Merhaba!Ben Asel.19 yaşındayım.İsmim biraz değişiktir ve herkes bilmez.Bana bu ismi saç rengim ve göz rengim yüzünden verdiler.Bugün Lise mezuniyeti var.Aslında çoktan Üniversiteye başladık 2 hafta oldu ama daha yeni mezuniyet yapılıyor. Daha yeni uyandım, zaten mezuniyet akşama doğru bu yüzden daha kıyafetimi ayarlamadım.Sabah yine aynı şekilde okula gidip sadece daha erken çıkacaktık.Bu yüzden kırmızı kareli bir gömlek siyah bir üst ve siyah bir şort ile yetindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"KIZIM HADİ YEMEĞE!" "GELİYORUM ANNE!" İşte bu da benim annem İsmi Çiğdem.Kafa dengi olduğu söylenebilir.Eskiden Modelmiş ama hamile olunca bırakmak zorunda kalmış çünkü zor bir hamilelik geçirmiş.Ama tabii hiç boş kalmayı sevmez bu yüzden beni doğurduktan sonra kütüphanede çalışmaya başlamış.Bu yüzden ev kitap dolu.Kadın sanki maaş yerine kitap alıyor.Zaten sonra kardeşime hamile kaldı ama kardeşiminki gayet kolay bir hamilelikti.Ve hâlâ kütüphanede çalışıyor. "KIZIM NERDE KALDIN BAK YUMURTAN SOĞUYOR!" İşte bir tipik Türk anne klasiği şuyun "Soğuyor" buyun "Soğuyor" neyse annemi sinirlendirmeden aşağı inelim. Aşağı indikten sonra babamı masada oturuken gördüm yine her zamanki gözlükleri gözlerinde,elinde gazetesi,diğer boşta kalan elinde sigarası ve masada tavşan kanı çayı ile bacak bacak üstüne atmış oturuyordu.Bana baktı sonra gülümsedi ve: "Günaydın Aselim gel hadi otur annen getirir şimdi yemeğini." Dedi ve hemen sigarasını küllükte söndürdü, benim yanımda sigara içmeyi sevmezdi.Babam annemden 3 yaş daha büyük.Ama yine de sanki hâlâ çocuk gibi. "Günaydın Babam." He bu arada babamın ismi "Gökhan" "Bizim bıcırık nerede Asel'im." Bıcırık diye bahsettiği kişi aslında kardeşim.Evet bir erkek kardeşim var.Adı Çınar.O daha 6 yaşında. Babamın hemen yanına gidip yanağını öptüm ve yanındaki sandalyeye oturdum.O sırada kardeşim merdivenlerden zıplayarak indi ve yanımıza geldi.Annem de mutfaktan gelip elinde sahanda yumurtası ve diğer elinde de reçel,salatalık,zeytin,domates,peynir ve ekmek bulunan bir tabak getirdi.Kardeşimi gördüğünde "Çınar nerede kaldın oğlum hadi otur ben de sana yemeğini getireyim." Dedi ve Çınar'ın saçlarını öptü.Sonrada yemeğimi önüme koydu ve "Bunların hepsi bitecek!" Diyerek mutfağa geri döndü. O sırada babam ve Çınar konuşmaya başlamıştı bile "Günaydın bıcırık." Dedi ve Çınar'ın saçını karıştırdı babam.(Şu çocuğun Saçıyla ne alıp veremedikleri vardı.)"Günaydın BABAAA!" dedi Çınar "Baba"yı uzatarak.Sonra bana döndü bende o sırada reçeli ekmeğe sürüyordum. "Günaydın Ablaların en güzeliİi!" Dedi.Ben de gülüp "Günaydın kardeşlerin en yaramazı." Dedim "Ben yaramaz DEĞİLİM!" Dedi ve kollarını önünde birleştirdi ve dudağını sarkıttı.Şu anki tipini görseniz yersiniz.Ben de yanağından bir makas alıp "Tamam tamam kardeşlerin en yakışıklısısın oldu mu?" Bir anda Çınar'ın gözleri parladı gülerek "Oldu oldu!" Dedi.Onla beraber bende güldüm ve reçelli ekmeğimi yemeye başladım. Yemeğimi Çınar bitmez konuşmaları ve durmaz kahkahaları ile sona erdi.Sonra "ELLERİNE SAĞLIK ANNE BEN BİRAZDAN OKULA ÇIKACAĞIM HABERİN OLSUN!Ben bi yukarı çıkayım babam sonra okula çıkarım."Dedim "TUĞÇE'YE SELAM SÖYLE." diye bağırdı annem mutfaktan."TAMAM ANNEE!" Dedim ve yukarı odama çıktım elimi yüzümü son kez yıkadım saçlarımı taradım,küpelerimi giydim ve parfümümü sıktım en sevdiğim kokuydu bu halam parfüm yapar o bana bunu hediye etti yani aslında benim özel kokum gibi bir şey "Bal,portakal ve şeker"halam kendi elleriyle yaptı. Sonra telefonumu aldım bugün çantaya gerek yoktu.Kendime aynada son kez baktım bir şey unutmuşum ama ne...Tabi yaa ruj çok hoş kerpiç rengi bir rujum var vazgeçilmezim hemen onu sürüp aceleyle aşağı indim.Kapıda ayakkabılarımı giyerken "GÖRÜŞÜRÜZ BABAA!" diye babama bağırdım "Allah'a emanet ol kızım!" Diye o da bana cevap verdi sonra hemen evden çıktım.Saate baktım tam olarak 10 dakikam kalmıştı.Ama zaten bizim okul hemen eve 5 dakikalık mesafeydi.Yürümeye başladım...
