Sahil

5 2 0
                                    

"Mutluluk kendine yetenlerindir..."

Kitapta kaldığım yeri işaretleyip kapatım ve çantama koydum. Mutfaktan su  şişemi alıp çantama atıktan sonra cebimdeki kulağlığı çıkartıp ayakkabılarımı giyindim. kulaklığı kalaklarıma taktıktan sonra sahile doğru yürümeye başladım. Gün geçtikçe kirlenen havayı ciğerlerime kadar soludum son bir kere daha fazla kirlenmeden .Çalan şarkı Miley Cyrus-Nothing Breaks Like A Heart (slowed) versiyonuydu. Yolda yürürken insanları incelemeye başladım.

Bir kadın çoçuğunun elinden tutmuş zorla sürüklüyordu ya istediği çikolatayı almamıştı ya da sadece yürümek istemiyordu. Onların yanından hafif bir yana kayma ile geçen iki kadında dün olan altın gününü çekiştiriyor gibiydiler. İnsanlara bakıp hayatları hakında tahminler yürütmek hoşuma gidiyordu kendimi onlar gibi hisediyordum yada kısa bir süre bile olsa onlar oluyordum.

Çok geçmemiştiki insanların hayatlarına kendimi kaptırıp sahile çoktan varmıştım. Çocukların oyun oynadığı park kısmından uzaklaşıp sahile bakan kısımda kendime bir bank aradım. ilk bulduğum banka oturdum ve kulaklıklarımı çıkardım. Dalgaların asi ve asil bir şekilde kumsala çarpma sesi hoşuma gidiyordu.

Dalgaların sesini dinlerken yanıma biri gelip oturdu.Selam bile vermemiş izinsiz bir şekilde öylece yanıma oturmuştu.Üstünde kirli bir basketbol üniforması ve elinde de çamur olmuş basketbol topu vardı. Küçük bir erkek çocuğuna benziyordu kirli üniforması ile ama biraz daha uzun ve iyi vücut hatlarına sahip haliydi ya da ruhu bir erkek vücuduna hapsolmuş küçük bir erkek çocuğuydu.

Yorulmuştu anlaşılan anlından boncuk boncuk terler akıyor derin nefesler alarak denizi izliyordu.Umursamaz bir şekilde çantamdan kitabımı çıkardım ve kaldığım sayfayı açtım. Kitapta üçüncü sayfayı bitirip dörtüncü sayfaya geçerken "dur geçme bitirmedim." sesini duydum. Dalgınlığımdan farketmemişim çocukta benimle beraber okumaya başlamıştı kitabı.

Ses tonu okadar tok ve pürüsüzdü ki içimi ürpertmişti."Bitirdim geçebilirsin."  sayfayı ona bakmadan hızlıca çevirdim ve okumaya başladım. Sayfayı bitirdikten sonra tekrar onun geçebilirsin demesini bekledim. Neden beklediğimi bilmiyorum ama sesini tekrar duymak istememdi belkide sebebi. Tekrardan "bitirdim geçebilirsin." demesinin ardından sayfayı yine değiştirdim. 

Kaç defa bunu tekrarladığımızı bilmiyorum  ama hava baya kararmıştı ve saat baya geç olmuştu. kitabımı kapatıp çantama koyduktan sonra çocuğun beni izlediğini farketim.Ona bakmaya başladığımda yere bırakmış olduğu topunu alıp ayağa kalktı ve birşey demeden sahildeki lambaların çok az aydınlatığı yolda yürümeye başladı ve karanlıkta kayboldu.

Çantamı koluma taktıktan sonra kulaklıkları yeniden kulağıma yerleştirdim ve eve doğru yürümeye başladım. Eve geldiğimde çok yorgundum üsütmü değiştirdim ve çantamdan kitabımı çıkartıp kitaba baktım yüzümde hafif bir tebesüm oluştu çok garip bir gün geçirmiştim ama içimde bir huzur oluşturmuştu. Kitabı masama bıraktıktan sonra yatakta uzanıp telefonumla oynamaya başladım gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu ve kendimi uykunun sıcak kolarına bıraktım.


Yazım hatalarını görmezden gelirsniz çok mutlu olurum. ilk defa kitap yazmayı deniyorum beğenidiyseniz yorum yapıp oylamayı unutmayın:)



AlıntılarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin