0,6

281 52 14
                                    

"günaydın, chifuyu-tan!"

"duydun mu, chifuyu'ya adıyla seslendi!" souta şaşkınlıkla ikizinin kulağına fısıldamıştı. nahoya da ondan az değildi, başkasından duymuş olsa inanmazdı buna. sonuçta o baji'ydi, her zaman öfkeliydi ve her zaman chifuyu'ya mesleğinin adıyla seslenirdi.

bugün değil. bugün, bir şeyler değişikti.

"ve günaydın, millet. nahoya, souta, kazutora. gerçekten çok açım, lütfen en kısa sürede-"

"h-hemen!" kazutora kekeleyerek yanıtlamıştı onu.

"teşekkürler! bu arada saçların harika görünüyor."

kazutora cevap vermeden tezgaha doğru ilerledi, yüzü ruh gibi görünüyordu. diğerlerinin de ondan pek bir farkı yoktu gerçi.

"duydunuz mu," dedi kazutora, baji her zamanki yerine doğru ilerlerken.

"resmen saçımı övdü!"

"bana da geldiğinde ismimle seslendi.. bugün ona garip bir şeyler oluyor."

"ama dün de dükkandan çıkarken saçlarımı karıştırmıştı.." souta konuştuğunda herkes işi gücü bırakıp ona döndü ve aynı anda bağırdılar;

"NE DEDİN?"

araya nahoya girdi, "aynı şekilde dün de sana müşterilerin yanında isminle seslenmişti, unuttun mu chifuyu?"

"doğru," diye cevapladı sarışın. "ama o an sadece ismimin sonuna getirdiği "-tan" ekiyle ilgileniyordum."

"nevada-tan gibi... seni nevada-tan'a benzetmiş olabilir mi?"

"SAÇMALAMA" dedi herkes bir ağızdan, kazutora'ya karşı. ancak cam kenarında siparişini beklemekte olan baji'nin onları duyduğunu farketmemişlerdi.

"katil sempatizanlığı yapmıyorum, merak etmeyin."

"sıçış." dedi kazutora, kısık bir sesle.

evet, bugün gerçekten baji keisuke'de bir değişiklik vardı.

like you like noodles • bajifuyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin