2

3.1K 159 86
                                    

Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayınız.

Onur beni Aslan'ın attığı konuma bırakıp, siktir olup gitmişti. Giderken de, "Kanka her zaman yanındayım ama, adamlar beni de görüp sikişe çağırmasın diye gitmek zorundayım" demişti.

Gevşek herif sinirlerimi daha çok bozmuştu. Neyle karşılaşacağımı bilmemek beni geriyordu ve bir de o dalga geçin ağlamamak için zor duruyordum.

Annemin kocası olacak adama para yetiştirmeye çalışırken, orospu olmuştum amına koyayım. Tamam, başka amaçlarımda vardı ama, konu bu değildi.

Uzaktan bakınca gökdelen gibi görünen evin kapısını çalıp, beklemeye başladım. Ama üç dakika boyunca açan olmayınca, Aslan'ı aramak için telefonumu çıkardım. Yanlış mı gelmiştim acaba?

Tam arama tuşuna basacağım zaman, kapı açılmıştı. Aslan dudaklarında tehlikeli bir gülümsemeyle bana bakarken, "Hoş geldin." dedi. Kolumdan tutup beni içeriye çekerken, kapıyı arkamızdan kapatmıştı.

Bir şey dememe fırsat vermeden dudaklarını, dudaklarıma bastırdı sertçe. Ellerini belime yerleştirip, sıkıca sardı beni. Küçük bir öpücükten sonra geri çekilip, "Burada olan her şey aramızda." dedi, uyarıcı bir ses tonuyla.

Gözlerimi devirip, omzuna koyduğum ellerimi çözdüm. "Sokağa çıkıp ben grup seks yapıp, kıçımı iki tane adama verdim diye bağıramayacağıma göre, tabii ki aramızda Aslan."

Küçük bir kıkırtı kaçtı dudaklarından. Önümden çekilirken, beni de kolumdan tutup sürüklemeye başladı. "İki diyor ya." diye mırıldandı kendi kendine.

Kaşlarımı çatıp, kolunu tuttuğumda, "Ne dedin sen?" diye sordum, tek kaşımı kaldırarak.

Bana cevap vermeden yeniden ilerlerken, evde gezdirdim bakışlarımı. Üç adımda bir, altın kaplama ayna çıkıyordu karşıma. Sinirlerim bozulmuştu.

Ben merdiven çıkmayı beklerken, Aslan beni asansörün önüne çekmişti. Asansörün!

"Bu ne amına koyayım, ali ağaoğlu musunuz siz?" diye sordum, asansörün içindeki ayna bile altın kaplamaydı.

"Ali Ağaoğlu kim ya?" dedi, ellerini gri eşofmanının cebine koyarken. "Adını duydum, ama pek çıkartamadım."

Şaşkınca bakıyordum suratına. İnanılır gibi değildi. "Benim bildiğim en üst düzey seviyedeki adam?" dedim kaşlarımı kaldırarak. "Yani senin için üst düzey olan insanları merak ettim şimdi açıkçası. Ali Ağaoğlu'nu tanımayınca."

Asansörden inip koridorun en ucuna yürüdük. Bir odadan girdiğimizde, karşımda gördüğüm üç kişiyle duraksadım. Çelebi, Ecevit ve Sezar karşımda duruyordu.

Sertçe yutkunup, Aslan'a döndüm. " İşte gördüğüm en üst düzeydeki adamlar." dedi, diğerlerini gösterip. "Ve sendeki de nasıl bir şanssa, biraz sonra onlarla grup seks yapacaksın."

Bana bakan üçlüye dönüp, gülümsemeye çalıştım. Ülkenin dış ticaret açığını kapatan şirketlerin başındaki adamlardı. Sokaktan geçen birilerinin beni sikmemesi içimden sevinç çığlıkları atmama sebep oluyordu. Ama beni sikmek için sırada olacağını hatırlayınca, sevincim yarıda kaldı.

"Merhaba." dedim, çekingen bir tonda. Yüzlerindeki gülümsemeyi sevmemiştim. Biraz korkmuştum ama buradan geri dönmek de bana yakışmazdı.

Aslan yanımdan geçip, koltuğa yöneldiğinde, bakışlarımı sırayla Ecevit, Çelebi ve Sezar'da tuttum. "Atahan ben." diye tanıttım kendimi.

TEFECİ - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin