{28}

611 67 27
                                    

selam:) 

Bayramınız şimdiden mübarek olsun 💕

diğerlerine göre geç geldim -bunu sebebi biraz da oy ve yorumların bayağı düşmesi oldu- ve kısa oldu ama sonraki bölümü daha hızlı bitirmeye çalışayım siz de beni affedin, olur mu? 

Kaosun bitmediğini anladığım bir bölüm 👇🏻

oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Keyifli okumalar~

+45 oy +50 yorum

----

"Bunun iyi bir fikir olduğundan emin miyiz?" dedim kucağında oturduğum sevgilime. Şirkette, Taehyung'a ait olan odada oturuyorduk ve endişelenmeyin, perdeleri kapamıştık yani bizi öpüşürken ya da şu an olduğu gibi beni kucağına oturmuş halde göremezlerdi. Garanti olsun diye kapıyı de kilitlemişti Taehyung. Kendini affettirmek için planladığı ve hesabı kendisinin ödeyeceğini söylediği yemek hakkında konuşuyorduk. Kalabalık olmamızdan ziyade iki tarafın da birbirinden yaramaz olmasıydı beni bu düşüncelere iten. Her an kovulma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilirdik. 

"Değiliz ama güvenmekten başka şansımız yok hayatım." dediğinde başımı salladım. Haklıydı. 

Kısa parmaklarımı sakallarını kestiğinden dolayı pürüzsüz olan ve yumuşak olan yanağına koydum. Oradan elmacık kemiğine yol aldım yavaşça sonra da uzun ve kıvrımlı kirpiklerine. Gözleri istemsizce kapanmıştı bu hareketimle. Bütün yüzünü dolaşmıştım. Yavaş yavaş ve ezberlemek ister gibi dokunuyor ve bakıyordum. Olur da bir gün ayrılırsak, ki ihtimali bile ağlatabilirdi beni, hafızamdan silinmesini istemiyordum. Kalbim dışında beynimde de yer etsin, unutmayayım istiyordum.  Elimi son olarak ensesine sardım, sıcak dudaklarımı kapalı halde duran gözlerine bastırdım. Belime sarılı elleri sıkılaşmış ve beni iyice kendine çekmişti. Gözlerinden uzaklaştığımda boynuna gömüldüm. Kokusunu ifade etmem gereken kelime eşsiz olurdu. Kelimelere dökemezdim, ifade edemezdim. Sadece duyulması gerekiyordu. 

"Senin yanında ilgi bekleyen kediye dönüyorum." Cümlesinin en büyük kanıtı aynı bir kedi gibi sırnaşması ve mırlar gibi konuşmasıydı. Aşırı tatlıydı bu hali. Bir de üstüne son zamanlarda kilo aldığı için dolgunlaşan yanakları eklenince ısırmamak için zor tutuyordum kendimi. 

"Hm, gayet farkındayım." dedim oyuncu sesimle. Sevgilimden anlamsız mırıltılar dışında başka ses çıkmamıştı. 

"Yorgun musun?" diye sordum bu sefer. Başını sallayarak onayladı sadece.

Sabahki kahvaltımız beklediğimizden uzun sürmüştü keyif yaptığımızdan dolayı. Konu konuyu açmış ve saatlerce muhabbet etmiştik. Beklenildiği gibi gecikmemizle sonuçlanmıştı yemeğimiz. Saatin ona yaklaştığını görünce apar topar kalkmıştık hesabı ödeyip, şirkete yeterince geç kalmıştık çünkü. Şirket binasının birkaç sokak ötesinde inmiştim beraber görülmemek için, hâlâ yayınlama taraftarı değildim, ve ondan önce girmiştim içeri. Taehyung benden birkaç dakika sonra geldiğinde direkt toplantıda bulmuştu kendini. O saatten beridir birinden ötekine koşup duruyordu ve yorulmuştu haliyle. Şimdi uykulu olması çok normaldi. 

"Uykun varsa evine git, sevgilim. Böyle uyuyamazsın her yerin tutulur." derken bir yandan saçlarını okşamayı unutmuyordum.

"Niye? Çok rahatsın şu an." dedi.

"Sonra ağrıyınca söyleneceksin. Bilmiyorum sanki seni." dedim.

"Ama seninle uyuyacaktım bu gece." dedi bu sefer. Bahaneleri tükenmiyordu bu akşam.

model of gucci | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin