Evet en iyisi buydu. Artık 4 ay sonunda buna son verip önüme bakmalıydım.
Sınıfa girdiğimde dün oturduğum boş sıraya ilerleyip dersin başlamasını beklemeye başlamıştım. Yanıma bir kız gelip oturduğunda "Merhaba dün tanışamadık. Ben Ezgi" deyip gülümsediğinde bende gülümseyip "Berfu bende memnun oldum" dedim. Bize doğru gelen esmer uzun boylu çocuk yaklaştığında Ezgi gülerek bana dönüp "Enes bu sınıfın en komik insanıdır ve benimde en yakın arkadaşlarımdan biri" dediğinde Enes elini uzatıp "Hoş geldin" dedi. Bende elimi uzatarak "Hoş buldum" deyip gülümsemesine karşılık verdim. Hoca geldiğinde herkes yerine geçmiş derse odaklanmışken ben hocayı tanımadığımdan hangi derste olduğumuzu anlamayıp Ezgi'ye dönüp "Hangi dersteyiz şu an" diye sordum. "Kimya canım" dediğini duyduğumda içimden bu kadar samimi olmasına anlam verememiştim. Belkide yakınlık kurmaya çalışıyordur diyerek iyi düşünüp tahtaya yazılmaya başlayanları defterime not ettim.
Teneffüs zili çaldığında Ezgi kalkarak "Hadi gel bizimkilerin yanına gidelim hem tanışmış olursun onlarlada" deyip kolumdan tuttuğunda isteyip istemediğimi karar verememişken sınıftan çıkmıştık bile. İlk kez gördüğüm bu büyük kantinde kalabalık olan masalardan birine doğru ilerlemeye başlamıştık. Ezgi konuşmadan benim kendimi tanıtmam daha uygun olur diye düşündüğümden bize baktıklarında "Merhaba sınıfa dün yeni gelmiştim. Adım Berfu" dediğimde hepsi cana yakın davranarak gülümsediklerinde bu durumdan çok memnun kalmıştım. Oturmak için kaydıklarında Ezgi'nin yanına oturmuş kendilerini bana tanıtmaya başlamışlardı. Daha sonra sohbet etmeye başladıklarında ben daha çok susarak onları dinlemeye başlamış yakından tanımaya çalışıyordum. Güleryüzlü iyi insanlara benziyorlardı. Masada ben dahil üç kız, dört erkek vardı. Erkekler daha çok sohbetten uzak kendi aralarında sohbet ediyorlardı. Yeni tanıştığım İlayda bana dönüp "Sen anlat biraz çok sessizsin" dediğinde "Alışamadım henüz" demiştim. Enes kafasını telefondan kaldırmadan "Alışırsın çok uzun sürmez" dediğinde "Umarım" deyip İlayda'ya dönüp "Ankara'dan İstanbul'a yeni yerleştik" demiştim. Ezgi konuşmamı devam istercesine baktığında konuşmama devam ettim. Kızlar beni dinlerken erkekler telefonlarıyla oynuyorlardı. Konu Enes'in ilgisini çekmiş olacak ki dinlemeye başladı. Ezgi'nin dediği gibi iyi ve komik birisi gibiydi. Olanları anlatırken İlayda "Berk seni seviyordu ama sen sevmiyorsun di mi yanlış anlamadım" diye sorduğunda doğru anlamda kafamı sallayıp sözlerime devam ettim. "Erenle 8-9 aydır bir ilişkimiz vardı. Her şey çok güzeldi" dediğimde durakladım ağlamak istemeyip yutkunup kendime engel olmuştum. Mert, Doğukan ve Ozan da bana odaklandıklarında meraklı gözlerle diyeceklerimi beklediklerinde o anı tekrar yaşarcasına ağzımdan dökülmüştü. "Böylece Berk beni elde etme düşüncesiyle beni sandalyeye bağlayıp gözlerimin önünde sevgilim Eren'i öldürdü."