teacher love | poybat

bebek surat

Batuhan'dan:

Yaklaşık 5 dakikadır Poyraz hoca ile bakışıyordum, rahatsız olduğunu boğazını temizlemesi ile anlamam uzun sürmedi. Hızlı adımlarla oturduğu koltuğun oraya doğru yürümeye başladım, güler yüzlü olmalıydım yeni sınıf öğretmenime karşı çünkü beni sevmesini istiyordum. Belirsizlikler çok fazla kafamı kurcalamıştı.

Yaklaştıkça kendisini daha yakından görüyordum. Yüzü tertemizdi, beyaz bir tene sahipti ve siyah kemik gözlük takıyordu. Gözlük takarken bile nasıl bu kadar kusursuz olabiliyordu? O bu kadar yakışıklıyken kıvırcık saçları da hafif tatlı bir hava katıyordu mükemmel yüzüne, gerçekten çok yakışıklıydı, otururken bile boyunun uzun olduğu anlaşılıyordu. Kıyafeylerine baktığımda ise şaşırmıştım, bir öğretmenden çok öğrenci gibi giyinmişti. İlk günü olduğu için bu kadar rahat giydiğini düşündüm. Yan yana dursak nasıl olurdu acaba? Aklıma gelen düşüncelerle kafamı hızlıca iki yana salladım, bir dakika içerisinde kırk senaryo düşünmek tam benlik bir hareketti, dudağımı dişleyip Poyraz hocaya elimi uzattım.

"Merhaba hocam, ben Batuhan. 12/E'nin sınıf başkanı, yeni sınıfınızı tanımadan önce kendim gelip sizinle tanışmak istedim."

Bu kadar cümle kurduğuma ben bile şaşırmıştım açıkçası, kekelemediğim için çok mutluydum. Poyraz'ın (hoca demek istemiyorum çünkü lazım olur??) aklıma gelen şeyle hafif gülmüştüm, Poyraz kaşlarını kaldırıp bana baktı ve hızla elimi sıktı. Küçük bir temas bile bütün vücudumu etkisi altına almıştı, konuşmaya başladığı an sesi huzur kaplamıştı içimde. Ses tonu öylesine rahatlatıcıydı ki sabaha kadar konuşsa sıkılmadan dinlerdim.

"Memnun oldum Batuhan, önceden yanıma gelip benimle tanışman oldukça zarif bir hareket teşekkür ediyorum. Bana sınıftan önce okulu tanıtmaya ne dersin? Yoksa her an kaybolabilirim."

Son cümlesini söyleyene dek bakışlarım saçlarındaydı, kıvırcık saçları öylesine güzel duruyordu ki keşke bir kere dokunabilsem dedim içimden. Gülmesiyle gözlerimi gözlerine çevirdim, yüzü kadar kendisi de tatlıydı ve fazlasıyla kibardı. Rahatlamış bir şekilde iç çektim ve gülümsememi daha da genişlettim.

"Öyleyse ders başlamadan önce gezelim hocam, malum okul fazla büyük."

Sadece gözlerime bakması beni rahatsız etmişti, insanlarla asla göz teması kuramıyordum. Ayaklanınca sevinmiştim, başım omuzlarına geliyordu. Maşallah boy pos her şeyi var(yazar iç ses....) Beraber sınıftan çıktık, öğretmenler odası ikinci katta olduğu için ilk önce en alt kata inmemiz gerekiyordu. Ses tonumu ayarlayıp vücudumu Poyraz'a çevirdim ve konuşmaya başladım:

"Alt katla başlayalım isterseniz hocam, kocaman bir kütüphanemiz var. Binlerce kitapla dolu, tabi her çeşit de var. İstediğiniz türü rahatlıkla bulabilirsiniz, kütüphaneye bağlı hir bilgisayar odamız da mevcut, orada ödevlerimizi yapıyoruz genelde. O odada çok özel bir yerim var size göstermek için sabırsızlanıyorum ve daha sonr-

Cümlemi bitiremeden ağzımı eliyle kapatması beni şok etmişti, gözlerine baktığımda zaten bana baktığını gördüm. Eline bir öpücük kondursam ne yapabilirdi ki? Konuşmaya başlayınca gözlerim istemsizce dudaklarına kaydı. Her şeyinin bu kadar kusursuz olması haksızlıktı...

"Çok hızlı konuşuyorsun Batuhan, hızına yetişemiyorum cidden. Özel yerini de fazlasıyla merak ettim, ama bu kadar kalabalıkken gitmeyelim oraya. Kimse yokken gitmek bence daha iyi fikir."

Son cümlesini hafif sırıtarak söylediğinde ben çoktan erimiştim, elini ağzımdan çekince derin bir nefes aldım. Söylediklerine çok şaşırmıştım bu yüzden garip tepkiler veriyordum, bu surat ifademi gördüğü gibi kahkahayı patlattı, elini saçlarıma götürüp karıştırdı.

"Bebek gibi suratın var Batuhan, çok tatlısın.

_____________________
bu yazma işini asla beceremiyorum cidden, tıkanmam umarım daha 2. bölümdeyiz KFŞQAĞİFÖWSPGŞĞWLF
yorumlarınız benim için çok önemli🙏💕