16.Bölüm 💙

426 47 9
                                    

İyi okumalar 💙

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Okyanus
Kafeden içeri girdiğimde, kapının üzerinde bulunan zilin çıkardığı sesten dolayı, Aral kafasını kaldırıp kapıya baktı ve gülümsedi beni görünce. Önündeki pastayla uğraşmayı bırakıp yanıma geldi ve dudaklarımdan öptü.

"Hoşgeldin. Kimse yok henüz. Neden bu kadar erken geldin?" diye sordu. Onu görmek istemiştim. Uyanır uyanmaz bunu yapmak istemiştim. Yüzüne baktım ve gülümsedim.

"Seni görmek istedim." dedim. Yüzündeki gülümseme büyüdü. Gözlerinin parladığını görebiliyordum. Gerçekten seviyordu beni.

"Beni görmek için mi geldin bu saatte?" diye sordu heyecanla. Başımla onayladım bir çocuk gibi.

"Hı hım." dedim. Elini saçlarıma getirip okşadı bir süre.

"Okyanus... Sen benim hayatımda gördüğüm en güzel şey olabilirsin biliyor musun?" dedi. Saçlarımdaki eli yanağıma indi ve elmacık kemiğimi okşamaya başladığında elini tutup avuç içini öptüm.

"Sen beni böyle koşulsuz, karşılıksız seviyorsun ya Mavi, ben de kendimi durdurmak istemiyorum. Sen haklıydın, haklısın. Kitaplarımdaki gibi sevilmek istiyorum." dedim.

"Seni öyle bir seviyorum ki Okyanus. Değil tahmin, tahammül bile edemezsin." dedi. Gülümseyerek bedenine sarıldım.

"Huzur sende saklıymış meğer." diye mırıldandım. Saçlarımda mavinin ellerini hissediyordum. Dediklerimde ciddi ve samimiydim. Zaten o anonimken ondan hoşlanmaya başlamıştım. Kim olduğunu öğrenince de, duygularım daha yoğun bir hal almıştı.

Her şey açığa çıkmıştı ve ben artık kendimi durdurmak istemiyordum. İstediğim gibi, kendimi kısıtlamadan sevecektim Mavi'yi. Onun beni sevdiği gibi, ben de onu sevecektim...

Yorumlarınızı bekliyorum


Sizleri öpüyorum 💋

OKYANUS MAVİSİ (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin