Save Your Tears | AlPoy

Sevmek ve Sevilmek

Poyraz kendi şerefine verilen bir partiye niye sabahın köründe gelip hazırlık yaptığını anlamıyordu. Bu partinin ona sürpriz olması gerekirdi gel gör ki bırak sürpriz yapmayı yardıma gelecek arkadaşlarının hepsi geç kalmıştı. Mecburen tek başına başlamıştı. Etrafta eksikleri tamamlamaya çalışırken gelen Berkay'a "Hoşgeldin." demişti ve Berkay'ın getirdiği poğaçalarla kenara çekilmişlerdi.

"Kusura bakma babacım. Uyuyakalmışım."

"Tüm gece bebek mi salladın? Çok yorgun görünüyorsun." demişti Poyraz. O eve erken gittiğinden iyi bir uyku çekmişti. Bugün daha enerjikti. Berkay yorgun gözükmesine rağmen ilk gelen kişiydi.

"Dün Aleyna uçaktan inecekti sabah'ın dördünde bir terslik olursa Bertin gidemezse diye huzursuzlandım. Biliyorum bu yaşına kadar ben getirmedim ama arkadaşım ne yapayım?" demişti. Poyraz ne demek istediğini en iyi anlayan kişiydi ama kimse farkında değildi.

"İyi yapmışsın da sonra uyusaydın ya." Berkay Poyraz'ın Aleyna'dan hoşlanmadığını varsayarak savunma cümlesi kurmuştu. Poyraz'dan onay alınca şaşırmıştı. Anlatmaya devam etti.

"İşte sonra Zuhal ablalara geçtik. Aleyna'ya sürpriz yaptık. Sabah beş buçuk falandı galiba ama kalabalık gırgır şamata derken gece yarısında zorla dağıldık. Sen ne yaptın peki akşam?" Poyraz kendisinin olmadığı ortamda eğlenmelerini samimiyetsiz bulmuştu.

"Eve gittim yattım ben." diyip biraz duraklamıştı. "Berkay sen aile ödülünde olan olayı biliyor musun?" genellikle tepkisiz olan Berkay'ın yüzünün düştüğünü net bir şekilde görebilmişti.

"Biliyorum. Babamla Alperen zaten o olaydan sonra yalnız bırakmamış hiç. Ne insanlar var ya!" Berkay muhtemelen şu an daha ağır bir şeyler söylememek için susuyordu.

"Peki Cansu nasıl?" demişti Poyraz.

"Şu an çok mutlu. Daha iyi olacak inşallah." demişti Berkay içten bir sesle. Poyraz da içten bir şekilde gülümsemişti. En içten şekilde diliyordu bunu.

Bu sırada Reşat abileri de yardıma gelmişti. Hep birlikte çabucak işleri halledip hazırlanmaya dağılmışlardı.

***

Aleyna bu partiye gitmemeyi çok düşünmüştü. Her şeyden önce Sancakay'ı görmek istemiyordu. O kız gerçekten tehlikeli bir insandı. İftira atabilen birinden uzak durmak en iyisiydi.

Tabii şampiyon olamadığı için yenilmişlikte hissediyordu. Ayşe ve Batuhan'ı da görmek istemiyordu ama görmek istediği kişiler daha çok baskındı. Bu yüzden lacivert dar bir elbise seçip kuaföre gitmişti. Saçına kırık fön çektirip makyaj, manikür pedikür yaptırmıştı.

Hazır olduğunda taksiye binerek mekana doğru yola çıkmıştı. Partiye geç kalmıştı. Berkay şimdiye kadar kendisini 3 kere aramıştı. Mekana girdiğinde Berkay onu hemen bulmuştu.

"Nerede kaldın babacım ağaç olduk burada?" diyip kolunun altına alıp Poyraz'ların olduğu masaya götürmüştü.

Aleyna herkesle tek tek sarılmıştı. Poyraz en sonda bekliyordu. Aleyna'da en sona bırakmak istemişti zaten. Reşat'a sarılmak sorun olmasa da Hanzade'ye sarılırken iki kadınında gerginiliği bariz belliydi. Sonra Dora'ya sarılmıştı.

Dora'yı affetmesinin üç nedeni vardı. İlki geçmişte iyi bir ilişkileri vardı. Kötü şeyler zamanla unutuluyordu geriye güzel anılar kalıyordu. Bu yüzden bizi kırmış eski arkadaşlarımızı bile özlerdik bazen. İkincisiyse Dora'ya karşılığını vermişti. Tek taraflı değildi kavgaları. İçinde hiçbir kin kalmamıştı bu yüzden. Üçüncüsüyse beklenmedik şekilde Aleyna Çalışkan ile barışıp sık sık konuşmaları. Kanlı bıçaklı olan onlar barışmışken ve Dora barış imzalamak istemişken uzatmak istememişti Aleyna'da. Asıl merak konusu Aleyna Çalışkan'la Dora'nın neden barıştığıydı.