Etrafta kimse yoktu. Lisa dışında...
"Şimdi ne yapacağım? Kutlama yerinden çok uzaklaştım. Telefonumu orda unuttum. Nerden gideceğim bilmiyorum. Salak Lalisa... Sadece Taehyung'a sahip olmak içindi... Asla onun sevincine ortak olmak istemedim... Ben kötü bir insanım... İnsanları çıkarlarım için kullanıyorum...."
Lisa daha fazla ağlamaya başladı. Ve gözleri yavaşça kapandı...
*******************************
"Hey uyandı!"
"Ah uyandın mı?"
"Iyi misin?"
Lisa etrafına doluşan topluluğa baktı. Gözlerini ovuşturdu. Gözlerini kısıp ona elini uzatan genç adama baktı.
"Hadi kalk Lalisa."
Lisa genç adamı hemen tanıdı. O genç adamın ismi Jungkook'tu. Eskiden çok yakınlardı. Sonra Jungkook'un okulu taşındıkları için değişmişti. Jungkook Amerikaya gitmişti. Fakat geri dönmüştü.
Lisa elini uzattı ve ayağa kalktı.
"Ah Lalisa... Bitkin görünüyorsun."
Lisa sadece onaylar şekilde kafa salladı.
"Lalisa gözlerime bak."
Lisa kafasını daha da eğdi. Jungkook sinirli bir yüz takınarak tekrarladı: "Gözlerime bak Lalisa."
Genç adamın tahammülü kalmamıştı. Bağırmaya başladı
"Lalisa seni kim üzdü?!"
"Jungkook bağırma."
Jungkook Lisa'nın elini tuttu ve istasyondan çıkardı. Kendi arabasına götürdü. Ön koltuğun kapısını açtıktan sonra Lisa'ya baktı. Lisa tedirginde olsa arabaya bindi.
"Jungkook burda ne işin var, beni nasıl buldun?"
"Geri döndüm. Seni sevdiğim için burdayım"
__________________________________
Vote sınırı 15
<Prim>
