Ve böylece bir ay geçip gitti.
Günler ve geceler geçti, gözyaşları ve kahkahalar şehirde tekrar ve tekrar yankılandı. "Arahabaki Vakaları" olarak isimlendirilen olayların suçlusu Randou'ydu. Hain Randou'nun evi yakıldı ve eşyaları denize atıldı. Normalde hainin yakınları mafyanın prosedürleri gereğince titizlikle soruşturulurdu ancak Randou'nun hiç yakını yoktu.
Ceset, bölgenin ortak mezarlığında yakılmadan önce bir haftalığına dışarıda bırakıldı.
Güçlü, tuzlu meltem denizden mezarlığa esti.
İnsanların yerleşim yerlerinden uzak, terk edilmiş, tenha bir mezarlıktı. Bir grup isimsiz mezar, uçurumda boydan boya diziliyordu. Uçurumun hemen dibindeki deniz, mezarlara tuzlu rüzgarını estiriyor, kederli bir ortam oluşturuyordu.
Mezarların birinin üstünde bir başına, rahatsız bir pozisyonda oturan çocuk vardı.
"Ne yalan söyleyeyim ölü halinle bile sinir bozucusun." Dedi Chuuya kendi kendine, asık suratıyla. "Mafya, hayattayken topladığın tüm belgeleri attı. Sayelerinde araştırmak pek kolay olmayacak. Sekiz yıl önce gizlice girdiğin askeri tesiste neden Arahabaki oradaydı... bir ipucu bulmam gerekiyordu."
Chuuya'nın bakışlarının önünde yeni, beyaz bir mezar taşı duruyordu. Bir yerlerden tedarik edilmiş eski taşın bazı yerleri kırılmış ve çatlamıştı. Altındaki yalnız bir karahindiba açmış, rüzgarda sallanıyordu.
"Gerçi hayatta olsaydın bile bahse varırım bu tuhaf hikayeyi kimselere anlatmazdın..."
Bacaklarını iterek, Chuuuya mezardan zıplayarak indi. Ellerini cebine koydu ve Randou'nun mezarını ardında bırakarak yürümeye başladı.
"Yine gelirim..."
Uçuruma sırtını dönerek uzaklaşmaya başladı. Ancak bir çocuk önüne çıktı, yolunu kesti.
"Demek buradaydın? Seni arıyordum Chuuya."
"Shirase..."
Çocuk gümüş saçlıydı. Atari salonunda Chuuya'yı arayan üç Koyun üyesinden birisiydi.
"Bana soracak bir şeyin mi var?" diye sordu Chuuya.
"Senden özür dilemeliyim." Gümüş saçlı çocuk omuz silkti. "Önceki tartışmamız için... atari salonundaki hani. Dediklerini düşündüm. Bizim yüzümüzden her istediğini yapamazsın. O sırada gerçekten birkaç suçluyu mu yakalamak istiyordun? Ve yine de biz Koyun'un intikam planına öncelik verilmesi için direttik. Sen haklıydın. Planlarımız için sana bel bağlayan bizdik ve hata yaptık."
Chuuya yüzünde şaşkın bir ifadeyle arkadaşını dinledi.
Gümüş saçlı çocuk konuşmaya devam etti.
"Koyun'ların sorunun nerede olduğunu biliyoruz." Kıkırdayarak dedi çocuk. "Bu yüzden hep beraber konuştuk ve bir karara vardık. Dinler misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bungou Stray Dogs Dazai, Chuuya 15 Yaş Türkçe Roman
General FictionÇeviremen(ler): @bungoustraydogs-tr /tumblr @bungoustraydogs_tr /instagram