Winter Separation | taekook

r

Artık yavaşca yaz geliyordu. Yazın gelmesi Taehyungu sevindirmiş ki, yeni açmış nergisleri toplamak için heyecanlanıyordu. Nergislerin kokusunu severdi Taehyung. Her kes baş ağrıtıcı kokusu var dese de, Taehyung hep nergisler toplardı, evin en güzel köşesine koyardı.

Şimdi ise Jungkookla beraber bahçede oturmuş, masanın üzerine koyduğu nergislerin kokusunu içine çekiyordu. Küçüğünü izleyen Jungkook onun yaptığı her şeyi dikkatlice izlerdi.

Çünki Jeon çok aşıktı.

Miniği Jungkooka baktığında, Jungkook duramayıp miniğinin kirazlarından derince öptü. Taehyung Jungkookun bu yaptığını seviyordu, fakat utanıyordu ve hiç bir zaman karşılık veremiyordu ki, Jungkook bunu biliyor ve miniğinin bu halini bile seviyordu.

Yine aynı şey olmuştu.

Miniğin yumuşak yanakları kızarmış ve kafasını uslu çocuk gibi aşağı bükmüş, öylece gülümsüyordu. Jungkook ise bir elini masaya dayamış, kafasınıda eline. Miniğini hayranla izliyordu.

Hayır, hayır.

Aşkla izliyordu.

İkilinin arasında olan sessizliği yağmur bozdu. İkiside yağmuru çok seviyordu. Hayır şöyle söylemem gerek.

İkiside birlikte yağmurda ıslanmayı seviyordu.

Jungkook miniğinin boynundan öpmüş ve elinden tutup yağmurun altına götürmüş. İkiside el-ele tutmuş ve yağmurun altında dönmeye başlamıştılar. İkisinin gülüşleri tüm bahçeyi doldururken, Jungkook miniğinin gülüşüne gülüyordu.

Sonunda Jungkook dönmeyi durdurmuş, elleriyle miniğini kendine çekmiş, belinden tutmuş ve ona bu yağmurda sıkıca sarılmıştı. Taehyung ise bu huzurlu kollara sıkıca sarılıp gözünü kapatmıştı. Çünki o meleğinin kollarında güvende olduğundan adı kadar emindi.

Çünki o Jeon Jungkooka tüm kalbiyle aşıktı.

Bu defa ise Taehyung, Jungkookun kirazlarına derin bir öpücük kondurdu.