okula gitmek için iğrenç bir pazartesi sabahı evden çıkmıştım yolda yürürken düşüncelerimde boğuluyor gibiydim sanki, boğuluyorken okula geldiğimi fark ettim ve dolabımdan eşyaları alıp sınıfıma gittim. sınıfta yanıma atushi geldi ,sarılmak için üstüme atladı ve birlikte yere düştük:
*sinirli*
"hey ne yaptığını sanıyorsun ikimizide erkenden tahtalı köye göndermek gibi bir planın felan mı var acaba ?
*mahcup*
"çok üzgünüm affet beni kokichi-kun "
İkimizde o kafa karışıklığından insanların bize baktığını fark edememiştik atushi üstümden kalktı ve sıralarımıza oturduk o sırada :
"hey atushi-kun bir şey falan mı oldu normalde dışarıda böyle şeyler yapmazsın"
"ha? Aa az önceki şey için cidden üzgünüm sadece haftasonu boyunca pek görüşememiştik ve seni özledim o kadar beni affet kokichi-kun"
*garipsemiş bir bakış atar*
"her neyse"
"hey kokichi-kun yarınki matematik sınavına beraber çalışmak ister misin ?"
*şaşırmış*
"neeeeee? Yarın matematik sınavı vardı değil mi? Eyvah sıçtım tamamen aklımdan çıkmış ,hey atushi-san yalvarırım çalışmama yardım edin"
"heeee şimdi -san mı oldu,tamam her neyse yardım edicem ama bana borçlanırsın" *rahatsız edici bir şekilde gülümser*
Dip not: -san bir saygı ifadesidir
"ahğğ peki,peki ne istersen o olsun ama lütfen yardım et"
" akşam benim evime gel "
Bütün gün ders işledikten sonra atushi'nin evine gelmiştim. Biraz oyalandıktan sonra aralıksız 2 saat boyunca ders çalıştık yorulduğumuz için abur cubur molası verdik.
"hey kokichi-kun bir kız arkadaşın var mı ?"
"aslına bakarsan hayır bu benim için zor olurdu sonuçta okul, kurslarım ve geleceğe yönelik planlarım bunun üstüne bir de bir sevgiliye zaman ayırmam çok zor olurdu aağ şey çok konuştum kusura bakma "
"haha önemli değil sonuçta seni ilk defa kendinden bu kadar bahsederken görüyorum ama sormalıyım ki gelecekle ilgili planların ne kokichi-kun ?""
şey ben ailemin istediği gibi bir avukat oluca-"
"kokichi-kun sırf ailen istediği için bunu yapmak zorunda değilsin en azından gerçekten ne istediğini bana dürüst bir şekilde söylemeni istiyorum şey.... tabi istersen "
" ıı şey ben bunun üstünde pek düşünmedim ama galiba bir yazar olmak isterdim yani istediğim şey bir yazar olmak hayal gücümü kağıda dökmek tıpkı jack london yada jane austen gibi ben kalemi aptalca dilekçeler yazmak yerine insanları mutlu edicek şeyler yazmak için kullanmak istiyorum ben.. şeeey çok özür dilerim bu-
Fark ettim ki o bana insanların yaptığı gibi aşağılar bir şekilde bakmıyordu yada bana gülmüyordu beni pür dikkat dinliyordu, bir an için göz yaşlarımı tutamadım ve gözlerim sulandı ve bu gittikçe bir ağlamaya dönüştü. ben ilk defa birine bundan bahsettiğim için rahatlamıştım ve aslında bana böyle bir tepki verdiği içinde rahatlamış olabilirim.
O geldi bana sarıldı ve beni rahlatmaya çalıştı
"hey geçti kokichi bu önemli değil istediğin kadar ağlayabilirsin"
"ben ,ben özür dilerim atushi"
"hey neden özür diliyorsun aptal sanki kötü bir şey yapmış gibi bak hadi git ve yüzünü yıka sonra seni evine bırakayım "
Dediğini yapmıştım ve dönüş yolu boyunca hiç konuşmadık.Eve geldiğimde direk olarak odama döndüm
*utanmış*
"ağğğ ben kocaman bir aptalım ,aptal,aptal ağğ lanet olsun neden böyle davrandım ki"
bunu düşünürken onun beni pür dikkat dinlediği anı ve bana sarıldığı anı düşündüm
"vücudu çok sıcak ve huzur vericiydi ,yakındanda çok yakı- ne diyorum lan ben ağğ herneyse uyuyacağım"
Dip not: bütün gece uyuyamadı ve o anı düşünüp durdu
YOU ARE READING
seninle birlikte
De Todokokichi adındaki bir çocuk ve onun arkadaşı olan atushi'nin hikayesini anlatıyor