~20~

740 87 117
                                    

Cumartesi itibariyle yola çıkıyorduk. 6 saatlik uzun bir yolculuk olacaktı bu yüzden hiç hazırlanmadığım kadar iyi hazırlandım. Normal bir sırt çantasıyla beraber birde küçük bir el çantası da hazırladım.

Saat 06.00'ydı. Yaz olmasına rağmen hava çok soğuktu ve inanılmaz uykum vardı. Bir an önce okula gideyim ve otobüste biraz uyuyayım. Üzerime siyah bir sweatshirt geçirdim ve kapıyı kilitleyip çıktım. Evet,beni bırakacak kimse yok. Miyaları ve Gin'i ailesi bıraktı. Ben gene tek başımayım.

Bıkkınlıkla nefes verip yürümeye koyuldum. Hem çok soğuk hem de kimsecikler yok. Ellerimi ceplerine sokmadan önce kapüşonumu çekip maskemi düzelttim. Bugünlerde her şey çok anlamsız ve boş geliyordu. Hem de hiç olmadığı kadar...

Her gece ertesi güne uyanmak için bir sebep uydurup duruyordum. Halbuki bel bağlayacak geçerli tek bir nedenim yoktu uyanmak için. Başlarda uyanma nedenim voleyboldu sonra sınavlar ve şimdilerde antrenman kampı ama değişken sebeplerdi. Uyanmak bile boş. Beni karşılayacak kimse yok. En son ne zaman sıcak bir "Günaydın." duydum bilmiyorum. Uzun zaman oldu. Ya da ne zaman kalabalık bir yemek masasına oturdum? Veya ne zaman içten bir şekilde gülümsedim?

Gerçekten çok yalnızım.

Bunları düşünürken önümü bulanık görmeye başladığını fark ettim. Henüz uyanamadım sanırım. Birkaç kere göz kırpıştırsam da işe yaramadı ve sonunda burnunu çektiğimde bir damlaya engel olamadım. Çok fazla sürülmesine izin vermedim ve hemen sildim onu. Yalnız kaldığıma bu kadar üzüldüğümü bilmiyordum.

Ayaklarım okulun bahçesine geldiğinde kafamı yerden kaldırdım. Herkes aileleriyle beraberdi. Bu çok canımı sıkıyor! En azından onu görebilsem...

Osamu: Günaydın.

Omzunda hissettiğim elle yan tarafa döndüm.

-Günaydın.

Osamu: Otobüs şurada,gidip iyi bir yer seçelim.

-Atsumu?

Osamu: Biliyorsun onu yol tutuyor,gidip öne oturdu.

-Kou nerde?

Söylemekte biraz tereddüt etti. Hiç düşünmezdi aslında. Kou bir şey mi dedi ki?

Osamu: Gelmeyecek.

-Neden?!

Hafif isyankar çıkan ses tonumu fark ettiğinde şaşırdı.

Osamu: Sana söylediğimi söyleme,ayrıca kimseye bundan bahsetme,Kou'nun sınav kağıtları çalınmış bu yüzden gelemiyor.

Nasıl yani? Tüm antrenman kampı boyunca mı?

Osamu: Haftaya sınavlara girip öyle gelecek.

-Onun için zor olacak,tüm soruları baştan yazacaklar.

Osamu: Dün zoraki ders çalıştığını görmek ne kadar koydu bilemezsin. Yardım bile edemedim.

Ona cevap vermek üzereydim ki "Herkes otobüse binsin!" diye bir komut duyunca cevap veremedim.

Otobüse bindik binmesine ama hem kızlar hem biz aynı servisle mi gidecektik? Olamaz... Osamu'yu önlere doğru oturmaya ikna etmeye çalıştım ama izin vermedi bu yüzden tamda Ruri~san'ın otuduğu koltukların önüne oturmak zorunda kaldık.

Oturduktan sonra Osamu'yu yanımdan kaldırdı ve kendisi oturdu. Osamu'yla öylece birbirimize bakarken yüzümü tutup kendisine döndürdü.

-Uykunu alamamış gibisin?

Hemen yüzüme geri çektim.

-Saat çok erken.

Omzunu göstererek "Uyuyabilirsin." dedi. Şu an birinin beni buradan kurtarmasını ihtiyacım var.

Dark & Light | Suna RintarouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin