𝑌𝚤𝑟𝑡𝚤𝑘 𝐾𝑜𝑧𝑎'🦋

Doğum Günü

selam biraz boş bıraktım buraları ama geldim
iyi okumalar asklarım
_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Tuana taburcu olalı 1 hafta olmuştu.Her şey çok güzeldi. Her güzel şeyin ardından kötü bir olay olmak zorundaydı sanki.

Nehirin doğum günü için sabah erkenden kalktım. Kutlayacağımız yeri hazırlama görevi kızlardaydı. Tuana Nilay ve ben buluşup sahile doğum gününün olacağı yere gittik. Erkekler de Pasta ve hediye görevini üstlenmişti. Hediye işinde erkeklere pek güvenmemek lazımdı ama güvendik.

Bulut Nehiri kahvaltıya gitme bahanesiyle uyandırıp güzelce süsledikten sonra Nehiri alıp yanımıza geldi. Uyku sersemiydi ilk başta ne olduğunu anlamadı. Normal kahvaltı hazırladık sanıp masaya oturdu. Hepimiz güldük onun o tatlı haline.

Neden güldüğümüzü merak edip önce hazırladığımız yere sonra da bize baktı. Pastayı görünce bi anda gözleri doldu. Pastayı elimden alıp masaya koyduktan sonra sarıldı. Sarılınca kendini tutamayıp ağlamaya başladı. Hepimize tek tek sarıldıktan sonra masadaki hediyeleri görüp masaya koştu. O da benim gibi, hediyeleri çok severdi.

Bütün hediyeleri açtıktan sonra hepimize teşekkür etti. "ee pastayı ne zaman gömüyoruz"  dedikten sonra hepimiz güldük ve pastaya gömüldük.

Mutlu bir şekilde sohbet ederken Bora yanımıza gelmiş ve fark etmemiştik "doğum günün kutlu olsun karnaval" dedikten sonra hepimiz dönerek ona baktık. Ben "Bora ne alaka amk" diye sessizce söyledikten sonra herkes bilmiyorum şeklinde kafa salladı. Nehir şoktaydı. Konuşmadı.

"kafede sizi görmeyi beklemiyordum o yüzden konuşamadım ve beni o rezil halimle gördüğünüz için utandım 2.defa yanınıza gelemedim umarım yanlış anlamamışsınızdır beni" dedikten sonra herkes Nehire baktı. Beklemiyordu. Kimse beklemiyordu. Bi anda ağlamaya başladı. Masadan kalktı ve koşarak uzaklaştı. Ne kadar bağırıp çağırsakta bizi umursamadan gitmişti.

Bulut sinirlenip "ikizimin canını yaktığın yetmedi şimdi en güzel gününde ağlatmaya mı geldin orospu çocuğu" dedikten sonra Bora masum bir şekilde "özür dilerim" dedi ve gitti.

Nehir mesajlara ve aramalara cevap vermiyordu. Meraklanıp evine gittim. Kapının önünde Borayla tartıştıklarını gördüm. Güçsüz düşmüştü ağlamaktan konuşamıyordu. Nehir arkasını dönüp eve gitmeye çalıştığında Bora kolundan tutup kendine çekti ve sarıldı. Nehir itiklemedi dakikalarca sarıldıktan sonra Bora geri çekilip özür diledi. "özür dilerim karnaval" özür diliyordu çünkü mezuniyet töreninde sebepsiz bi şekilde ortadan kaybolmuştu.

Herşeyi konuşup anlattıktan sonra defalarca özür diledi. Nehir affetmek istiyordu ama yapamıyordu. Bora herşeyi anlatmıştı ama Nehir çok kırgındı "yalnız kalmak istiyorum Bora" dedikten sonra eve gitti. Peşinden koşup eve girdim.

"ağlama güzel kelebeğim bak canın yanınca canım 2 katı yanıyor biliyorsun  lütfen ağlama" ben bunları dedikten sonra gözyaşlarını silip bana gülümsedi. Mutluydu aslında ama kırgındı. Morali düzeldikten sonra eğlenmek için birçok şey yaptık. Doğum günüydü sonuçta ve doğum günü kızının ağlamaması lazımdı. Bütün gün dalgındı Borayı düşündüğü belliydi.

Akşam oldu ve evlere dağıldık. Uykum yoktu. En sevdiğim kitabı alıp okumaya başladım. Loş ışık altında uykum gelmişti kitabı bırakıp uyumak için yerleştikten sonra Nehiri düşünerek uyudum.

_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

bir bölümün daha sonuna geldik.

umarım hoşunuza gitmiştir

Bora ve Nehir tekrar barışacak mı?

Bora neden ortadan kaybolmuştu?