C'mere George//DREAMNOTFOUND// dnf//Türkçe çeviri//

•5• Yeni Arkadaşlar

AĞĞAĞAĞA 34 OKUMA İÇİN ÇOK SAOLL CANSINIZZ<3332

     •İYİ OKUMALARR!•

Clay sessizce mutfak masasına oturdu. El değmemiş tahıllara tiksintiyle baktı. Sabah yemek en kötüsüydü ve midesi bulanmıyordu. O orada otururken, kız arkadaşı muhtemelen başka bir adamla dışarıdaydı-
Tahıl şimdi yerdeydi.
Clay'in dudaklarından bıkkın bir inilti kaçtı. 'Neden böyleyim' diye düşündü kendi kendine, 'Bütün bunların bir anda olduğuna inanamıyorum'.

Dün, yardım için George'a gitti çünkü bunun son seçeneği olduğunu hissetti. Bu tür şeyler hakkında rahatça konuşabileceği başka kimsesi yoktu. Bir şey için birbirlerine geldiklerini düşündü.

'Ona kapatmamalıydım ' diye düşündü Clay pişmanlıkla 'Şu anda George'la gerçekten konuşmak istiyorum'.

Orada umutsuzluk içinde otururken, omzunda küçük bir şeytan gibi zihnine rahatsız edici bir düşünce sızdı. Kız arkadaşından ayrıldıysa, belki George ile bir araya gelebilir ve bu konuda kendini suçlu hissetmeyebilir.

Tabii, yayında şaka yollu flört ettiler ama bu hiçbir zaman bir anlam ifade etmedi. Muhtemelen George için değil. Clay farklı düşünüyordu, George'la flört etmeyi seviyordu. Gülmekten ya da utanmaktan yüzünün kızarması Clays'in kalbinin çarpmasına neden oluyordu. Bu onun mükemmel göz şekeriydi.

Yüzüne bir gülümseme yerleşti ve söz konusu adamın şu anda kendisine kızgın olduğunu tamamen unutmuştu. Telefonundan saate baktı ve arka plandaki fotoğrafı gördü. Artık nasıl hissettiğini bilmiyordu.

Clay yerden mısır gevreğini aldı ve yüzünü yıkadı. Kız arkadaşı ve George için endişelenerek bütün gün depresyona giremezdi. Daha olumlu bir tavır sergilemesi, her zamanki gibi davranması ve kendinden emin bir gülümseme takınması gerekiyordu.

Ve plan buydu.

----_------------------------

George Bad'e baktı ve bad de ona baktı, ikisi de eşit derecede şaşkındı. Neredeyse George'a aynı Spiderman memesini hatırlattı. Uykusuz zihni, gözlerinin ona şaka yapıp yapmadığını merak etti.

"George aman tanrım, neden buradasın?" Bad kıkırdadı "Bu okula gittiğinden haberim yoktu". Bad aydınlanmayı aldı gibi görünüyordu.. Kolay mı?

George, boğazından yükselen bir sesle, "Ben- ben de senin buraya gittiğinden haberim yoktu," dedi. Umarım Bad dişlerinin arasından yalan söylediğini anlayamaz. Konuşurken onu görmek çok garipti, doğru şekilde işlemedi. Sanki rastgele biri George'a şaka yapmak için kötü gibi ses çıkarmak için kendi üzerlerinde bir ses değiştirici kullanıyormuş gibi geldi.

Bad'in yüzünde tatlı bir gülümseme vardı ve kollarını George'a doladı “Tanıştığımıza memnun oldum!”.

George, okuldaki arkadaşlarından saklanmanın tüm stresi ondan kaçıyormuş gibi görünürken kaslarının gevşediğini hissetti. Neden bu kadar endişeliydi? Arkadaşları onun nasıl görüneceğini bilmeden destekleyiciydi, onlardan şüphe etmemeliydi. Callahan'a sırrından bahsetmemesini söylediğine pişman olmaya başladı ama Dream'ı hatırlayınca bu düşünce hızla kayboldu. Başının zonkladığını hissetti.

Bad sonunda kendini geri çekti, tatlı gülümsemesi dudaklarından asla kaçmadı.
"George, İngiltere'de yaşadığına yemin edebilirdim, ta buralara kadar nasıl geldin?" Bad kıkırdadı. George bu yorumun gündeme gelmesine şaşırmadı.

“İngiltere'de yaşıyorum, buraya okul için geldim. Burada en az iki yıl kalmayı planladım” diye kısaca açıkladı George. Abartılı bir hikaye değildi, ama gerçekten ihtiyacı olursa gerisini daha sonraki bir tarihte açıklamaya karar verdi.