p7q

441 34 37
                                    

Freya_Diana_Brownbebeğime<3

Harry şoföre parayı ödedikten sonra taksiden inmiş koşarak hastaneye girmişti. Gözleri istem dışı dolarken yutkunup danışman kısmına geldi.

"Draco. Draco Lucius Malfoy buraya gelmiş. Ne tarafta kalıyor?"dedi zorlukla. Boğazında bir yumru vardı ve geçmiyordu. Draco'yu göresiye kadar da geçmeyeceğine adı kadar emindi.

"Üçüncü kat sağdan altıncı oda. Numarası iki yüz yetmiş beş(275)."

"Teşekkür ederim,iyi günler."demiş koşarak merdivenleri çıkmaya başladı. Korkuyordu. Biricik kraliçesine zarar gelmesinden ölesiye korkuyordu.

En sonunda üçüncü kata çıktığında sağ tarafına döndüğünde Lucius Malfoy'u görmüş koşarak o tarafa ilerledi.

"B-Bay Malfoy?"

Lucius Harry'nin sesini duyduğu gibi eğdiği kafasını kaldırıp dağılmış genç adama baktı.

"Harry? Hoşgeldin."

"O-o iyi değil mi? Ne oldu? Nasıl oldu? Kim ne yaptı?"

"Harry sakin ol ve oturur musun?"dedi ve Harry'nin kolundan tutup yanına oturttu.

"Öncelikle Draco iyi. Tehlikeyi atlattığını söylediler. Gece annesi Draco'nun üstünü örtmeye gittiğinde odasında yokmuş. Banyoya baktığında ise... Neyse işte. Anla artık. Dilim el vermiyor anlatmaya."demiş akan gözyaşını silmişti. "İntihar etmeye kalkmış. Mektup falan yazmış. Ona inanmayız diye de bir video çekmiş. İzlemeye fırsatım olmadı ki izlemem de."demiş cebinden bir flashbellek çıkarmıştı. Harry'nin avucuna koymuş gözlerini kapatarak sandalyesine yaslandı Lucius. Yorgundu ama önemli olan biricik oğlunun şuan ki durumuydu.

Harry elindeki flashbelleğe bakıp yutkunurken zorla konuşmaya devam etti.

"Bayan Malfoy nerede?"

"Ablası geldi,onunla birlikte gitti. Duş alıp üstünü değiştirip gelecek. Malum,kan oldu üstü başı."demiş acı bir tebessüm ile üstündeki beyaz gömleğin kan lekelerini gösterdi.

"Onu görmen mümkün mü?"diye sordu Harry acı ile. Gözlerini kan lekelerinden çekmedi. Çekmedikçe daha da acı çekti.

"Elbette. Doktor ile konuşacağım senin için."demiş zorlukla ayağa kalkmıştı Lucius. Herkese buz gibi olan Lucius Malfoy,oğluna karşı pamuk şekerdi.

Lucius birkaç dakika sonra tekrardan gelmiş gülümseyerek kafasını sallamıştı. Harry sertçe yutkunup gözlerini yumdu. Birkaç saniye derin nefes alıp verdikten sonra gözlerini tekrar açıp oturduğu yerden kalktı.

Draco'nun kaldığı odanın kapısına geldiğinde gözyaşlarını tutamadı. Birer birer akıp giden yaşları aldırmadan kapıyı açtı ve karşısındaki görüntü ile oturup saatlerce ağlamak istedi. Hatta ölmek istedi...

"Draco? Güzelim?"demiş sedyenin boş kalan kısmına oturdu hemen. Draco'nun buz tutmuş elini tutup kendi elleri arasına hapsettikten sonra alnından öptü kraliçesini.

"Neden yaptın böyle bir şeyi? Ama dur! Sen sorguya çekilmeyi sevmezsin. Ama ama... Yine de sormam gerek güzelim. Neden bizi bırakmaya kalktın? Neden?..."demiş sargıya alınan iki bileğine de öpücük kondurmuştu.

Draco ise bambaşka bir alemde kabusları ile boğuşuyordu.

prom queen/drarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin