Boyfriend One Shot: Kanato Sakamaki

1.2K 68 17
                                    

(Y/N): Your name / Senin adın.

(Y/L/N): Your last name / Senin soyadın.

______________________________________

- Death By Him Hand -
______________________________________

- Death By Him Hand -______________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

______________________________________

Sıcak bedeni soğuk suda şoklanırken ciğerleri su ile doluyor, yanıyordu. Elleri beceriksizce çırpınıyor, o, daha da dibe gömülüyordu. Gömleği ve kravatı gövdesini sıkıp nefes almasını zorlaştırıyordu -ki o şu an nefes bile alamıyordu neredeyse.

Yavaş yavaş dibi boyladığında dibe çarpan bedeniyle dipteki kumlar anlık olarak yükselmiş, ardından tekrar eski yerlerine geri dönmüşlerdi.

Genç kız ölüme çok yakın olduğunu biliyordu, resmen ölümün nefesini ensesinde hissediyordu. Bitmişti artık, karanlık olacaktı az sonra. Kalbi atmayacaktı bundan sonra. Aşık olamayacak, ağlayamayacak, gülemeyecekti. Yolun sonuydu artık, dönüşü yoktu.

Bedeninin soğumaya başladığını hissetti. Hafifleşiyordu sanki. Acaba şu an bedeninden mi sıyrılmıştı ruhu da, özgür bir şekilde bu sayede mi süzülüyordu? Yüzünde belli belirsiz bir gülümseme belirdi. Dünyevi dertleri yoktu artık, kurtulmuştu her şeyden, herkesten. Peki bu iyi miydi? Bir taraftan iyi gibi görünüyordu ama diğer taraf tam aksini söylüyordu.

Artık o kanı bozuk vampirlerle uğraşmayacaktı ama artık o çok sevdiği erkek kardeşine de sarılamayacaktı. Artık kolunu bacağını bir yere çarptığında canı acımayacaktı -hatta çarpamayacaktı bile!- ama -artık kedisinin de tüylerini okşayamayacaktı. Bunlar iyi şeyler miydi şimdi, yoksa kötü mü?

Bedeninin yavaş yavaş suyun yüzeyine yükseldiğini hissetti ama o kollarını bile oynatmazken bu nasıl oluyordu ki? Şimdi başını sudan çıkarmıştı; ıslak saçları yüzüne yapışmış, yüzüne çarpan rüzgâr titremesine sebep olmuştu. Ciğerleri şimdi temiz havayla dolmuştu, yağmur sonrası ormanı kaplayan toprağın kokusunu bile alabiliyordu. Öksürdü birkaç kez, ciğerlerindeki suyu boşalttı. Bileğinden tutulup çekildiğini hissetti, karaya doğru, engel olmadı. Gözlerini açamıyordu ama bundan şikâyetçi de değildi; belki az önce yaşadıkları, düşündükleri bir düşten ibaretti ve gözlerini açtığında bu düşten uyanacaktı, öyle hissediyordu.

İşte şimdi bedeni yumuşak toprağın üzerindeydi. Derin derin nefes alıyor, göğsü inip kalkıyordu. Islak gömleği gövdesine yapışmış, aynı durumda olan eteği ise bacaklarına dolanmıştı.

Şimdi de bedeni gittikçe üşümeye, titremeye başlamıştı. Yavaşça gözlerini araladı.

Gri gökyüzünde tek bir bulut bile yoktu. Çamlar rüzgârla sallanıyor, gölün biraz ötesindeki bataklıktan kurbağaların vıraklamaları geliyordu. Hemen soluna baktığında ise onu gördü, lavanta saçları gözlerine kadar inmiş ve ıslak gömleği bedenine yapışmıştı, gülümsüyordu: Kanato Sakamaki.

Şimdi her şeyin kaldığı yerden devam ettiğini anladı, bedeninin ağırlığını birden hissetti. Nefes alışları hızlandı, dudakları aralandı: korkuyordu.

Ya biraz önce de yaptığı gibi onu öldürmeye kalkışırsa? Ne yapabilirdi ki o zaman? Neden kurtarmıştı ki şimdi kendisini? Yoksa bu iri gözler, kendisini acı çekerken izlemekten çok mu haz alıyordu?

"Ne oldu? Neden korkmuş gibisin?"

Sesi gaipten geliyor gibiydi ama yüzündeki o dehşet verici gülümsemesi, (Y/N)'e, Kanato Sakamaki'nin kanlı canlı karşısında durduğunu söylüyordu. (Y/N) yutkundu. Konuşmak için ağzını açtı ama tek kelime edemedi. Konuşmayı mı unutmuştu şimdi? Kıkırdadığını duydu Kanato'nun, çok mu komikti sanki?

"Korkuyorsun." Yüzündeki gülümseme genişlemişti, yavaş yavaş yerinden doğruldu. "Ve korktuğunda, kanının ne kadar lezzetli olduğunu söylemiş miydim?" Şimdi kızın üzerine eğilmişti.

"Neden öldürmedin beni? Neden kurtardın ki?"

Sözcükler istemsizce dökülmüştü dudaklarından, gözyaşlarını salıverdi ansızın. Kanato'nun buz gibi elinin yanağını okşadığını hissettiğinde gözlerini kapattı.

"Ölümü hak edecek kadar büyük bir hata yapmadığını düşündüm..."

Şefkatli miydi bu sözler yoksa alaycı mı?

"... Ama bu, bana yaptığın hadsizliği affettiğim anlamına gelmiyor."

Şimdi elleri genç kızın çenesini birden kavramış ve yüzünün kendisine bakmasını sağlamıştı.

"Şuna bir bak, o kadar güzelsin ki acı çekerken yüzünün alacağı ifadeyi düşünmek bile beni tahrik ediyor, kanını son damlasına kadar içmek istiyorum. Yalnızca benim olmanı istiyorum. Bana karşı herhangi bir saygısızlığında seni cezalandırmak istiyorum, canını yakmak istiyorum ama bunları yaptığımda ölmeni istemiyorum."

Diğer eliyle gömleğinin ilk iki düğmesini açtı, dişlerini köprücük kemiğine geçirdi.

______________________________________

______________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

______________________________________

Merhaba!

Bölümü aslında dün yayımlayacaktım ama zaman bulamadım :/

Genellikle one shot bölümlerini "ilk tanışma" senaryosunu ele alarak yazmayı düşünüyordum ama o şekilde de aklıma fazla senaryo gelmiyordu, ben de herhangi bir senaryoyu ele alan one shot bölümleri yazmaya karar verdim falan.

Kısa oldu biliyorum, umarım beğenmişsinizdir?

Sonraki bölümde görüşmek üzere!

💙

𝐃𝐢𝐚𝐛𝐨𝐥𝐢𝐤 𝐋𝐨𝐯𝐞𝐫𝐬 𝐁𝐨𝐲𝐟𝐫𝐢𝐞𝐧𝐝 𝐒𝐜𝐞𝐧𝐚𝐫𝐢𝐨𝐬Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin