne yaptım anlamıyorum ki ?"
"LİSA ŞU ANDA YOLU HATIRLAMAYA ÇALIŞIYORUM SUSAR MISIN ?" Sert ve ciddi tonda dediği şeyle susmuştum.
"Sanırım bu yoldandı. Hadi gel gidelim."
"Peki az önce söy-"
"Yürüyelim ve tek kelime etmeyelim lütfen..."
Bunu demesiyle önden ben gitmeye başlamıştım. Sadece arkadaş olmaya çalışıyordum. Ve Jungkook bunu büyütüyordu.
"Lisa !"
Hayır adı üstünde sadece A-R-K-A-D-A-Ş.
"Lisa !"
Ki ben bunu halat çekme oyununda kazanmıştım. Ve bana söz vermişti...
"LİSA !" aniden belime sarılan kollar ve yan taraftaki nehiri görmemle yüreğim ağzıma gelmişti. Jungkook gözlerime bakmayıp gözlerini kapatmış nefesini tutmustu sanki suya düştük. Yavaşça kollarını belimden ittiğimde gözlerini açmış bana ,
"NİYE BENİ DİNLEMİYORSUN ? BAĞIRIYORUZ YA SANA BURDA ?!" Demişti. Konuşmamamı söylemişti ve ona kesinlikle o benden özür dileyinceye kadar bir cevap vermeyi düşünmüyordum.
"Şimdi de trip mi atıcaksın şaka gibi."
"ÖNÜNE BAK BARİ !" diyerek hızla ilerleyen bana bağırdığında arkamdan koşarak geliyordu.
Tanrısal:
Kız oğlanın ellerini belinden itince. Oğlan derince bir nefes almıştı...
Dün gece uyuyamama sebebi o kızdı...
Kız arkasını döndüğünde kızı yine ona döndürüyor. Arada yanlış bir şey yaptığını düşünüp kendi sırtını dönüyordu.
Yinede,
Kızın kokusu oğlanın burnuna geldikçe oğlan dayanamayıp en sonunda yine o kiraz dudaklara, kıvrımlı beline ve iri gözlere bakmaya mahkum kalıyordu...
O gece ezberlemişti tüm hatlarını kızın...
Elini beline koymuş en sonunda ona bakmamak için kızı göğsüne yatırmıştı.
Tüm gece kokusuyla sarhoş olmuştu belki de kızın. Tüm gece onu düşünmüştü...
Sabah kalktığında hala aynı haldeydiler. Oğlansa yine aynı halde, kendini kıza dalmış halde bulmuştu.
Oğlan kıza baktıkça hissetmek istedi.
Kızın kirazlarını kendi kirazlarında...
Önce düşündü. Sonraysa hiç düşünmeden değdirdi kızın dudaklarını kendininkilere...
Ve küçük Leoysa minik öpücükten sonra saatlerce oğlanın aptal hallerini izlemişti...
Oğlanın kediyle konuşup:
-Eğer bunu Lisaya söylersen seni kedi yiyen insanlara veririm.
-Ama sen kedisin söyleyemezsin
-Ama ya çizerek anlatırsan ?
-Amannn ufak bir öpücük bir şey olmaz. Hem bir şey yok aramızda.
Deyip durmuş en sonunda ...
-Başka çare yok Leo bozuntusu bizimle geliyorsun. Diyerek bu sefer kendisiyle konuşmaya başlamıştı...
Sürekli Lisaya bakmış
Uyanık mıydı acaba diye sürekli düşünüp durmuştu.
Ve Jungkooksa içini kaplayan bu duygunun ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
Anlamlandıramadıkça sinirlenmesi bir yana Jungkook Lisaya aşık olmaktan çekiniyordu...
•••
Kitap yazdığımı unuttum desem mal demeyi mı tercih edersiniz salak demeyi mi ?
Benim tercihim ; Aptaldan yana 😌
Sınır 40 Oy 50 Yorum
