23

446 66 20
                                    

Saat öğleden sonra biri gösterirken herkes salonda çoktan toplanmıştı bile. İki kişi Sana'yı ilk defa canlı canlı görüyordu, Mina umurlarında bile olmamıştı. Seungmin kendini yatıştırmıştı ama Jisung hala gözlerini dikmiş Sana'ya bakıyordu. "Hologram değilsin değil mi?" Yanında oturan arkadaşının ensesine şaplak atmasıyla kendine geldi. "Geri zekalı mısın?"

"Ne var Chris, insan şaşıramaz mı?" Gözlerini devirip önüne döndü ve Sana'ya baktı Chris. Mina'nın kulağına bir şeyler fısıldayıp kıkırdıyordu. O an çok şirin gelmişti gözüne. İstemeden dudakları yukarı kıvrılmıştı.

"Chris yeter lan herkes mal mal gülüyor, ne zaman oynayacağız?" Jisung'un cümlesi üzerine Seungmin'de geldi geleli ilk defa konuşmuştu. "Gerçekten abi, söyle şunlara ne zaman başlıyoruz?" Chris bir of çekti ve iki arkadaşına baktı. "Siz değil miydiniz biraz oturup konuşalım diyen," Jisung tam konuşacağı sırada Chris işaret parmağını Jisung'a yöneltip devam etti "sakın ama sakın 'bir saattir oturuyoruz zaten' deme. Bir saattir oturuyoruz ama konuşmuyorsunuz. Ben ikisiyle de konuştum, maksat sizin kızlarla tanışmanız." 

Jisung burnundan bütün ciğerini boşaltırcasına bir nefes verdi. Seungmin'e baktığında o da 'Chris haklı' dercesine bakıyordu ona. Derin nefes aldı ve herkese konuştuğunu belli etmek adına yüksek sesle konuşamaya başladı. "Ben Jisung, şu Seungmin. Sizin kendinizi tanıtmanıza gerek yok. Chris'i biliyorsunuz zaten, artık oyuna geçelim mi?" 

Kaşlarını çatmış bir yandan gülmüştü Sana, "peki geçeriz, ne bu acelen? Seungmin bile konuşmuyor." Jisung çoktan ayağa kalkmıştı, "boş boş oturuyoruz sıkıldım." Mina ayağa kalktı ve arkadaşına baktı. "E benim odaya o zaman." Cümlesini kurar kurmaz odasına gitti. Arkasından Seungmin ve Jisung'da gitmişti.  "Neden onun odasına Sana?"

"Onun odası ve masası daha büyük. Monitörlerin hepsini oraya geçirdik ki zaten 3 tane." Chris başını sallayarak anladığını belli etti ve çok oyalanmadan çıktılar. Çıktıklarında Jisung ve Seungmin'in çoktan oturmuş olduğunu gördüler. "Evet maalesef iki sandalye var" dedi ve omzunu silkti Mina. "İsterseniz mutfaktaki sandalyelerden birini getirebilirim, bunlar kadar rahat asla olamaz ama..." 

"Gerek yok ikili de olur, bilgisayarlardan boşta kalanı kapatırız olur biter." Sana eğildi ve kenardaki kullanılmayan bilgisayarı kapattı. "İlk defa doğru konuştun noob." 

-

Aradan üç saat geçmişti, hepsi acıkmaya başladığı için yemek molası vermişlerdi. Evde beş kişilik yemek yapmak zaman alacağı için her zaman yaptıkları şeyi yapıp pizza söylemişlerdi. Şu an mutfak masasında gayet saran muhabbetler dönüyordu. Herkes birbirini yavaş yavaş tanıyordu. İlk defa görüşenler de çoktan kaynaşmıştı. "İyi takım olacağız gibi görünüyor." Mina'nın gülerek söylediği şeye herkes kafasını sallayarak cevap vermişti.

Jisung ağzındaki son lokmayı yutup eliyle Chris'i göstererek konuştu, "bu arkadaş pek iyi oyanayamadı bugün, umarım düzelir yoksa kaybederiz." Chris alınmasın diye cümlesinin sonunda gülmüştü. "Hakikaten noob, bugün kötüydün sanki. Online oynarken gayet iyiydi. Bir şey mi oldu?" Chris kafasını olumsuz bir şekilde salladı. "Bilmiyorum belki de şans benimle değildir." 

"Kafana takma Chris, normalde güzel oynadığını hepimiz biliyoruz. Kendine güven sadece. Hepimiz seni izlerken heyecan da yapmış olabilirsin." Dedi ve solunda olan Chris'in kafasını köpek yavrusu gibi okşadı Sana. Seungmin ve Jisung bıyık altından gülerken Chris onları görmüyordu bile. "Hey! Elin yağlı değil mi?" 

"Hayır sağ elimle yedim bak bu temiz." Dedi Sana, bir yandan sol elini Chris'e gösteriyordu. Chris kaşlarını havaya kaldırdı, "kusura bakma." 

Bir süre sessizlik oldu ama Seungmin yüzünden kısa sürdü, "Sana dedi ya belki hepimiz izlerken heyecan yapmış olabilirsin diye," Chris'e bakarak devam etti, "e ama turnuvada milyonlarca kişi izleyecek seni." 

"Bilemiyorum Seungmin. Halbuki biri beni izlerken heyecan yapmam." Seungmin omzunu silkti. O sırada Mina hemen yanında duran arkadaşının kulağına eğilmiş gülerek bir şeyler söylemişti. "Bence hepimiz değil, sadece sen bakıyorsun diye heyecanlandı." Sana yüzünü buruşturdu. "Ne alaka?" 

"Ney 'ne alaka?'" Erkeklerin sorar gözle Sana'ya bakması üzerine Mina kıkırdamış ve boğazını temziler gibi öksürmüştü. "Hiç, aramızda." 

<<<

slm...
beklettiğim için üzgünüm :(

noob ⁅⁆ bangchan + sana ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin