Kalpten Gitme

92 4 0
                                    

Stadyuma doğru koşturuyordum. Konsere gecikmiştim ve saatim beni uyandırmamıştı. Doğal olarak gece heyecandan uyuyamadım. fazla mı hızlı koşuyordum ne?

Birden bire bir önüme geçti ve adama balıklama tosladım. Ayağa kalktım ve adama özür dilemeye başladım. Adamın yüzüne bakmadım çünkü aklım konserdeydi. Adam ingilizce birşeyler deyince ona baktım ve hayatım da attığım en büyük çığlıklardan birini attım. Karşımdaki biricik aşkım The Vamps gurubunun solisti Bradley di.

Önce onun neden burda olduğu sorusu aklıma takıldı. Konserde şarkı söylemesi gerekmezmiydi? Bir dakika hemen telefonumu çıkardım ve tarihe baktım. Ah! Konser yarındı. Muhtemelen hava kötü olduğu için bir gün sonraya alınmıştı. Ben bunları düşünürken o bana "Hi!" Dedi. Oyy bensenin hi deyisine kurban olurum. Bu sırada üstünde sıyah kot, mavi kazak, deri ceket ve her zaman ki cool gözlüğü vardı. Bende ona selam verdim. Sonra ise,

" Başak kızım delirdin mi? Karşında hayatının aşkı duruyor!" Dedim. Oda bir " what?" Dedi. Bende ona "I love you so very much! " dedim ve hiç cool davranmadan üstüne atladım.

Ona sımsıkı bir şekilde sarıldım ve yanağından öptüm. Bana o sırada bir şeyler söylüyordu. O an umrumda değildi. Ardından güvenlik ve sanırım bir çevirmen geldi. Bir şeyler söyledi çevirmene. Bense bu ne la? bakışları atıyordum. Sonunda adam konuştu. "Hanımefendi, Bay Simpson sizden rahatsız olmuş ve burayı terk etmenizi istiyor." Dedi.

Başak şok.
Başak iptal.
Başak VEFAT!
"Lütfen dediklerimi ona iletin ve küfürleri doğru düzgün söyleyin."
Yüzümü Bradley e döndüm. Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.

"Sen kendini ne bok sanıyorsun göt! Tamam özür dilerim bay kendini bir bok sanana sarıldım. Beni hapse atın!"
Allahım şokun üstüne şok yaşıyordum. Hayatımın aşkı Bradley bana nasıl davranıyordu böyle!!!!! Kötü günlerimde onun sesini dinliyor,rahatlamaya çalışıyordum.

Ama o bana, Mc Donald's dan gelen gereksiz ve abartılı ketçap gibi çöpe atıyordu. O sırada gözümden bir damla yaş geldi. İnanmak istemiyordum. O an tek isteğim ölmekti. Çevirmen bana döndü ve konuşmaya başladı.

" Bay Simpson size şunları söyle-"
"Yine ne dedi göt!"
"Size burdan gitmesini çünkü birazdan hayranlarıyla röportaj yapıcağını ve affedersiniz, kıçınızı kaldırmanızı şıddetle rica etti."
O kadar sinirlendim ki Brad in bi yerine bir tane geçirdim. Acıyla inledi.
"What are you doing!?!"
"Nooldu bich!"
Birkaç dakika sonra bana yaklaştı ve omuzlarımdan tuttu.

"Türkçe biliyorum gerizekalı, madem bu kadar ateşlisin gelde ateşini söndürelim" dediği anda bir tokat atmışım puuuuuu elim bile acıdı lan. Çok sinirlenmiştim. Zaten kişiliğim inişli, çıkışlıydı.

Biraz da erkek gibi davrandığım için erkekler bana genelde knk gözüyle bakıyorlardı. Güzel bir kızdım aslında. Erkeklerle takılmayı daha çok severdim çünkü bana göre kızlar çok yapmacıktı. Onları anlamıyordum.

Hep benle dalga geçerlerdi ama götümde olmazdı. Erkekler hep akıllarına gelenleri söylerlerdi. Bu da benim çok hoşuma giderdi.

Biraz dona kaldı. Bende, " Nooldu piç, bi bok yapamadın!" dedim ve koşmaya başladım. Ağlıyordum. Lanet olsun, ben böyle ağlayan bir kız değildim. Ama sonuçta hayatımın anlamı benden nefret etmişti!

Canlarrrr, bu benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz.... Good noght! Veya Good mornong!

Platonik AşklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin