Herkese Merhaba :)
Ben Hira. Çok uzatmadan kitaba göndermek isterdim ama ufak bir kaç şey söylemek istiyorum. Bu kitap benim için çok ama çok değerli yıllardır bunu yazmak istiyordum ve şu an yazmamım temellerini atıyorum. Karakterlerim benim için çok değerli hepsini yaşayarak, hissederek yazıyorum. Bu benim 14. yaşımda yazdığım bir kitap lütfen ona göre değerlendirin. İyi okumalar dilerim. Eminim okuduğunda kendinden bazı şeylerin orada olduğunu anlayacaksın yeter ki anlamını kavrayarak oku. Şimdiden Alsiamus' a hoşgeldiniz.Şarkıyı açıp okumanız tavsiye edilir. Yorumlariniz benim içi çok değerli görüşmek dileğiyle...🌼
Tanıtım
Biz, biz onlardan değiliz . Onlar ışıklarımızı söndürerek bizi korkutmaya çalışıyorlar. Zaten etrafı karanlık olan birisinin ışıklarını söndürerek korkutamazlar onlar bunu bilmiyordu. Bizi işıklarımızı söndürerek korkutamazsınız çünkü biz karanlığız, belki de biraz ölü, belki de kaybolmuş ruhlarımızın bulunmasını bekliyoruz. Oysa hiç bir iz yok. Onlar gerçekleri bir sır gibi saklıyorlar.
"Ben herşeyi hatırlıyorum Alnilam. Sen onlardandın! Herşey gözlerimin önünde yaşandı herşeyi görmeme rağmen engel olamıyordum. Hiç sordun mu benim yıldızlarımı kim söndürdü diye? Sormadın. Sen sadece her gece ağlardın. Ben senin tüm ağlayışlarına tanık oldum. Seni ağlayarak görmek yıldızların intiharıydı ve ben her gece aynı saate yıllarca yıldızların intiharını izledim Alnilam... Bulamadın mı aradığın kişiyi? Onların yanında kaldıkça bulamayacaksın! Karanlığa mi alışamadın bekle, karanlığında ta kendisi biz olacaz! Kurtuluş yolun benim ellerimde ben ise yaşamak istemiyorum Alnilam. "
1. BÖLÜM
* Seni onlardan alabilmek benim ellerimde ben ise yaşamak istemiyorum Alnilam...*28. 10. 3017
İki kişi, bir ay, binlerce yıldız ve sislerle gelen yağmur damlaları vardı gece de.., Yapraklar rüzgarın etkisiyle ağaçlardan dans edercesine düşüyordu. Yağmurun serinliği heryeri sarmışken belki de Alsiamus en hüzünlü gecesini yaşıyordu...
Kararsızlıklar içinde Alnilam'ın rüzgarın etkisiyle uçuşan ipek saçlarına baktım, yıldız tozları saçlarına serpilmiş gibi duruyordu. Gözlerini yıldızlardan ayırıp söyleceklerimi tahmin ettiği halde diretiyordu gözleri, bana bakarken.
" Sirius, bir rivayete göre birisi çok üzülünce yıldızları sönüyormuş. Beni yıldızlarımı söndürecek kadar kim üzdü ki?" diyor gözlerini gözlerimden ayırmadan. Sustum, cevap vermedim.O her gözümün içine baktığında içimde bişeylerin yıkıldığını hissederdim. Birşeyler yıkılıyor ve yerle bir oluyordu her defasında. Şu an küçük bir çocuk gibi evine gidip sıcacık yatağıma girip yastığıma sarılıp ağlamak istiyordum. Hıçkırıklarımın sesi çıkmasın diye yastığın altında ağlamak istiyordum. Siz hiç sesiniz duyulmasın diye her gece yastığa sarılıp ağladınız mı hani kimse duymasın diye yastığı olabildiğince sıktınız mı? Ben yaptım, ben ağladım.
" Alnilam., kötüler hep dışlanır kimse kötüleri sevmez. Anlamıyor musun ben kötü birisiyim. Benden uzaklaş. Benim gitmem gerek. Zorlama Alnilam.. Neden yapıyorsun bunu? Yapma." diyebildim titreyen sesimle.
İçinde çıkmasın diye zorlamakta olduğu gözyaşları kendini elevermişti. Az önce karşımda ağlamamak için kendini tutan Alnilam yoktu, sanki tüm hayatı boyunca gözyaşlarını şimdi dökmek için saklamıştı. Ağlama Alnilam yıldızlar ağlamaz demek istemiştim ama her ne söylesemde o ağlamaya devam edecekti. Kollarını açtı sarıldı bana ben ise tepki vermiyordum veremiyordum ne yapacağımı bilmiyorum bazen aklım kalbime uymadan hareket ediyordu ama şuan yapmam gerekiyordu bu sefer aklımı dinlemem gerekiyordu kalbim ne kadar haklıysa da. Gözlerimi yok edercesine sıkıp herşeyin bitmesini beklemekti benim yaptığım. Hani bazı anlar olur öyle olması gerekir ama sen kabul etmezsin o an donsun ve hiç bitmesin, bitmesin ki sevdiklerin senden ayrılmasın istersin ama onların gitmesi gerek. Birinin gitmesi gerek. Birimiz gitmeyecekti, ikimizde birbirimizden gidecektik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sirius Ve Alnilam
Fantasy"Karanlıklar yok olmaya mahkumken yıldıza dönüşmek ukteydi..." Karlarla dolu mutluluk üzerine kurulmuştu Alsiamus. Tüm mutluluklara ev sahipliği yapan gezegendeydiler. Mutluluklar herkesi bulurken mutsuzluk sadece iki kişiye mahsustu ya da şimdilik...