Uzun zamandır bekledikleri soğuk rüzgarın, beyaz bulutların, çiseleyen yağmurun altında buluştu adamla kadın. Kıyıya vuran dalgaların huzurlu sesini duyabilecek bir yer bulana dek yürüdüler, el ele. Sırtlarını dalgalara verip, bir kaldırımın kenarına oturdular. Kadın anlattı, adam dinledi. Susamıştı sanki onunla konuşmaya. Kadının rüzgarda uçan saçları adamın suratına çarpıyordu. O saçların kokusunu ciğerinin derinliklerine çekiyordu adam. Sonra elleri buluştu ikisinin, gözleri buluştu ardından. Derin bir sessizlik aldı etrafı. Ve ıslak dudaklar yapıştı birbirine. Ardından kadın her zamanki utangaçlığıyla kaçırdı gözlerini, adam gülümsedi. Hep böyle sevmeyi diledi adam. Hep onun kadını sevdiği kadar kadının da onu sevmesini diledi. Hiçbir şeyin sonsuza dek sürmeyeceğini bile bile sonsuzluğu bekledi kadından.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buluttan İbaret
PoetryBir mum yaktım bu gece. Sönen bir ruhun, Eriyen bir bedenin dünyaya isyanı. Bir mum. Hangi acılar sığar ki bir mumun alevine? Kaç damla gözyaşı söndürür bu ayaklanmayı? Ben sensiz olamadım. Ben yok sayıyorum pastamdaki yirmi mumu. Ben uyurken kendi...