Jisoo'nun idol okuluna gitmesinin üzerinden 2 ay geçmişti.Ve artık okula,derslere ve programa alışmıştı.Süreç içinde kendini geliştirebileceği kadar geliştirdi.Aynı zamanda güzel arkadaşlıklar da edinmişti.Rosé,lisa ve jennieyle arkadaşlıkları ilerlemişti.Birbirleriyle daha samimiydiler ve nerdeyse herşeyi birlikte yapıyordular.Jisoo onlarla karşılaştığı için şanslı hissediyordu.Zorluklara birlikte göğüs gerebileceğin arkadaşlarının olması çok güzeldi.Okulda artık herşey daha da zorlaşmaya başlamıştı.Özellikle dans dersleri...Okul çıkışında da özel kurslar oluyordu.Dil kursu,moda,fotoğrafçılık gibi.Zorlu derslerden sonra kafa dağıtabilmek ve eğlenmek için harika hobilerdi.Jisoo daha kurs seçimi yapmamıştı.Ama dil seçmeyi düşünüyordu.Böylelikle bir gün grubu olduğunda uluslararası fanlar da olabileceğinin farkındaydı.Jennie genelde yardım ediyordu ona bu konuda.Ama onunda işleri vardı.Bu yüzden kendi halletmeliydi.
O sabah uyanmak sanki diğer sabahların aksine daha zordu.Jisoo etraftan sesler duyuyordu.Zihni açıktı ama bedeni uyanmayı reddediyordu.Bi anda üstüne birinin atlamasıyla kısa süreli kalp krizi geçirdi.Gözünü aniden açınca karşısında Lisayı görmeyi beklemiyordu tabi.Jisoo:
"Okulda yaptığın haylazlıklar yetmiyormuş gibi bir de uykumdan beni kaldırman artık çok oluyor." Dedi sahte bir kızgınlıkla.Lisa:
"Üzgünüm unnie ama güzellik uykunu başka zaman yaparsın.Hadi kalk işimiz var."
Lisa bunu dedikten sonra yanıma zıplayıp yastığı kafamdan çekti.Başka biri olsa kızardım.Ama Lisaydı bu atsan atılmaz satsan satılmaz tatlı bir baş belası.Jisoo:
"Tamam kalktık be." diyerek oflayıp gözlerimi devirdim. Lisa:
"Unnie kızınca çok korkunç oluyorsun."
Bunu söylemesi üzerine belli ki sert bir ifadem vardı diye düşünüp ifademi düzelttim.
Sonrasında beni gıdıklamaya başladı.İkimizde kıkırdadık.İçeri rosé ve jennie geldiğinde onaylamaz bir ifadeyle Lisaya baktılar.Rosé:
"Lisa seni jisooyu kaldır diye gönderdik.Sen burda oyalanıyorsun.
Jennie:
"Böyle olacağını tahmin etmeliydim."
Lisa dudaklarını büzüp bebiş bir ifadeyle onlara bakıp bir nevi kendini affettirmeye çalıştı.Sonrasında onlar da Lisanın cazibesine yenik düştüler.
Jennie:
"Unnie cidden bugün kız günü yapacağımızı nasıl unutursun."diyip beni elimden tutarak kaldırdı.
jisoo:
"Üzgünüm kızlar.Çok yorulmuşum sanırım.Alarmı bile duymadım."
Jennie bana endişeyle bakıp.
"Bana sakın geç saatlere kadar dans egzersizi yaptığını söyleme.Kendini bu kadar yormamanı söylemiştim."
Jisoo:
"Bana söyleyene bak sanki fazla egzersiz yüzünden bacağını kıran bendim."
Rosé araya girerek:
"Karı koca gibi tartışacağınıza totonuzu kaldırıp bir an önce dışarı mı çıksak diyorum"
Lisa kafasıyla onu onaylayıp.Rośenin yanaklarını sıkıp."Bu sincapın ters yüzünü görmeye hazır olduğunuzu sanmıyorum." dedi.Sonunda hazırlanıp yola çıktık.Rahat aynı zamanda şık bir şeyler giymiştim.Fazla boş vaktimiz olmuyordu.Bu yüzden bu zamanı iyi değerlendirmeliydik.Korenin sokaklarında kalabalık insan topluluğunun ortasında kol kola girmiş, mağazaları geziyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Love You Forever and Ever
Fanfiction☆Hikayemiz bir idol okulunda başlıyor sonrasında gelişen olaylarla bol ters köşe olabilir bilmiyorum. ☆Genel olarak ana tema jensoo olacaktır. ☆İki yakın arkadaşın birbirini sevme ve ardından bağlanma zamanla da aralarında tutkulu bir aşk gelişecek...