1. Bölüm Düzenlenmiş

10.5K 258 66
                                    

Gözlerimi açmam ile kapatmam bir oldu anam çilekeş anam başımda dikilmiş beni dürtüyor "Kalk kız kalk anca yattın işe geç kalacaksın hadi geldiğimde seni yatakta bulayım bak sana napıyorum ben" diye söylendi bi de kapıyı çarpıp gitti yedin ömrümü kadın yedin diyip kalktım yataktan haklıydı işe geç kalmıştım biran önce hazırlayıp çıkmam gerekiyordu.

Yarım saat sonra

Çocuklar gelmesine 5 daka var ama Ayaz benim göz bebeğim ayrım yapmam ama ona daha çok kanım kaynıyor o ise 5 dakika önce geliri bir çiçekle kapıdan içeri girer . Araba sesi gelince dışarı çıktım Ayaz elinde bir demet kırmızı gül ile koşarak yanıma geldi. "Ada abla bunlar sana" değip elime tutuşturdu.

"Teşekkür ederim canım ama hiç gerek yoktu ama bu ince davranışın kalbimi eritti bilgin olsun" Değip göz kırpmış ve gülümsemiş dim. Ayaz'ın annesi geçirdiği bir kaza sonucu vefat etmişti aslında biraz da ondandı bu düşkünlüğüm. Ayaz elini kalbine götürdü ve "Ah kalbim güzelliğine dayanamıyor" dediği anda kızardım küçük bir çocuktan bunların duymak çok ayrı bir şeydi.

Aynı boya gelmek için dizlerimin üzerine çöktüm benden hâlâ kısa olsa da yanağını kendime tutup çektim bıraktığım kocaman öpücük ile kahkahalara gülmeye başladı "Ya Adacım utandırıyorsun beni yapma" demesi ayrı bi olaydı, sevmemek elde değildi kafamı kaldırıp baktığım zaman karşımızda uzun boylu yakışıklı bir adam duruyordu baya yakışıklıydı ne yalan söyleyeyim, yakışıklı erkeklere zaafım vardı beğendim. Bize doğru adımlamaya başlaması ile ayağa kalktım.

"Bora ben Ayaz'ın babasıyım"deyip elini uzattı tokalaşma babında bende uzatım sadece o amaçla "Ada Ayaz'ın kreş hocasım" dediğim an elimi geri çektim öyle durcak hali yoktu ya "Ben Ayaz'ın durumunu konuşmak için gelmiştim bir sakıncası yoksa tâbi" dedi "Hayır tâbi ki buydun odama geçelim Ayaz da oyun alanına gitsin arkadaşları gelir birazdan" deyip kapıyı açtım Ayaz koşarak içeri gitti "Önden buyrun" dedi kafamı salladım ve içeriye ilerledim, ben önden giderken o da beni takip İnşallah götüme bakmıyordur.

Odaya geçtiğimiz vakit ben kendi koltuğuma geçtim, masamın önünde olan siyah koltuğa yayılarak oturmaya çalışsa da pek mümkün olmadığını fark ettim eh kalıplı adam ben seni oraya nasıl sığdırayım.
"Bir şeyler içer misiniz" dedi masamın üzerine olan telefonu aldım "Sade türk kahvesi alayım" temizlikçi ablayı aradım. "Abla bi sade birde şekerli kahve getirebilirmisin" diye rica ettim bir beş dakka içerinde getireceğini söyledi telefonu kapadım Bora beye döndüm gözleri baya güzeldi açık kahve gözleri ayrı bir hava katmıştı.

"Tekrardan hoşgeldiniz Bora bey" dedim konuya girmesini sağlamak adına "Hoşbuldum Ada hanım ben Ayaz'ın durumunu öğrenmek ve bilgi almak istiyorum psikiyatri sizinle de bir konuşma yapmamı doğru buldu" kapı çaldı otomatik olarak gir dedim hademe abla kahveleri bırakıp çıktı zaten çok tatlı kadındı.

"Ayaz en sevdiğim öğrencilerimden gayet saygılı ve disiplinli bir öğrencim Ayaz'ın yeri her zaman bende ayrıdır ama bazı anlarda çok hırçın olabiliyor ki sevdiği bağlandığı bir şeyi paylaşmak konusunda çok zorlanıyor bu oyuncağı olabiliyor,bazen yediği çikolata,bazen beni paylaşmıyor ki bu çok sık karşılaştığım bir durum"

"Anlıyorum Ayaz dediğiniz gibi paylaşmayı seven bir çocuk değil ki aldığı sevgiyi, ilgiyi durumunu zaten biliyorsunuz bu yüzden olduğu düşünüyor psikolog" biliyordum evet durumunu benim minik bebeğim eksik büyüyordu "Biliyorum ama işte bu durum biraz törpülemek lazım bu bazı zamanlarda saldırgan bir hâle geliyor çevreye kendine zarar veriyor"

İçerden gelen cam kırılma sesi ile masamdan hızlıca kalktım.

Bora'dan

Ada ile hızlı bir şekilde oyun alınana ilerlemiş ve elinden kan akan oğlumu görmem ile dünyam başıma yıkılmıştı koşar adımlarla oğluma ilerledim kucağıma almam ile eline bakmaya başladım cam saplanmış gözleri dolmuş ama ağlamak için bir çaba veriyordu sevmezdi benim oğlum ağlamayı. Kafamı hafif sağa çevirdim vakit korku dolu gözlerle bakan bir erkek çocuğu gördüm.

Tutsak BakıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin