Naz'dan
Asrın'ın bir anda çam misali önüme devrilmesiyle soluğu revirde almıştık . Şuan Asrın'ın ikizi Aslım müdür ve bizim çete üyeleri revirin önünde doktoru bekliyoruz . Yarım saatin ardından içeri alındığımızda hayatımın şokunu yaşadım.
Asrın'ın boğazından muhtemelen yemek borusunun girişine kadar uzanan bir boru sokulmuştu ama sorun onda değildi sorun o borunun içinden geçen şeyin kan olmasıydı .
" Siz ne yapıyorsunuz böyle"diye bağıran Aslım'la kendime geldim ve bende çıkıştım doktora .
" Ona kan içiriyorsunuz resmen sakın inkar etmeyin"dedim.
" Etmiyorum zaten onu öldürmeye niyetli olan sizsiniz"dedi doktor.
Hepimizin ağzından dökülen bir ne nidasının ardırdan doktorun bize oturma gruplarını gösterip karşımıza oturmasıyla yapacağı belli olan açıklamayı merakla beklemeye başladık .
" Asrının bir kan kurdu olduğunu biliyorsunuz.Bu onu sadece yenilmez Yapmakla kalmıyor aynı zamanda onun bir vampir gibi kan için ihtiyaç duymasına neden oluyor. Ama bir tarafı beslerken diğerini yoksun bırakması vücudun kurt ve insan tarafının birbiriyle savaşmasına neden oluyor. Her şeyden önce o bir kan kurdu ve bunun gerektirdiği gibi davranması gerekiyor ." Dedi ve zaten Merak içerisinde olan bizleri daha da merak ettirdi bu doktorun ağzından lafları kerpetenle mi alacaktık biz böyle, hepimiz birazdan söylendik çabuk anlatsana biraz adam diye . Kısaca göz devirdikten sonra yeniden anlatmaya başladı.
"Dediğim gibi Asrının kan içmeye de ihtiyacı var o normal kutlar da bu iğrenç bir şeyken bu onun ihtiyacı. Her nasılsa yaşama devam edebilmesi için çeşitli besinleri yemesi içmesi gerekiyorsa, belli aralıklarla kan kurdu tarafını da beslenmesi gerekiyor. Bunu yapmadığın zaman kan kurdu tarafı zayıf düştüğü için insan tarafıyla savaşmaya başlıyor Buda onun bedenine zarar veriyor bu nedenle sizden rica ediyorum bundan sonra belirli aralıklarla dozunu aldığından emin olun."diye bitirdiğinde ancak ne olduğunu anlamıştık . Bu bize biraz iğrenç gelsede arkadaşımızın sağlığı söz konusu olduğunda görebilirdik.Herkezden anladığını belli eden mırıltılar çıkınca müdür bizden devraldı.
" Madem öyle gerekiyor bundan sonra dikkat ederler arkadaşları da kendiside"dediğinde hepimiz onaylarcasına başımızı salladık. Bu sırada Asrın uyandı.
" Abi"
"Sırık"
" Aslım , Naz, müdür" ne olduğunu anlamaya çalışırken artık boğazından çıkarılan içinde hala kan kalıntıları olan tüpü farketti.
" Bu ne böyle siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz"diye bağırmaya başlarken müdür onu durdurunca anlatılacak bir şey olduğunu anladı ve kaşlar havada bir açıklama bekleyerek karşımızda doğruldu. Odadaki yabancı kişilerin çeteden olduklarını varsaydı ama onları sonraya bıraktı şimdi daha önemli işleri vardı.Açıklamamızı duydukça sanki mümkünmüş gibi daha da çok kalkan kaşlarıyla tepkisini belli etti ,bir hayli şaşırmış görünüyordu doğrusu. Ama sonunda ,neden böyle yapıldığını anladıktan sonra doktora kısa bir kusura bakmayınla özürlerini iletti. Bu sırada inip kalkan biçimli kaşlarını hayranlıkla seyreden birinin olduğundan habersizdi ve Tam o anda o kişi sözü devraldı.
"Merhaba Asrın,ben bu çetenin lideriyim ve adım Anka ," bir an duraksamadan sonra devam etti. "Eylül Anka Durulmaz
/Oy vermeyi unutmayın lütfen 🙏🏻 ve bol bol yorum yapın bu aralar biraz yazma isteğim yok ama siz güzel yorumlarınızla motive ederseniz neden daha sık bölüm atılmasın/...
