Yine her zamanki gibi George yatağında oturmuş hayatını,yalnızlığını,kiraları,vergileri sorguluyordu.Türkiye'ye taşındığında yeni bir hayata adım attığının farkındaydı fakat düşündüğü hayat böyle değildi.Odanın ışıkları açık olmasa bile içerisi aydınlıktı.Aydınlığı en yüksek düzeyde olan bilgisayarın ekranı etrafa loş bir ortam havası veriyordu.George uzanmakta olduğu yataktan kalkıp bilgisayara doğru yavaşça yürüdü.Canı sıkılmıştı.E sonuçta o her zaman depresif olursa bu kitabın eğlencesi kalmazdı.Oyun oynamanın onu düşüncelerinden uzaklaştıracağını umarak sandalyesine oturdu.Gözünü birçok oyun içinden Minecraft'a kestirdi.Oyunu başlattı ve oynamaya başladı.
Bitirmişti.Tek başına çektiği onca acıdan sonra oyunu bitirmişti.Kendinden gurur duyar gibi görünüyordu.Hafifçe gülümsedikten sonra önceden çok fazla gördüğü o sahne yine ekranında belirdi.Bu sahneye her geldiklerinde arkadaşları ile birlikte orda yazan herşeyi okuyup gülüşürlerdi.Gülümsemesi kaybolurken istemsizce Discord'a baktı.Yeni mesaj yok.Tamda beklediği gibi.Az önceki gurur ve kurnaz gülümsemeden eser yoktu.Minecraft'ı kapatıp yine yatağına doğru geçti ve uzandı.Bu sefer elinde telefonu vardı.Belki müzik dinlemek onun artık gelmeyen gözlerini yumuşatır,içindeki bütün karmaşık duyguları dışarı atmasına yardım ederdi.Yavaşça Youtube'dan hazırladığı playlistine göz attı.Ajdar olmaz,Alper Erözer fazla enerjik,Taha Duymazdan bir bok anlıyamıyor.Evet,bulmuştu onu.İbrahim Tatlıses.George tam şarkıyı oynatmak üzereyken bir şeyi fark etti.Kulaklığı yanında değildi.Çantasından onu çıkarmak için aşırı üşendiği için telefonunu son sese aldı ve şarkıyı açtı.Müzik kulağından beynine geçip sakin kelimeleriyle George'un kafasında her zaman dolaşan acımasız seslerle savaşa girmişti.Bu onu aşırı yorgun düşürüyordu.Gözleri kapanmadan önce yapabildiği son şey saate bakmak olabilmişti. 2:34
George yataktan fırladı.Biri,yada bir varlık,kapısına vururken aynı anda ziline basıp duruyordu.Hala çalmakta olan "İbrahim Tatlıses for depressed teenagers"playlistini durdurdu ve kapıya doğru koştu.Sertçe kapıyı açınca karşısında hiç beklenmedik bir manzarayla karşılaştı.Bir adam,yaşını pek tahmin edemiyordu,yüzünün yarısını kapsayan koyu renkli sakalı,tek kaşı ve göbeği gibi pek bir gür olan saçları ile karşısında duruyordu.George'dan daha uzundu.Bu tarif edilemez cazibe karşısında George sözsüz kalmıştı.Onun bu haline dayanamayan adam haykırdı."Yaw olum sen ne yapıyorsun ?"
"Ne yapıyorum ?"Ona bu şekilde bağırılmasına karşı tepkisiz kalması onun için ölmekten daha beterdi.Adam şaşırmış gibi bir yüz yapıp bir daha bağırdı."Gecenin kaçındayız beyefendi ! Ama siz böyle müzik dinlerken bize saygısızlık yapıyorsunuz !"Bunları söylerken kollarını sallayıp garip hareketler yapıyordu George'un dikkatini çekmek istercesine."Kimi uyuyo,kimi ağlıyo,kimi gülüyo kimi sevişiyo ayıp yani !"Haklıydı...George yenilgiyi kolay kabullenmek isteyen biri değlidi ama itiraz edemeyecek kadar yorgundu."üzgünüm...bir daha olmaz"dedi alçak bir ses tonuyla.Yüzü adama değil yere bakıyordu."He işte böyle adam olacaksın"dedi yabancı.Zafer karşısında sevindiği belli oluyordu."İyi geceler,tekrardan kusura bakmayın"derken kapıyı yavaşça kapatıyordu ama karşısındaki adam kapıyı tuttu ve onu durdurdu."La senin yüzün bir değişik,buralarda yeni misin aslanım ?"George kapıyı geri açtı.Adam ona şaşkın gözlerle bakıyordu."Ş-şey evet...yeni taşındım."Beklenmedik bir şekilde adam kahkaha attı. "BOHOHOYT"George hayatında böyle bir gülüş duymamıştı.İğrençti ama aynı sırada buram Kahkahası buram maskülenlik kokuyordu.George etkilenmişti.Hayır etkilenmedi.Adam "Geçenki elemanın suratına oturmuştum,o zamandan sonra taşındı."Yine büyük bir kahkaha..."Tamam tamam tanışmalara sonra başlarız,sabah yemeğe gel bebeğim-"Bebeğim mi !?!?George bu söz karşısında şaşırmıştı ama adam onu görmezden gelip devam etti."...bizde gelenektir.Hadi eyvallah !"Yabancı kapıyı kapattı ve George kapının diğer tarafında şoka uğramış gibi duruyordu.En son kendine geldi.Ne düşünüyordu ?? Kapıya arkasını döndü.Odasına doğru giderken o adam hala aklındaydı.Bu sefer kulaklığı almaya üşenmedi.Çantasından kulaklığını alıp bu sefer kulaklıkla şarkı dinlemeye başladı.Yatakta uzanırken uyku yine onu sardı.Komşularının yine onu bölmeyeceğini umarak gözlerini kapattı.
