KÜÇÜĞÜM [TAMAMLANDI]

Bölüm 10

Aradan 1 hafta geçmesine rağmen Luna olayları atlatabilmiş değildi. Fakat sonra aklına gelenler daha çok ders çalışmasına sebep oldu. Ailesi kendisini salmasını istemezdi. O 1 haftadan sonra Luna daha çok ders çalışmaya başlamıştı, o ki en kötü olduğu ders olan kehanette oldukça iyiydi.

-

Kitabın kapağını kapattı. Saate baktı. Akşam yemeği yaklaşmıştı. Kitaplarını, perşomenlerini, tüy kalemlerini ve mürekkebini çantasına koydu, kütüphaneden çıktı. Hızlı adımlarla büyük salona girdi. Eliza'nın yanına oturdu.

"bugün daha iyisin sanki"

"evet, evet daha iyiyim. Anne ve babam bu şekilde olmamı istemezdi."

Eliza ona burukça gülümsedi. Dumbledore'un da gelmesiyle yemek başladı.

Yemek yendikten sonra Luna ve Eliza ayrıldı. Eliza ortak salona giderken Luna, Dumbledore'un odasına gitti. Aklında olan bütün şifreleri söyledi. Biri tutunca içeri girdi.

"bayan White bir sorun mu var?"

"ımm ben şey, yoldaşlık karargahı White Malikanesiydi ve ben hala oranın olmasını istiyorum. Sizin için bir sorun olmazsa"

Dumledore yavaşça gülümsedi.

"sizi anlıyorum bayan White, elbette hala orası olabilir"

Luna 1 hafta sonra gülümsedi sonra da odadan çıktı.

Ortak salona yürüyordu. Kapının önüne gelince şifreyi söyleyip içeri girdi. Etrafa göz gezdirdiğin de Eliza'nın şöminenin önünde ki koltukta oturduğunu gördü. Onun yanına doğru yürümeye başladı. Tam yanına vardığı sırada gördüğü şey ile ağzı açık kaldı.

Eliza ve 4.sınıf Klaus öpüşüyordu. Eliza, Luna'yı gördüğün de ayrıldı. Luna'ya döndü ve konuştu.

"bak bu Klaus sevgilim"

Luna şokun etkisini den çıkıp konuştu.

"aaa ne güzel ne zaman tanıştınız?"

"bugün"

Luna'nın kaşları havaya kalktı. Eliza böyle değildi. Onun sevgili ile işi yoktu ki.

-

2 gün olmuştu fakat Eliza etrafta aptal aşık gibi geziyordu. Artık Luna amortentia dan şüpheleniyordu. O yüzden içeceğin panzehir katacaktı. Normal de kendisi yapardı fakat yapımından sonra 1 hafta dinlenmeliydi. Ehh geriye Slughorn kalıyordu. Plan basitti. Eliza'yı uyut gizlice Slughorn'un ofisine gir.

Saatin yaklaştığını fark eden Luna, Eliza'yı odaya çıkarttı. Onun uyuduğunda emin olduktan sonra odadan çıktı. Flich'e ve mrs. Norris'e yakalanmadan zindanlara indi. İksir sınıfının önüne gelince yavaşça kapıyı açtı. İçeri girdi ve dikkatlice kapıyı kapattı. Arkasına döndüğün de az daha çığlık atıyordu.

-

Çapulcular herzaman ki gibi ceza almıştı. O yüzden iksir sınıfını temizleyeceklerdi. Saati gelince ortak salondan çıkıp zindanlara indiler.

Yarım saattir kazanları temizliyorlardı. O sırada biri bir ajan edasıyla iksir sınıfına girdi. Arkasını döndüğün de Luna olduğunu anladık.

"Burada ne işin var White?"

"aslında, aman şu Klaus'un Eliza'ya amortentia verdiğini düşünüyorum. O yüzden panzehir almaya geldim."

"gizlice?"

"aynen öyle gizlice"

"ehh al bari"

"bu kadar mı?"

"ortak salon da her zaman öpüşmelerini izlemek oldukça iğrenç" bunu söylerken Sirius'un yüzü buruşmuştu.

Luna hızla raflara bakmaya başladı. Panzehri görünce hızla aldı. Tam kapıdan çıkacaktı ki çapulcuların temizlediği kazanları büyü ile temizledi. Onlara son kez gülümsedi ve iksir dersliğinden çıkıp ortak salona gitti.

-

Luna erkenden kalktı. Hazırlandıktan sonra Eliza'yı kaldırdı. Eliza da hazırlandıktan sonra büyük salona geldiler. Oturdukları gibi önlerine servis çıktı. Luna çaktırmadan Eliza'nın balkabağı suyuna panzehiri kattı. Eliza da onu içince yüz şekli değişti ve buruştu.
Hızla Luna'ya döndü.

"ben onunla öpüştüm mü?''

"birçok kez ben amortentia etkisinde olduğunu düşündüğüm için balkabağı suyuna panzehri balkabağı suyuna kattım."

Eliza teşekkür ederek Luna'nın boynuna atladı.

Luna ise çapulculara minnettar bir gülümseme gönderdi.