LIARS #Hinny

+6+

" Ben geldim anne..."

" Mutfaktayız canım."

Holdeki muhteşem kokuyu takip ederek mutfağa yürüyen Harry, annesini ve kız kardeşini mutfakta bir oraya bir buraya koştururken buldu.

" Bir an yanlış eve girdiğimi sandım." dedi Harry. " Eğer her ziyaretimde böyle yemekler hazırlayacaksan anne eve daha sık uğramayı düşünebilirim."

Lily Potter yalancı bir kızgınlıkla yüzünü ona döndü. " Aşk olsun, bu sözlerini duyan da senin hiç yemek pişirmediğimi düşünür. Dolapta seni bekleyen sürprizi görünce söylediklerine bin pişman olacaksın."

" Yoksa portakallı turta mı yaptın?" dedi Harry. Çocukluğundan beri en sevdiği tatlıydı.

Lily ona ışıldadı. " Hem de en büyüğünden."

Harry bir kolunu annesine dolayıp yanağına uzanmadan önce " Sen bir tanesin. Sözlerimi tamamen geri alıyorum." kadını yanağından öptü.
" Ancak bu baş belası doğduğundan beri benim için daha az portakallı turta yaptığını kabul etmelisin."

Masadaki tabak yığınını eline tutuşturan Violet sevimsizce dil çıkardı. " Birincisi, yemeklerin hiçbiri senin için değil. Ikincisi, bu evdeki baş belasının kim olduğunun herkes farkında." huysuzca annesine döndü.
" Onu neden çağırdık ki anne? Bu benim geleceğim için verilen bir yemek."

" O senin abin Violet, elbette aile yemeğinde aramızda olmak zorunda." diye kızını payladı Lily.

Harry şaşkınlığına engel olamadı.
" Violet in geleceğinin yemekle ne ilgisi var? Beni özlediğiniz için çağırdığınızı sanıyordum." hayal kırıklığına ugramadan edemedi.

" Elbette özledik tatlım, sadece hepsini aradan çıkaralım dedik." dedi annesi. " Bugün okulda Violet in öğretmeniyle karşılaştım. Kız kardeşinin resme olan yatkınlığı dikkatini çekmiş ve gelecekteki kariyerini planlamasına yardımcı olmak istedigini söyledi. Ben de onu akşam yemeğine davet ettim."

Harry elindeki tabakları neredeyse yere düşürüyordu. Dehşete düştüğünü belli etmemek için öncelikle emin olmak istedi. " T-tam olarak hangi öğretmeniymiş?"

" Miss Weasley." annesi yerine onu Violet cevapladı. Yüzünde kurnaz bir ifade vardı. " Ne oldu? Sanki rengin sarardı Draco Malfoy?"

" Onu buraya sen mi davet ettin?" dedi Harry kızgınca. " Bunu bilerek yaptın degil mi?"

" Hiç de bile." Violet kendini savunurcasına ellerini yukarı kaldırdı. "Annem Miss Weasley i yemeği çağırdığında yanlarında bile değildim."

Harry homurdandı. " Iyi halt-" sinirle iç çekti. Şimdi ne yapacaktı? O yemeğe kesinlikle katılamazdı. Hangi sıfatla orada duracaktı? Draco yu eve gelmeye ikna etse bile Ginny, Harry nin babasının karbon kopyası olduğunu görünce her şeyi anlardı.

Ayırca her şey bir yana... Ginny resmi olarak ailesiyle tanışacaktı! Ya gelecekte işler ciddiye biner de ailesiyle tanışmak isterse kıza ne söyleyecekti? Tutup da Mr. ve Mrs. Malfoy u ailesi diye tanıştıramazdı ki. Her şey daha da sapa sarardı.

Mutfaktan içeri babası girince dikkati dağıldı. Kolundan bir sürü renkli renkli kravat sarkıyordu. Yüzünde bezgin bie ifade vardı. " Lütfen bu seferkinin renginin uyumlu olduğunu söyle tatlım."

" Hayır baba, sana kırmızı çizgili olanı takmani söylemiştim, yeşili değil." dedi Violet hayal kırıklığıyla. "Açık mavi gömleğe yeşil kravat hiç uymaz ki!"

" Bunun bir önemi olduğunu sanmıyorum, öğretmeninin karşısına palyaço kıyafetleriyle de çıksak umurunda olmaz." dedi James. " Alt tarafı geleceğin hakkında küçük bir sohbet yapacağız. Eminim ki senin çizdiğin kıyafetlerle ilgileniyordur, bizim üzerimizdekilerle değil."

" Olmaz! Miss Weasley i seviyorum ve ailem hakkındaki ilk izleminin kötü olmasını istemiyorum." Violet kollarını göğsünde kavuşturdu, dudaklarını muzip bir gülümseme çekiştirdi. " Eminim Harry de benimle aynı fikirdedir, değil mi Harry?"

Harry ona atabileceği en kötü bakışı attı.

" Violet neyden bahsediyor Harry? Öğretmenini nereden tanıyorsun?" merakla sordu Lily.

Harry ne söyleyeceğini bilemedi.
" Birkaç gün önce Violet e sürpriz yapmak için okuluna gittiğimde kapıda karşılaştık, hepsi bu."

" Hepsi bu değil." itiraz etti Violet.
" Sonra da onu akşam yemeğine davet ettin. Ikinci kez. Sizi konuşurken dinledim. Miss Weasley e neden adının Draco Malfoy olduğunu konusunda yalan söyledin?"

Harry " Bu seni ilgilendirmez-" diye başladı fakat Violet annesini gururlandıracak kadar gerçekçi bir Lily Potter bakışı attınca susmak zorunda kaldı. " O benim resim öğretmenim ve her ne planlıyorsan yalanlarınla onu üzmene izin vermem. Eğer kalbini kırarsan senden nefret eder ve benim şapşal abim olduğun için benden de nefret eder. Bir daha hiçbir konuda ondan tavsiye alamam. Daha da kötüsü arka bahçenin duvarlarını boyamak için verdiğim fikirden vazgeçer ve-"

" Tamam tamam anladım!" Harry kızı susturmak zorunda kaldı, daha fazlasını dinlerse beyni hamura dönecekti.

" Bu doğru mu Harry?" dedi James.
" Violet in resim öğretmeniyle aranda bir ilişki mi var?"

Harry rahatsızca elini saçlarından geçirdi. Başka çaresi yoktu, ailesine tüm olayı baştan sona anlattı. Ginny nin ajanlık işine değinmemişti elbette. Bitirdiğinde annesi çok kızgın görünüyordu.

" Hoşlandığın birine kendi hayatınla ilgili nasıl böyle büyük bir yalan söylersin Harry? Biz sana hiçbir şey öğretmedik mi?"

" Draco yemeğe gitmemi rica edince geri çeviremedim. Ortada herhangi bir ilişki olmayacaktı, her şey kontrolün dışında gelişti." dedi Harry, yüzlerine takındıkları hayal kırıklığı ifadesini görmekten nefret etti.
" Bakın, bu yemeğe katılamam. Ginny beni görürse bir daha asla yüzünü göremem."

Annesi ve babasi garip bir bakış paylaştılar.

Birkaç dakika sonra " Şu resim öğretmeniyle," diye başladı James.
" Ilişkin ne kadar ciddi?"

Harry gözlerini şaşkınca kırpıştırdı. Ginny den çok hoşlanıyordu ve kendisinden nefret etmesini istemiyordu. Ginny nin ne düşündüğünü bilmiyordu fakat onun açısından ciddi olmaya evrilebilecek bir ilişkileri vardı. Bu yalanla nereye kadar sürer bilmiyordu ama sürmesini istiyordu. " Bunun bir önemi var mı?"

" Elbette var." dedi Lily. " Eğer ona sahiden değer veriyorsan gerçeği anlatmaktan başka şansın yok Harry."

" Ama benden nefret edecek." dedi Harry, kaşlarını büzdü. " Sadece yemeğe katılmasam ve siz de ben hiç varolmamışım gibi davransanız?"

Lliy cevap vermek için ağzını açtı fakat holü dolduran kapı zili onu böldü.

" Geldi!" Violet neşeyle cıvıldadı.

Harry arka bahçeye açılan mutfak kapısına yöneldi fakat babası ona engel oldu. " Bir yere gitmek yok Harry. Hatanı telafi edeceksin." annesi ve Violet öğretmeni karşılamak için mutfaktan çıktıktan sonra " Her ne kadar konu yalan olunca kendini affettirmen zor olsa da." diye ekledi.

" Lütfen baba, gitmeme izin ver." sessizce yalvardı Harry. " Ginny i kaybetmek istemiyorum, daha önce hiçbir kadın için böyle duygular hissetmemiştim."

James sözlerine gülümsedi. " Eğer bir kadını kaybetmekten korkuyorsan dogru kadını bulduğun anlamına geliyor. O yüzden şimdi doğru içeri git ve sana tokat da atsa onu elde etmeden evden çıkmasına izin verme." omzunu tuttu. " Merak etme, o da seninle duyguları paylaşıyorsa her şey düzelecektir."

Harry yorgunca iç çekti. Umarım babası bu konuda haklı çıkardı.

......................................................................

Devam Edecek...

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın ❤

Bu da böyleydi :)

Umarım beğenmişsinizdir.

Sihirli ve evde kalın!