A New Begining ~Kim Namjoon~

14

Merhaba

Sevgili okuyucum moon6black güzel kitapları var. Lütfen onlara da göz atın.

Oy verip lütfen yorum yapmaktan çekinmeyin yeni bölüm istediğinizde gerçekten hevesleniyorum ve bölümü bölümü hızlı atmama çok büyük etken oluyor.

Keyifli okumalar.

______________________

~ Hayel ~

Dün Yun'la konuşup herşeyi anlatmıştım. O Namjoon'un benimle konuştuğuna neredeyse emin ama yine de tamamen emin olmamız gerektiğini söyledi. Emin olunca ne olacaktı ki? Diyelim bana söyledi, ne değişecek?

Hiçbir şey!

Sadece acı tek taraflı olmayacak. Onun böyle bir konuda üstelik benim için acı çekmesi isteyeceğim son şey bile değil. O yüzden lütfen yanılmış olalım.

Yun ingilizce bildiğimi asla bilmemesi gerektiğini söyledi. Çünkü eğer o gün benimle konuştuysa bunu ilk fırsatta,, tekrar yapacağını söyledi. Ve kesinlikle hiçbir şey olmamış gibi davranmamı istedi.

Söylemesi kolay ama ben az kalsın o asansörde bayılacaktım. Üstelik benim işten ayrılacağımı düşünüp o kadar telaşlanıp 'gitme' derken.

"Hayel?"

Eun'un sesini beni düşüncelerimden kurtarırken kendime getirdiğinde ona doğru dönmüştüm.

"Efendim."

"Saat altı olacak neredeyse, Choi' le seni bekliyoruz."

"Şu kahveleri götürüb geliyorum hemen."

"Tamam canım. Acele etme dikkatli götür.

"Tamam canım."

O içeri geçerken ben de son fincanı da doldurup tepsiyi elime alarak pratik odasına doğru ilerledim. Tepsiyi tek elimle tutmaya çalışarak kapıya iki kez tıklattım.

"Girebilirsin."

Onun sesini duyduğumda elimde olmadan heyanlanmıştım. Derin bir nefes alıp dudaklarımı yalayarak tepsiyi tekrar tek elimde tutmaya çalışıp kapıyı zar zor açtım.

"Hayel, dikkat et."

Elimde hafif sallanan tepsiye karşı zorlandığımı Hoseok görmüş telaşlı sesiyle tüm gözlerin bana dönmesini sağlamıştı. Anında Namjoon hızlı bir şekilde yanıma gelip, tepsiyi elimden alarak masaya bıraktı.

"İyi misin?"

"İyiyim. Bardaklarda bir tanesi fazla kenardaydı sadece."

"Saat altı olacak sen daha hazırlanmamışsın?"

"Şimdi gidiyorum, kahveleri vermeye gelmiştim."

"Teşekkür ederiz."

"Rica ederim."

Yerde oturan Jungkook'a cevap verdiğimde kahveyi alan Seokjin'e karşı söylediğiyle tebessüm etmiştim.

"Hayel hanım nerede acaba?"

"Beş numaralı dans odasında olmalı."

Dışarıdan duyduğum sesle kapıdan dışarı baktığımda Jongyun elinde askılık buraya doğru geliyordu.

"Buradayım Jongyun."

Jongyun beni farketmesiyle adımlarını hızlandırmış gülümseyerek geliyordu.

"Hayel hanım, Yun Hee hanımın şoförü olduğunu söyleyen birisi bunu size vermemi söyledi."

"Çok teşekkür ederim Jongyun."